12. bölüm "Karanlık Gökyüzü"

46 29 41
                                    

Atlas:

Asya'yı ambulansla hastaneye kaldırmışlardı. Alev'in bana onun hakkında olan tehditlerini gerçekleştirmişti. Ablam'ın katili olduğu yetmiyor gibi, bir de sevdiğim kadının katili olmak istemişti. Ablam'ı öldürdüğünde içimdeki acı beni suikastçıya
Dönüştürmüştü. Bu acı beni birşeye dönüştürmemişti, ama içimde bütün merhamet duygusunu geride bırakmıştı. Asya'yı bıçakladığında sanki benim bedenimden ruhum alınmış gibi hissetmiştim. Bu duyguyu sadece birde ablamda hissetmiştim. Dejavu gibi gelmeye başlamıştı. Bu his çok tanıdıktı, bir o kadar da yabancı... Onu kalp hastalığından kurtarmak için ona kalbimi vermiştim. Ama o kızın kafasında planladığı öldürme planını anlayamadığım için Asya şuan hastanedeydi. Onu kalp hastalığından kurtarmıştım. Ama o katilin elinden kurtaramamıştım. Affetme beni Asya, çünkü ben de kendimi hiç affedemeyeceğim. Kardeşinin, babasının, Aylin ablasının gözyaşlarını geri alamayacağım Asya. Affetme beni. İçeride yoğun bakımda hayata tutunmaya çalışırken, affetme beni. Orada kucağımda kanlar içinde nefes bile almakta zorlanırken affetme beni. Affetme işte, sana olan hislerimi bile bilmeden gitmezsin değil mi? Gitme Asya. İstersen hiç öğrenme sana olan hislerimi. Ama gitme. Yüzüme bile bakma istersen. Ama gitme. Sesini bile duymaktan mahrum et istersen beni. Ama gitme. Bağır çağır, soğu benden istersen. Ama gitme. Sen gidersen benim ışığım söner. Gerçi senin ışığın söndü değil mi? Okulda elektrikler kesilince korkup ağlardın, hep. Şimdi de korkuyor musun? Ağlıyor musun orada da 'ışıkları açın korkuyorum' diye diye?... Ama sen ağlama. Senin bir gözyaşın, benim ruhum. Peki ben neden ruhum elimden alınmış gibi hissediyorum? Ağladığın için mi? Korktuğun için mi? Korkma güzelim ben yanındayım. Ama sen bunu da göremezsin değil mi? Çünkü karanlıktasın. Ama hissedersin değil mi? Nasıl olacak Asya? Nasıl şimdi seni o öldürmeye çalışan kıza birşey yapamayacağım? Ben kadınlara dokunamam. Ama seni öldürmeye çalıştı Asya. Yanına kâr mı kalacak? Asla. Okulda da diyordum, ya hep sana. 'Sana kötü niyetle dokuman her eli kırarım." Ama ben şimdi bir kadının ellerini nasıl kıracağım Asya? Gerçi o benim ablamı öldürdü. Yapsam? Bir gazla gidip onun seni bıçaklayan ellerini kırsam? Kızar mıydın bana? 'Ne olursa olsun bir kadına dokunamazsın' dermiydin? Derdin. Beni durduran tek şey zaten bu güzelim. Korkma. Karanlığın senin aydınlığınla tekrar aydınlanacak. Uzun sürmeyecek bu karanlığın. Sen nasıl benim karanlığımı aydınlattıysan, aynı şekilde kendi aydınlığında seni karanlığından kurtaracak. Buna gücün yok mu? Var. Yok diye düşünme sakın. Senin herşeye gücün var. Güçlü kızım benim. Sen asla yıkılmayacaksın...

Saatlerdir gözlerimize uyku girmemişti. Girecek gibi de durmuyordu. Güzeller güzelim'in hafif bir iç kanaması olduğunu öğrenmiştik. O gökyüzünü andıran masmavi gözlerine göz kapakları eşlik etmişti. Tam 8 saattir yoğun bakımdaydı. O pislik kız başına çok büyük bir bela almıştı. Onun yanına hiçbirşeyi bırakmayacaktım. Ablamı öldürdüğünde ne yapmış etmiş, 2 yıl yatıp çıkmıştı. Bir şekilde bir oyun döndürmüştü. Ama bu sefer bu oyunu çok pis bozacaktım. Ablamda ki gibi hapis yatarak ucuzdan kurtulamayacaktı. Süründürecektim.

Yanımda Toprak beni sakinleştirmeye çalışıyordu. Annem ve babam'da denemiş, ama başarılı olamamışlardı. Bu içimdeki öfkeyi hiçbirşey dindiremezdi şuan. Bu içimde durmadan yanan yangını kolay kolay söndüremezlerdi. Ancak o gözlerini açınca bitecekti bu yangın. O uyanana kadar kim denk gelirse yakıp geçecekti. Üç gün önce Alev'in aile evi dışındaki yalnız evime gelmişti. Arada sırada kafa dağıtıp yalnız kalmak istediğimde, giderdim. Ve o gün de yalnız kalmak istediğim bir gündü.
3 gün önce

Kapının çalınmasıyla kapıya yönelmiştim. Kapının deliğinden baktığımda Alev'in geldiğini gördüm. Kapıyı açtım, ve Alev benim gel dememi beklemeden içeri girmişti. "Ne işin var senin burada?" Dediğimde sinsi sandığı bir kahkaha attı. "Atlas'cım burası benim de evim sayılır. Ayıp oluyor." Duygusuz ve 'ne anlatıyorsun' bakışıyla bakıyordum. Üstündeki ceketi tekli koltuğuma bıraktı. Cilveli sandığı bir bakışla yanıma gelmiş bulundu. "Alev ne yapıyorsun? Amacın ne?" Dediğimde biraz daha yaklaşmıştı. Fazla yaklaştığını düşünerek geri çekildim. "Neden benden uzaklaşıyorsun?" Dediğinde burun kemerimi sıkarak sinirden güldüm. "Sen tımarhaneliksin. Ablamın katili bana neden uzaklaştığımı soruyor. Delirmişsin sen."
Oturduğum koltuğun karşısındaki tekli koltuğa geçti. "Delirdiğimi mi düşünüyorsun? Haklısın. Delirdim. Delirttiniz!" Sinirle gülmeye devam ettim.
"Pardon? Kim delirtti, seni Alev? Ablamı öldüren sensin."
"Sende benim kardeşimi ellerimden aldın!"
"İlk sen benim ablamı öldürmeseydin, kardeşin şuan yaşıyor olurdu, belkide Alev."
"Ablan kocamı ellerimden almasaydı öldürmezdim."
"Bilmiyordu lan! Bilmiyordu! Senin o şerefsiz herifin ablam'a evli olduğunu söylememiş!"
"Kocam söylesede peşini bırakmazdı, o beyinsiz ablan zaten!"
"Ablam hakkında tek bir kelime daha edersen, buradan sağ çıkartmam seni."
"Bence de çıkartma, sonuçta daha bir kurbanım daha var."
"Ne kurbanı? Ne saçmalıyorsun Alev?"
"Çocuğum vardı benim. Eski kocam babasıydı. Senin ablan yüzünden kaybettim ben çocuğumu!"
"Ne çocuğu? Ablamla ne alakası var?"
"Eski kocamın ablanı sevdiğini öğrendiğimde, fazla stres'ten dolayı çocuğumu düşürdüm."
"Ablam'ın bir suçu yok. Suçlayıp durma. Ne suç varsa hepsi kocana aitti."
"Ben kardeşime tutundum. Kocam'ı ve kızımı kaybettiğimde, kardeşim hayatta tuttu beni. Sen ne yaptın? Son hayata tutunan dalımı da elimden aldın!"
Hakettiği için sustum. Devam ettiğim sürece devam edecekti, ve başım ağrıyordu. Bu konuları şuan çekemezdim. Gidip ilaç almak için kalkıp mutfağa yönelmiştim ki tehdit sesi duyulmuştu. "Bende senin hayat'a tutunman için son dalını da elinden alacağım."
"Kimden bahsediyorsun?"
"Şu yanında dolandırdığın zilliden. Asya'dan çok sevdiğini biliyorum onu, bende senin sevdiklerini tek tek elinden alacağım Atlas!"
"Ona o pis ellerini sürersen, son nefesini kesmesi için Azrailin yardımcısı olurum!"
"Olursun. Eminim buna. Ama elinden geleni ardına koyma." Birşey söylememe fırsat vermeden kapıyı çarpıp çıkmıştı.

RİTİM🔥🍀 (DEVAM EDİYOR)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora