Bölüm 18 : Dostum kim? Düşmanım kim?

25 8 5
                                    

Bugün okula gitmedim.

İlk defa annemden gizli okulu asıyordum ve bu benim için epey gericiydi. Bir an bir yerden teyzem veya tanıdığı fırlayacakmış gibi hissediyordum.

Geçen sefer Sinalar ile gittiğimiz barajda oturmuştum ve internetten Avukat Dursun Keser denen adamı araştırıyordum.

Amcamın avukatı oydu, dava hakkında bilgi istersem bana bilgi verebilirdi. Veya amcamın nerede olduğunu söyleyebilirdi. Nerede yaşadıklarını bile bilmiyordum, olayı onlardan da dinlemek istiyordum. (Arya KVKK kanunu hakkında bir şey bilmeden 3 saat önce)

İnternette bulduğum numarayı çevirdim. Adam epey tanınmış birine benziyordu.

Telefon 3 kez çaldıktan sonra açıldı.

"İyi günler efendim, Sezen Büro'yu arıyorsunuz." İlk önce bir kadın sesi duyunca şaşırdım, ne zannediyordum direkt adamın açacağını mı?

"M-merhaba... Ben... Dursun Bey ile görüşmek istiyordum da..."

"Sözlü danışma için randevu almış mıydınız?"

"Ah... Hayır... Kişisel bir şey soracaktım..."

"Randevunuz yoksa sizinle görüştürebilmemiz mümkün değil maalesef."

"Daha önceki davalar hakkınd-"

Telefon yüzüme kapandı. Gıcık sekreter!

Gerçi cidden bu adamla bu kadar kolay konuşabilmem mümkün değildi.

Bürosuna mı uğrasam acaba? Akşama haberlerde tacizci damgası yemezsem iyi.

Numarayı bulduğum platformda büronun adresini buldum.

Bakırköy... Cehennemin dibi!

Hadi ama Arya! Belki de gerçekleri öğreneceksin hayatın hakkında!

Ayağa kalktım ve durağa yürürken bu sefer Mina'nın numarasını çevirdim. Şu an teneffüs olması gerekiyordu okulda.

"Arya! Neredesin? Üç kere aradık seni Asya ile beraber!"

"Hocalara söyleyin, bugün okula gelemeyeceğim..."

"Ne? Neden? İyi misin, hasta mı oldun yoksa?" Mina'nın endişeli sesi beni biraz kötü hissettirdi.

"İyiyim endişelenmeyin. Sorarlarsa hasta deyin, ailemi aramasınlar."

Daha fazla soru almadan telefonu kapattım ve durağa yanaşan otobüse bindim.

İstikamet Bakırköy.

_

"Bakın hanımefendi, biraz daha ısrar ederseniz güvenliği çağıracağım."

Evet. Bakırköy'de bir plazada bu da tartıştım ya, artık keyfime diyecek yok.

İnternette bulduğum adres beni Bakırköy'de büyük bir plazaya getirmişti. İçeri girer girmez resepsiyon beni karşılamış ve soru yağmuruna tutmuştu. Anlıyordum güvenlik meselesiydi falan da... İzin versen de ben Dursun Keser tarafından kovulsam be kadın!

"Bakın, benim Avukat Dursun Keser ile görüşmem gerekiyor, kendisine hukuki bir şey danışmak amacım..."

Düşün Arya düşün... Neredeydi bu ofis...

Kat 19 No 76...

Buradan asansöre koşarsam... Kahretsin büyük ihtimalle asansör kartla çalışıyor... Hem görevimiz tehlike mi çekiyorum burada hayırdır?

Tartışmamızın üzerine içeriye güvenlik girince yüzüme belli belirsiz bir "sıçtık" ifadesi yerleşti. Problem yok ya... Böyle günlerimin sonu hep iyi biter...

LavantalarOnde histórias criam vida. Descubra agora