Lavantalar

Bölüm 20 : Tarot

Son olayların üzerinden bir hafta geçmişti. Karma sınavının sonucu açıklanmış ve ben C sınıfına gerilemiştim.

Tuhaf bir şekilde annem beni azarlamamış, yalnızca "ileride düzelt" demekle yetinmişti. Açıkçası bu beni biraz daha rahatlatmıştı. Deniz her zamanki gibi deneme sıralamasında birinci gözüküyordu lakin asıl birincinin Talay olduğunu sadece biz biliyorduk.

Sıralama meselesini ise hala patlatmamıştı Sinalar. Nedenini ise "henüz zamanı değil" diyerek açıklıyorlardı. Oysa Deniz'in köşeye sıkışmış halini o kadar görmek istiyordum ki!

C sınıfında şansıma Sina, Gökay, Asya ve benimle birlikte B sınıfından gerileyen Siraç vardı. Mina denemede 8. olarak A sınıfına girmişti ama her ders arası yine beraberdik.

Şu an olduğu gibi.

"Yani diyorsun ki, Deniz, Asya'nın fotoğrafını shopladı ve seni yaymakla tehdit ediyor."

"Aynen öyle." dedim. Bu fotoğraf mevzusunu Mina'ya anlatmadığım için kendimi çok kötü hissediyordum ve sonunda bu yükü hafifletmiştim sırtımdan.

Geriye Asya'ya anlatmak kalmıştı ama onu ancak Deniz'i sarstığımızda yapabilirdim.

İçimde Deniz hakkında başka bir endişe daha vardı. Sıralamaları yaydığımız zaman ya Deniz Asya'nın fotoğrafını da yayarsa diye düşünmeden edemiyordum. Bu yüzden bu meseleyi de Sinalara anlatmam gerekiyordu.

Zil çalınca Mina karşıma oturduğu sıradan kalktı ve bana doğru eğilip sessizce konuştu.

"Bir gelişme olursa beni haberdar et." Ardından arkasını dönüp sınıftan çıktı.

C sınıfında sıralarımız B sınıfı gibi tekli değildi, bu yüzden Asya ile yan yana oturuyordum.

Asya kantinden döndü ve yanıma geldi.

"Ders boş."

"Boş mu? Nereden biliyorsun?"

"Dila Hoca okulda yok. Çocuğu hastalanmış."

"Ders çalışalım o zaman." dedim. Yakında ikinci sınavlar başlayacaktı.

Önüme açtığım kitabı Asya tek eliyle kapattı.

Başımı kaldırıp Asya'ya baktım.

"Ne?"

"Bir şey duydum."

Hasiktir...

"Ne duydun?" dedim gergin bir şekilde. Mina anında Asya'ya mı söylemişti yoksa?

"Eda tarot bakıyormuş." Ani bir şekilde rahatladım.

Bizim sınıfta olan Eda'ya baktım. Masasına başını koymuş uyuyordu. Onunla geçen ay D sınıfında beraberdik ama çok tanımıyordum. Sadece arada Eylül ile konuşuyordu o kadar. Tarot olayı da doğruydu, biz sınıftayken diğer kızlara bakmıştı birkaç kez.

"Evet."

Heyecanlı bir şekilde ellerini çırptı.

"Baktıralım mı!?"

Konuya arkamızdaki Gökay'ın yanında oturan Sina dahil oldu.

"İnanıyor musunuz cidden bu işlere?"

"Ne olmuş?" dedi Asya. Ellerini beline koydu. "Bir kaybımız mı var?"

"Tabi ki var. Eda baktığı tarottan para alıyor. Üstelik hepsinden önemli şey: Zaman."

Asya göz devirdi ve saçlarını düzelterek bana döndü.

"Onu boşver sen. Hazır ders boşken baktıralım mı?"