Bölüm 19 : Sınav

19 6 0
                                    

Annem koridorda yürürken ona sarılmamla durdu.

Bir süre sessiz kaldı. Kahretsin...

Konu benimle ilgiliydi.

"Bugün..." dedi. "Bugün okuldan aradılar."

Bu cümlesi nefesimi kesmişti, ama yine de bir şey olmamış gibi salağa yatmaya çalıştım.

"Ne? Neden ki?"

Arkasını dönüp bana baktı. Gözleriyle baştan aşağıya beni süzdü. Kızgından ziyade kırgın bakıyordu.

"Derslere odaklanmamandan şikayetçiler."

Çok şükür... Henüz okula gitmememle alakalı bir şey bilmiyor.

Derin bir nefes aldım ve vücudumdaki tüm kaslar gevşedi.

"Yani anne... Son zamanlarda biraz kafam dolu o yüzden-"

"Kafan dolu olmamalı kızım." Beklediğimden çok daha sakin bir tepki vermişti. "Bir daha böyle bir telefon almak istemiyorum."

Başımla onayladım. Kendimi gülmemek için zor tutuyordum, başta annem okula gitmediğimi öğrendi diye o kadar korkmuştum ki!

"Hayırdır?" dedi. "Ne bu üzerindeki neşe?"

"Hiç." Gülümsedim ve üzerimi değiştirmeye seke seke odama girdim. Kendimi yatağın üzerine attım ve tavana baktım. Sanki günüm mükemmel geçmişti de...

Üzerimi değiştirdikten sonra çantamdaki para aklıma geldi. Annem görürse kesinlikle nasıl bulduğum hakkında köşeye sıkıştırırdı beni. Nereye saklamalıydım paraları? Odamda göz gezdirdim. Annem sık sık odamı arayan biri değildi, bu yüzden bulundu mu diye korkmama pek gerek olmayacaktı.

Gözlerim kitaplarımı koyduğum çalışma masamın raflarına ilişti. Kapı zili çalınca hemen elimdeki zarfı kitapların arkasına sıkıştırdım. Ardından koşar adımlarla kapıyı açtım.

Her zamanki gibi babam gelmişti ama onun suratının asıklığı annemi aratmıyordu.

"Hoşgeldin babacığım. İyi misin?"

Babam tek kelime etmeden montunu portmantoya astı ve annemle bana aldırmadan salona gitti.

Ne yani, babamı da mı aradılar?

Babam şu zamana kadar asla notlarımı veya okuldaki durumumu annem kadar sorun etmezdi, hatta bazen annemi azarlardı çok üstüme geldiği için. Öğretmenler ne demiş olabilirdi ki?

Salona girdiğimde babamı düşünceli bir halde oturur vaziyette buldum. Hemen arkamdan annem geldi.

"Neyin var Erdal? İyi misin?"

Annemle babamın yanına oturduk. Babam ellerini saçlarından geçirdi ve sinirli olduğunu saklamayan bir bakışla bize döndü.

"İşten çıkarıldım."

"İşten mi çıkarıldın? Neden?"

"Bilmiyorum!" Babam bağırdı. Ama bize değil. "Bir anda patron... Böyle söyledi..."

"Bu kadar problem etme." Dedi annem. "Bir şekilde iş bulursun."

"Sorun o değil." Babam tekrar önüne döndü. "Hiçbir şey yapmadım, geçen ay gayet de memnundu benden! Şimdi ise elime paramı koydu ve çıkardı beni. Haksızlık bu!"

Tüylerim diken diken oldu.

Deniz'in bana söyledikleri aklıma geldi. Ama ben Deniz'in dediklerinin dışına çıkmamıştım ki? Gerçekten bunun nedeni o muydu? Böyle bir güce sahip miydi?

LavantalarWhere stories live. Discover now