Acının İlacı (BxB)

Ruhum Senin, Kalbim Senin

Hayat, siz planlar yaparken başınıza gelenlerdir derler. İşte kafasında güzel ve heyecan verici planlarda evden çıkmışken 15 dakika içinde keyfinin içine sıçılmış ve sinirleri alt üst olmuştu  Ömer'in.

Hayatı bu şekil yolunda ilerlerken eski sevgilisiyle, daha doğrusu eski ve büyük hatasıyla karşılaşmak anca kabuslarında olurdu insanın.

Üstelik kendisini zor inandırdığı her an kırılmaya ve kaçmaya hazır bir sevdiği vardı. İkna olacağını bilse, mümkün olsa kalbini açar gösterirdi oğlana. Sadece sözler, hisler,dokunuşlar,bakışlar vardı elinde Ömerin.

Bir de zaman faktörü vardı tabi. Zamandan çok şey bekliyordu adam. Çağdaş zamanla her şeyden emin olacaktı biliyordu; ama beklemek zordu. Beklerken hata yapmamak zordu.

Sinirleri biraz olsun yatışıp kendini elinden geldiğince toparlayınca indi arabasından, ayakları ezberlediği yuvalarına doğru hızla sürükledi onu.

Zile bastı ve merdivenleri hızla çıktı. Günlerdir sadece birbirlerine odaklanmaktan asla kopyasını çıkartamadıkları anahtarları düşünüp hayıflandı.

Kapıyı aralayan Çağdaşın kendisini dinleyip battaniyeye sarılmış olduğunu görünce gülümsedi genişce. Bütün dertlerini kapı dışında bırakarak içeri adımladı. Hızla kapıyı örttü ve belinden tutup kaldırdığı oğlanı döndürdü bir tur. Kahkaha attı Çağdaş keyifle, "Ömer dur yaaa"

"Ömer 1.85 adamım ben ya indir aşağı beni" diye yakınmayı da ihmal etmedi

Güldü Ömer bu isyana " Sporu seni kaldırabilmek için yapmışım demek ki"

Sonra ısrarlarıyla yere bıraktı onu.

"Senin bu tatlılığını ne yapıcam ben oğlum? yemek istiyorum seni" diye yanaklarına öpücükler kondurdu. Sonra dudaklarına yaklaşıp bir süre de orada oyalandı.

Sabırsızca çocuğun üzerinden battaniyeyi attığında fotoğraftaki gibi siyah dar bir çamaşırla kaldı Çağdaş.

"Vay vay vay" dedi Ömer oğlanı keyifle süzerken. "O güzel bacaklarını dola bakalım bana"

Çağdaş kocaman açılmış gözleriyle Ömere baktı" Ciddisin yani?"

"Çok ciddiyim" dedi adam gülerek ve kucakladı sevgilisini.

Denileni ikiletmeyen sarışın ince uzun bacaklarını doladı Ömer'e ve öpüşmeye başladılar o şekilde. Ömer ağzını talan ettiği sevgilisinin baldırlarını okşuyordu bir yandan da.

Kendilerini kaptırmışlarken Çağdaş dudaklarını çekti gönülsüzce "yoruldun Ömer" duvardan bile destek almadan kucaklamıştı adam sevgilisini.

"Daha uzun süre tutabilirim yavrum ama yatağa gitmek istiyorsan bahane arama"
diye göz kırptı muzipçe.

"İstiyorum" dedi Çağdaş

"Emriniz olur efendim" diye adımlamaya başladı Ömer bir yandan da öpmeye devam ediyordu oğlanı.

Çocuğu odalarına getirip yatağa bıraktı yavaşça. Sırt üstü şekilde uzanmış onu izliyordu sarışın, kabarıklığı çamaşırından belli oluyordu.

"Soyunsana" dedi Ömere

"Baskın mıyız biraz yavrum" diye kaşlarını kaldırdı Ömer

Çağdaş gülümsedi "her seferinde değişir bilemiyorum"

"Emrindeyim güzelim o zaman" diyerek yeşillerini oğlandan ayırmadan soyunmaya başladı Ömer. Önce kazağını, ardından gömleğini çıkardı. Elini kemerine attığında Çağdaş'a baktı.