Sadece Birazcık Zaman

4.1K 247 31
                                    

Erdi: Ömerim döndün mü?

Ömer: Döndüm abi sağolasın iyi idare etmişsin.

Erdi: Ne olcak oğlum ya. Bir müşteri geldi ben anlamasam da Mine her şeyini anlattı arabanın, iyi yetiştirmişsin senin elemanı. Biri de satış yapmak isteyen geldi ama sen yokken bir şey diyemedik.

Ömer: Tamam aldım notunu, arıcam bugün onu

Ömer: Çok zekidir Mine. dürüst de mis gibi eleman harbi

Hakan: Bir de beni görse

Erdi: Lan?

Hakan: Valla öyle abi gönlüm kaydı kıza

Erdi: Ee kız ne diyo?

Hakan: Hoşgeldin abi diyo ne desin

Erdi: ulan ne adamsın hahahah

Erdi: Ömerim yap aralarını sevaptır be

Ömer: Abi ne anlarım ben ya. Zehraya söyleyecektim yoklasın diye anamsız başbaşa kalamadık

Hakan: Akile Teyze duyarsa  ertesi gün istemeye gider oğlum. Daha görüşemeden evleniriz

Ömer: Lan hani evlenirim diyodun

Erdi: Yuh amk

Hakan: Evlenirim de haftaya değil heralde

Erdi: Gençler size bi haber Cihat boşanıyomuş keyfi yok hiç, ailesinde kalıyomuş. Geçenlerde bizi görmeye gelecekti. Dedim Ömer yok İzmir'de, başka zaman gel eskisi gibi bir arada olalım.

Ömer: İyi bok yemişin abi/

Hakan: Hadi be e çok aşıktı ya. Bebek de var. Ne kaldı doğuma şurda.

Erdi: Aşık bence hâlâ. İşyerinde bi sorun çıkmış, hata mı ne yapmış maddi kayıp getirmiş baya. Kayınpederiyle tartışmışlar kız da babasını desteklemiş. Cihat demiş ayrılalım. Gururuna dokunmuş çocuğun çok.

Hakan: Gururludur Cihat tabi

Ömer: Bebeğe yazık. Barışırlar inşallah

Hakan: İnşallah kardeşim

Erdi: Aynen birbirlerini seviyolarsa gurur yapmamak lazım

Ömer: Benim işlerim var görüşürüz sonra beyler

Sabahın 5. sigarası için kapı önüne çıkarken bu sefer dersini aldığından kabanını da giymişti.

Sabah ayazı içine işlerken uygun yere konuşlanıp sigarasını yaktı ve eczaneyi izlemeye başladı; ama saat 11 e yaklaşırken hâlâ Çağdaş'tan eser yoktu. Tıpkı Ömer'in şu an Halideyle konuşmaya yüzü olmadığı gibi.

Kuş uçsa haberdar olan kadın da onu itinayla görmezden geliyordu bugün. Hak etmişti, diyecek sözü yoktu. Üstelik dün gece her şeyi daha da berbat etmişti kıskançlık ve sarhoşluk bir araya geldiğinde insanı böyle rezil edebiliyordu işte. Çağdaş'ı kırdıkça kırmıştı üstelik o canının acısıyla uğraşırken yapmıştı bunu.

Utançla yüzünü buruşturdu düşündükçe. Kapısına gitse, kapısında yatsa affeder miydi onu sevgilisi? Hikayeleri yarım kalırsa korkusu doldurdu içini, nefesi kesilecek gibi oldu. Onları bir araya getiren onca tesadüf bir hataya kurban mı gidecekti böyle?

Çağdaş'ın dediği şeyi düşündü "bu güvensizlik bizi yıpratır." demişti. Yıpranmışlardı da. Hatta olaylar öyle noktaya gelmişti ki sevgilisinin eli sargılıydı şu an. Ömerin en iyi bildiği şey ise Çağdaşsız olamayacağıydı.

Eski yaralarının ve korkularının kapanmayıp gününü beklediğini bilemezdi Ömer bu ilişkiye başlarken. Çağdaşa ne kadar güvendiğini üstüne basa basa söylüyordu ama çuvallamıştı.

Acının İlacı (BxB)Where stories live. Discover now