Dertler Derya Olmuş

2.7K 215 15
                                    

Çağdaş panikle merdivenlerin başına kadar çıplak ayaklarıyla çıkıp yanına geldi "Ömer yaralı mısın yoksa,kan mı bu üstündeki" diye panikle ellerini üzerinde gezdirmeye başladı sevgilisinin.

"Korkma benim kanım değil" dedi Ömer güçlükle çıkmıştı kelimeler ağzından.

" Rahatlayamadım hâlâ ama. Kimin kanı o zaman? Hadi içeri gel ben kafayı yemeden anlat nolur. Hem neden ağlıyosun Ömer ?"

" Sakin ol güzelim anlatıcam tamam mı?" diye sarıldı Ömer ona başını boyun boşluğuna gömüp hıçkırmaya devam etti bir süre. Çağdaş onun saçlarını okşarken aklına gelen binbir türlü felaket ihtimaliyle boğuşuyordu.

Ömer de daha fazla merakta bırakmak istemedi onu ve kendini toparladı biraz olsun. Onun iyiliği, mutluluğu, huzuru için her şeyi yapardı hayattaki en büyük önceliğiydi sevgilisi.

"Gel hadi" diye elinden tutup çekti oğlanı ve koltuğa oturttu. Kendisi de hemen yanına yerleşip ellerini tuttu.

" Soru sorma ve dinle tamam mı yavrum. Anlatması toparlaması çok zor bi kerede kurtulmak istiyorum"

" Peki" dedi çocuk çaresizce

Ömer derin bir nefes aldı ve anlatmaya başladı.

" Annemlerle yemekteyken Cihat geldi oraya. Onu çok özlemiş falan işte annem tabi ki iyi karşıladı, severdi onu zaten. Bi şekilde yalnız kaldık. Bakma öyle nolur, gitmesi için konuştum. Aynı şeyleri söyledim artık ezberlediği. Sonra birden içeri girdi ve anneme ikimizi ifşa etti"

" İnanmıyorum orospu çocuğuna bak ya"

" Bu kadar delireceğini, düşeceğini beklemiyordum kendisini de etkiliyor sonuçta. Kanların hikayesine geliyorum şimdi bekle."

" Öldürmedin değil mi onu? Öldürdüysen de hallederiz,kaçırırım seni burdan. Daha anlaşılmamıştır yokluğu. Yakalama kararı çıkmadan gideriz. Pasaportun var mıydı?"

"Çağdaş yavrum saçmalama. Kendine gelir misin bi? Cinayet işleyip yanına gelmem heralde"

"Ohhh, çok korktum Ömer"

Ömer istemsizce gülümsedi " Sevgilim çok tatlısın ve gözü karasın çok seviyorum seni. Bu kadar hafiflettiğime bakma elimde kalabilirdi araya girmeseler. Bilemiyorum o an kendimi kaybettim zaten. Karşılık bile vermedi biliyo musun? Sadece bekledi ona zarar vereyim diye."

" Allahın manyağı. Nelerle uğraşıyosun hâlâ bi huzur vermedi. Ama seni ağlatan bu kısım değil sanırım" dedi kaşlarını kaldırarak.

Sıra bu kısmı anlatmaya gelince omuzları daha aşağı düştü ve elleri hafifçe titremeye başladı Ömerin.

" Annem asıl sorun, çok sert tepki verdi söylediklerini düşündükçe kalbim eziliyo sanki. Beni sildi, sanki evladı değilmişim gibi.Ne sapkınlığım kaldı ne günahkarlığım. Asla kabullenmeyecekmiş. Bekliyodum aslında ama insanın içinde küçük bir umut olur istemsizce ya. Benim annemde umut etmek bile imkansızmış"

Çağdaş Ömerin acısını içinde hissedercesine yıkılmıştı. Ailesine düşkünlüğünü biliyordu oğlanın, kendi hayatını onlara göre şekillendirmiş evin reyisi olmuştu Ömer ama o görevinden bile azledilmişti annesi tarafından. Elini uzattı adamın yüzüne ve şefkatle okşamaya başladı.

" Çok üzgünüm birtanem. Umarım hatasını anlar ve affedersiniz birbirinizi. Hep yanındayım tamam mı? Biz birbirimizin ailesiyiz en başta. Ben yokken bir başına üstlenmişsin bir çok şeyi, artık yalnız değilsin "

" Biliyorum sarı kedim iyi ki varsın, benim için cinayet örtbas edecektin neredeyse"

" Yaparım Ömer, biliyor musun? Düşünmem yani"

Acının İlacı (BxB)Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum