MANİPÜLASYON

8. Bölüm

Oy ve yorum bırakmayı unutmayın canlar. Sizden ricamdır

Keyifli okumalar 👀

⚡

Saat geceyi bulurken sevgilim tarafından evime bırakılmıştım. Kalça aram ise dehşet derecesinde sızı yapıyordu ama hiçbir zaman saadetimin önüne geçemiyordu. Buna izin vermiyordum. Vermeyecektim. Çünkü sevgilim olan adamın bana bir göz kırpması bile kalbimin delinmesine ve uçuşan kelebeklerin yerleşmesine neden oluyordu. Bundan daha güzel ne olabilirdi ki.

Hem duyguların karşılıklı olması tüm olasılıkları ortadan kaldırmıyor muydu? Elbette kaldırıyordu. O yüzden çok sevinçliydim. Sevinçten ağzım kulaklarıma kadar gerilmişti.

Uzandığım yatağı delsem yine gözüme gelmezdi. Bana yarın spor salonunda olmayacağını, üye olduğu dernekte toplantı yapacağını söylemişti. Bu dernekte ben ve benim gibi gençler varmış. Oraya üyelik kaydımı yapacağını ve çevremin daha da genisleyeceğinin sözünü vermişti. Açıkçası Suat'ın orada bulunması bile benim için yeterli bir sebepti. Belki Eyyüp'ü de oraya kayıt yapardım ama önce benim sindirmem gerekiyordu.

Neyse biraz dinlendikten sonra sıcak bir duş almam lazımdı. Temiz erkeklerden hoşlandığını söylemişti bana. Bu yüzden vücudumdaki tüm kıllara veda edecektim. Daha da çıkmalarına izin vermeyecek gerekirse epilasyona gidecektim. Tıpkı onun gibi temiz ve tatmin edici olmak...

Ten farklarımız ise müthiş derecede farkı ortaya koysada buna zıtlıkların uyumu diyorduk. Aslında Suat söylemişti bana. Bana da ikna olmak düşmüştü.

Ama öncelikle uzun zamandır varlık göstermediğim sosyal medyama girecek ve hikayeler kısmına paylaşım yapacaktım. Sayfam herkese açık olduğundan muhtemelen kuzenim de görecekti ama umrum değildi.

Pek bayıldığım bir tip olmamasına rağmen sonuçta beraber büyümüştük. Atsan atılmaz satsan satılmaz derler ya o gruptandı işte.

Yakışıklı ve bir hafta sonra on sekiz yaşına girecekti. Babası gibi dengesiz ve ağzı bozuk bir tipti. Aksi gibi küfürlerden feci şekilde nefret eden biriydim. Dayımın her hakaretlerine maruz kalmış olsam da, onu hiçbir zaman kendime örnek almamıştım. Zaten aylardır onlarla karşılaşmamaya özen gösteriyordum. Kuzenim arada uğrar egosunu tatmin eder ve çekip giderdi. Bana da onun bıraktığı boşluğa bakmak düşerdi

Neyse o sürüngenleri düşünerek var olan huzurumu bozmayacaktım bu gece. Bugünü düşünecek ona göre bir hikaye atacaktım. Bu yüzden hızla galerimden üç gün önce spor salonunda kimseye çaktırmadan çektiğim fotomu atacaktım.

Fotoğraf hikayeler kısmına düşünce alt dudağımın kenarını ısırdım. Acaba birgün sevdiğim adam ile fotoğraf çeker hikaye atar mıydım? Of inşallah Allah'ım huzurumu bana çok görme yarabbim diye iç geçirdim.

Görüntüleyenler kısmını yukarı kaydırdığımda henüz kimse bakmamıştı. Ben de bu boşluğu değerlendirmek için gecenin 1'e yaklaştığı dakikalarda ayağa kalktım. Giyinme odamdan kendime temiz kıyafetler çıkardım. Adım atacağım esnada sızıdan dolayı zor yürüdüğümü hissedince dudaklarım ve burnum seğirdi. İşte bu günü bana hatırlatan en güzel imzaydı.

Alt dudağımı hafiften ısırıp banyo işimi hallettim. Belime bağladığım havluyla yatak odama tekrar geldim ve aynadan kendime baktım. Tertemiz kaymak gibi olmuştum. Sinek konmak istese eminim ki ayağında kay kay varmış gibi aşağıya doğru süzülürdü.

Bir an bu garip düşünce aklıma üşüşünce kıkırdadım ve telefonum çalındı. Başımı çevirdiğimde İrem görüntülü arıyordu. Belimdeki havluyu indirmeden ıslak saçlarımla yatağa uzandım.

İremikoo Arıyor...📞

Ekranı kaydırarak telefonu yüzüme çıkardım. O da kulaklık takmış keyifle söze girdi

"Kankaaamm! Napıyorsun"

"İyi kanka senden?" dedim ağzım kulaklarımda iken.

"Gördüm gördüm keyifler yerinde. İngilizce story atmalar falan! Hayırdır? Anlat çabuk"

Dedi meraklı ses tonuyla. Çok seviyordum kendisini. Acayip kafa dengiydi. Ayrıca biseks olduğumu bilen tek kişiydi. Eyyüp dâhi bilmiyordu. Bu yüzden anlatmak istedim sevincimi. Paylaşmak istedim içimdeki heyecanı...

Sırıtık dudaklarımla "Kanka ben aşık oldum galiba" dedim birden bire. Elini ağzına götürüp dudak ısırdı. Sorduğu ilk soru şu oldu.

"Kız mı? Erkek mi? Kanka, çabuk, çabuk çabuk söyle"

"Dur sakin ol...Imm...Sanırım Erkek ve çok yakışıklı hatta sevgili olduk bile"

"Ohaa, vay anasını! Ne ara? Bu ne hız!"

"Kanka Eyyüp'ün kaydını sildiği spor salonu varya! İşte gittim oraya kaydımı yaptım. Orada tanıştık işte. Aradan birkaç gün geçince benimle ilgilenmek istediğini itiraf etti. Güya benden hoşlanıyormuş felan! Sonra da numarasını bıraktı. Tabi başta güvenmedim. Sonuçta iti var kopuğu var dimi...Daha sonra öyle bir güven verdi ki bana. Mecburen şans vermek zorunda kaldım. Derken bir baktım sevgili olmaya karar vermişiz! Düşün ben bile hâlen hayret ediyorum. O derece bir yıldırım aşk gelişti aramızda" diye geçiştirdim. Tâbi üzerine biraz biraz eklemişte olabilirim.

Direkt anlatırsam anneler gibi bana binbir türlü akıl vereceğinden, soru soracağından uzatsın istemedim.

"Heee! Kanka hiç bahsetmedin bize, yani bana....Neyse nasıl biri? Fotoğrafı felan var mı sende?"

"Maalesef fotoğraf çekme fırsatımız olmadı. Zaten dernekte müdür sanırım. Yoğun çalışıyor"

"Anladık!! Ah benim gerzek kafalı kankam...Hiç birşey sormadın mı yani?"

"Sordum kanka sormaz olur muyum?...Iıı şeydi!  Adı Suat..."

"Soy ismi yok mu bu adamın?"

Harbi ya! Neydi soyadı? İsmini tek biliyorum. Neyse yarın spor salonuna giderken öğrenirim inşallah.

"Suat Çelik kanka...O kadar da saf belleme beni. Kendimi ezdiren bir tip miyim?"

"Yani ne bileyim! Seni tanımasam inanacağım ama.....Aman neyse ya hayırlı olsun bakalım. Siz biraz takılın. Ama ilk fırsatta bende tanışmak istiyorum. Söz ver bana çabuk"

"Tamamdır kankaaaa sözz söözzz" esneyerek son harfleri uzattım.

"İyi hadi görüşürüz kuşum. Kendine iyi bak. Bu arada yüzün en az Sinan Engin'in kel kafası kadar parlıyor"

Gülümseyerek dudaklarımı dilimle ıslattım ve öpücük gönderip el salladım. Sonra da sevinçten başımı iki yana sallayarak telefonu kapatıverdim.

****

Ah Vedat sen beni öldürecen❗

Medya Vedat olur..👀