27. BÖLÜM

1.9K 130 12
                                    

Hayat getirisinden çok götüren , götürürkende can yakan bir yoldu.

Herkes aldığı kararları yaptığı hareketleri bir şekilde ödüyordu.

Şimdi karşımda sinirden kıp kırmızı olmuş suratı ile bana bakan abimde, bakmasam sert soluklarından sinirli olduğunu anladığım komutanım da yaptıkları şeylerin bedelini ödüyorlardı.

Ben arkasıdan iş çevirilecek bir kadın değildim. Ben görevini yaparken sırf tehlikeye girecek diye geri çekilecek bir kadın da değildim.

Ya bunu anlayacaklardı yada gidecektim.

" Üsteğmen bu ne hadsizlik " bağırmayan ama bağırsa ancak bu kadar etkili olacak bir ses tonu ile konuşan binbaşına baktım.

Şu an karşımdaki adam abim değildi. Komutanımdı. Bunun farkına vararak ellerimi arkamda bağladım ve bir iki adım geriye atıp hazır olda bekledim.

" Bir hadsizlik yapmadım komutanım talebimi bildirdim eğer kabul etmezseniz istifa dilekçemi de sunabilirim "  canım pahasına sevdiğim meslekten tabiki istifa etmezdim blöf yapıyordum ama gözü de karartmıştım.

Gözlerindeki koyuluk bir tık daha artarken sağ elini sertçe masaya vurdu.

" Senin karşında komutanın var bu nasıl konuşmak kimi ne ile tehdit ediyorsun sen "

" Kimseyi tehdit ettiğim yok komutanım bir maruzatım vardı size geldim ama hata etmişim sanırım "

Sakin konuşmam onu daha da çıldırtırken hırsla yerinden kalktı. Aynı anda Asrın da yerinden kalkıp yanına gelmişti. Bendeki bakışları anından yanıma gelen Asrına kayınca mümkünmüş gibi daha da sinirlenip yaklaştı.

" Kimi kimden koruyorsun lan sen "

" Askerimin her şeyden koruyorum " soğuk aynı zamanda da kendinden emin çıkan sesi ile Abimin tüm odağı olmayı başarmıştı. Evet yine başlıyorlardı. Beni bir kenara bırakıp kavgaya tutuşacaklardı.

" Ne diyorsun lan sen ben onun abisiyim saçının teline zarar vermem asıl sen kendinden koru onu "

" Ben canımdan çok seviyorum onu ayağına taş değse canım çıkıyor ben ona zarar vermem "

Onlara bakıp bir adım geriledim. Birbirlerine iyice yaklaşmış her an saldıracak gibi duran bu iki adam hırsları uğruna yine beni harcıyorlardı.

" Yeter " kısık çıkan sesim onların kulaklarına ulaşmamış olacak gibi burun buruna geldiler.

" YETER "

İkili aniden bana dönünce sanki ne yaptıklarını fark etmişler gibi duraksadılar.

" Ben ikiniz arasında kalmaktan da sanki ben asker değilmişim gibi görevimi yapmama engel olmanızdan da çok sıkıldım. "

Bana doğru yaklaşan abime baktım. Kırık bakıyordu. " Gecem " elimi kaldırdım ve konuşmasını engelledim.

" Komutanım lütfen bu sefer beni adam yerine koyun ve masanın üstünde olan dilekçelerimi göze alın müsadenizle "

Arkamı dönüp hızla kapıdan çıkarken üstümden bir yük kalkmıştı. Evet timimi seviyordum onlarla çalışmak güzeldi fakat Asrın iş ve aşk ilişkisini karıştırıyor beni hep avcunda tutmaya çalışıyordu.

Arkasından örtülen kapı ve ona yaklaşan ayak sesleri ile arkasından Asrının geldiğinden emindi. Kolumdan tutulup hemen yanındaki kapıdan içeri sürüklenen bedenim kapının örtülmesi ile kapıya yaslanırken Asrının bedeni hemen dibimdeydi.

ASİWhere stories live. Discover now