31.Bölüm

11.2K 581 6
                                    

Gidecekleri yere sonunda varmışlardı . Yağız arabayı park edip yanındaki karısına baktı . Zeliha ve çocuklar yola dayanamamış sıcak havanın da etkisiyle uyuya kalmışlardı . Karşısındaki manzaraya gülümsedi Yağız . Çocuklar da aynı anneleri gibi uyuyorlardı . Nasıl da benziyorlardı annelerine ? Yağız kemerini çıkardı ve yavaşça Zelihanın üstüne eğilip yanağına bir öpücük kondurdu .Bu hareketiyle Zeliha gözlerini açmıştı .

"Geldik mi ?"
diye sordu sessizce Zeliha .

"Evet . Artık rahatlayabiliriz . Hadi inelim . "

"Tamam "dedi Zeliha ve çocukları uyandırmamaya dikkat ederek kapısını usulca açıp dışarıya çıktı . Ardından kucağına uyuyan Emiri aldı ve eve doğru yürümeye başladı . Yağız kucağında kızıyla yanına geldiğinde hep birlikte içeriye girdiler ve çocukları biran önce yatağa yatırdılar . Evde bir şey olmadığından Zeliha Yağızı alışverişe gönderdi . Eline bir liste tutuşturmayı unutmamıştı tabiki de . Sonuçta Yağız ne alacağını bilemeyebilirdi .

Zeliha eşyaların üstündendeki örtüleri teker teker kaldırdı . Ardından da evi biraz havalandırmak için camları açtı. Gün akşam saatlerine yaklaşmıştı ama hava hala çok sıcaktı .

-Dedikleri kadar varmış . Ne kadar da sıcak . Ben de bizim köyü sıcak sanırdım .

diye geçirdi içinden . Evi gezinmeye karar verdi . Burası iki katlı bir villaydı ama o kadar da büyük değildi . İstanbuldaki evlerine benziyordu ama farklı olarak buranın büyük bir arka bahçesi bulunuyordu .

-Mangal yapmak için ideal .

diye düşündü ve bunu aklının bir köşesine yazdı .

Yağız alışveriş merkezine girip içerinin soğukluğuyla derin bir nefes aldı . Yılın bu aylarında Antalya çok sıcak oluyordu . Bunu bildiği halde ailesini buraya getirdiği için kızsa da hoş vakit geçireceklerine inanıyordu . Zelihanın verdiği listeyi çıkarıp gözden geçirdi . İlk başta deterjan reyonuna girmeye karar verdi

-Bulaşık deterjanı tamam , bulaşık süngeri tamam . Sanırım artık yemek reyonuna gitmeliyim .

diye kendi kendine konuşurken alması gereken diğer şeyleri de aldı ve kasaya geçerek parayı ödedikten sonra arabasına bindi . Uzun zamandır işlerini bırakıp da tatile çıkmamıştı (tabi vurulmasını saymazsak )

-Burası gelmeyeli ne kadar da değişmiş

diye düşündü . Yarın erkenden kalkıp karısına etrafı gezdirse iyi olacaktı .

Zeliha kocasına kapıyı açıp elindeki poşetlerin birkaçını aldı ve mutfağa yöneldi . Yağız da karısını takip ediyordu . Zeliha mutfağa girince elindeki poşetleri masanın üstüne bırakıp ocağın başına geçerken Yağız da aldıklarını yerleştirmeye başladı . İkisinin de karnı kurt gibi acıkmıştı . Yağız işi bittikten sonra karısına kaçamak bir bakış attı . Zeliha ocağa yeni koyduğu yemeği karıştırmakla meşguldü . Karısının yanına gitti ve arkasından beline sarılıp boynuna bir öpücük bıraktı .

"Çok güzel kokuyorsun "

Zeliha kocasının bu hareketiyle gülümsedi .

"Öyle mi ? Oysaki ben terli olduğumu sanıyordum ."

"Buranın havası çok sıcak öyle değil mi ?"

"Evet öyle gerçekten de "

Yağız aklına gelen fikirle gülümsedi ve kendisine dönen karısına bakarak neşeyle

"Ama denize girmek için ideal . Yarın gideriz hep birlikte ."dedi.

"Deniz mi ?"diye sordu Zeliha endişeyle .

"Evet ne oldu ki ?"

"Hiiç ...Şey ...ben sadece yüzmeyi bilmiyorum ."

"Öyle mi?" diye sordu Yağız şaşkınlıkla . Zeliha kocasının bu haline hak verdi ve durumu açıklamaya başladı .

"Bizim orada deniz yok biliyorsun . Öğrenmeye hiç zamanım olmadı ."

"Anladım ."diyebildi Yağız sessizce . Ardından aklına gelen fikirle gülümsedi .

"Merak etme ben sana öğretirim"

Zeliha kendisine pek güvenmese ve korksa bile kocasını kırmamak adına

"Pekala. Öyleyse bir deneyelim " dedi ve kaynayan yemeğin altını kapattı . Yağızla masayı kurduktan sonra afiyetle yemeklerini yediler .

Yağız yemeği bitince karısına gülümseyerek

"Ellerine sağlık "
dedi . Karısı gerçekten de çok güzel beceriyordu şu yemek işini .

"Afiyet olsun canım "

"Bu kadar güzel yemek yapmayı nereden öğrendin"

diye sordu merakla Yağız . Zeliha hüzünlense de anlatmaya başladı .

"Ben çok küçükken annem öldü . O yüzden de yemek işi bana kaldı . Fazla güzel yemek yapamıyorum aslında . Elimden geleni yapıyorum sadece "

"Annen kaç yaşındayken ölmüştü ?"

"On yaşında var ya da yoktum . Hastalandı bir gün sonra da öldü . Babam baktı bana "

Sessizce

"Anladım zor olmuştur senin için "

dedi Yağız anlayabiliyordu karısını .

"Öyle ama eminim senin için daha zordur ."

diyerek kocasının elini tuttu Zeliha . Kim bilir be acılar çekmişti kocası .

"Halime Sultan hep yanımda oldu . O kadar da zorlanmadım "

"Çok iyi bir kadın "diye demeden edemedi Zeliha .

"Kesinlikle " diye karısını onayladı Yağız . Zeliha yerinden kalktı ve

"Hadi sen salona geç ben de masayı kaldırayım "

diyerek tabakları topladı .

"İstersen yardım edebilirim ."

dedi Yağız . Karısının yorulmasını istemiyordu .

"Gerek yok canım. Hem zaten bütün gün araba kullandın "

"Peki öyleyse "

Yağız salona doğru ilerledi ve televizyonu açıp kanallara baktı . Televizyonda her zamanki gibi güzel bir şey yoktu . Gelen karısına döndü ve karısının yanına oturmasını bekleyerek

"Yarın benimle bir yere gelmeni istiyorum . Başbaşa bir yemek yiyelim "

dedi .

"Başbaşa mı? "

diye sordu Zeliha şaşkınca

"Evet "

"Peki çocuklara ne olacak ?"

"Merak etme onlara bakması için tanıdığım birisini ayarladım"

"Pekala "dedi Zeliha ve kocasının göğsüne sokuldu . Acaba kocası onu nereye götürecekti ?

MERHABA ^_^ Nasılsınız bakalım ? Yine ben geldim :) Neyse sizi tutmayayım da biran önce diğer bölümü okuyun :*

KADERWhere stories live. Discover now