22-KARAR

96.3K 5.3K 2.1K
                                    

Merhaba,

Kafamda matematik terimlerinden başka bir şey olmadığı için ilham gelmeden yazdığım kısa bir bölüm oldu.  Yazılılarım başladığı için muhtemelen gelecek bölüm gecikecek ama yazılılar bitince fazlasıyla vaktim olacağı için daha kısa sürede daha uzun bölümler yazacağım.

Barış'ın ağzından bölüm yazmaya gelirsek, tam olarak bir bölüm sayısı veremiyorum ama birkaç bölüm sonra Barış'ın ağzından bir kısım olacak.

Dün ki 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'mız kutlu olsun.

İyi okumalar!

Yanıma kıvrılan Hayalet'i okşarken annem Hayaletle bu kadar yakın temaslarım olduğunu görse nasıl tepki verirdi diye düşünmeden edemedim.

Anneme olan özlemim içimde büyürken onu arayıp sesini duymak istedim ama daha yarım saat önce telefonda konuşmuştuk zaten.

Pekala,sanırım annemi tam olarak kaç dakika önce aradığımı hesaplamaktan daha önemli düşünmem gereken şeyler vardı.

Barış konusunu kızlarla konuşmuş, bir karara varmaya çalışmıştım. Kızlar bu konuda fazla yardımcı olamamıştı.

Aslı artık Barış'a çoktan bağlandığım ve içten içe onunla görüşmeye devam etmek istediğim konusunda kararlıydı, hatta belki birazda haklıydı.

Zeynep ise görüşmek istiyorsam görüşebileceğimi fakat bu durumun bir gün açığa çıkacağını ve beni çok zor bir durumda bırakacağını söylüyordu. Barış benim gözümde daha fazla değerlenmeden onunla olan iletişimimi bitirmesemde azaltmam taraftarıydı.

Ezgi, içimden nasıl gelirse öyle davranmamı ve kimsenin beni duygularım yüzünden yargılayamayacağını söylüyordu.

Kısacası çok kararsızdım. Her kafadan ayrı bir ses çıkıyordu.

O sırada telefonum mesaj geldiğini belli eder bir şekilde titredi. 

Ablam mesaj atmıştı. Ona da Barış konusunu danıştığım için mesajı hızla açtım.

' Akışına bırak.'  demişti.

Yazdığım o uzun paragrafa bu kadar kısa cevap vermesi onu engelleme isteği doğursa da haklıydı. Sanırım en doğru olan buydu. Uykum gelirken kızlara iyi geceler diledim ve Hayalet'i yatağına koydum. Bende kendi yatağıma geçip başımı yumuşak yastığıma bıraktım.

Akışına bırakmalıydım...

----------

" Aranızda hiç öpüşen var mı? " dedi Kaan kızlara ve bana ithafen.

Ezgi ile Hasan birbirine kaçamak bakışlar atmaya başladı. Çimlerde yan yana oturdukları için ikisinin de çok heyecanlı olduğuna bahse varım.

 Aslı Aras'a bakıp utançla bakışlarını kaçırdı. Aras ise Aslı'ya bakıp sırıtmaya başladı. Of çok tatlılar!

 Kerem sanki bizim biriyle öpüşmüş olma ihtimalimiz imkansız olduğu kadar da komikmiş gibi gülmeye başladı.

Zeynep ise Kaan hiç soru sormamış gibi ot çekmeye devam etti.

Hayır, Zeynep bir keş değil. Çim olan otları çekmeye devam etti.

Kendi içimden kendime gözlerimi devirirken aklıma Barışla soyunma odasındaki o aşırı yakın halimiz aklıma geldi. Telefonu çalmasaydı ne yapacağımızı hayal bile edemiyordum.

Sonra da yakın olduğumuz onlarca anı hafızamın derinliklerinden çıkıp gözümün önüne geldi. Anıları aklımdan kovmak ister gibi başımı iki yana sallarken Zeynep konuştu.

DÜŞMAN OKULLAR "YAZ KAMPINDA" Where stories live. Discover now