DÜŞMAN OKULLAR "YAZ KAMPINDA"

46-DOĞUM GÜNÜ PARTİSİ

"Nasıl olmuşum," dedim kızlara.

Bana bakarak yorumlarını dile getirdiler.

Ezgi, "Taş," demekle yetinirken Aslı düşünceli bir şekilde beni inceliyordu.

"Bu elbise gerçekten mükemmel," dedi. "Keşke parti sahilde olmasaydı, topuklu giyerdin altından."

"Kötü mü olmuş sandalet giymem?"

"Hayır hayır sandalet gayet güzel. Sadece... Eksik parçayı tamamlamalıyız."

O şifonyerin çekmecelerini karıştırırken aynadan kendimi inceledim. Koyu kırmızı, askısı çok kalın olmayan elbisem belime kadar daha dardı, belimin inceliğini belli ediyordu. Sonrasında genişliyor, dizimin bir karış kadar üzerinde bitiyordu. Salaş bir hali vardı ve rahattı. Sahil partisine çok uygundu. Verdiği göğüs dekoltesi Kaan'ı biraz sinirlendirebilirdi. Hava bugün biraz serin olduğu için elbisenin üzerine giydiğim, kollarını birkaç kat katladığım koyu renk kot ceket giymiştim ve kızlar bunun Kaan'ı sakinleştireceğini söylüyordu. Elimdeki siyah çantayı incelerken Aslı aradığı şeyi bulmuş olmalı ki, yanıma geldi.

"Bunu da takarsan tam olur."

"Bu kolyeyi sana baban almamış mıydı," diye sordum.

Babasının ona aldığı kanatlarını açmış kuşa benzeyen şekilli, altın olsa da rengi çok sarı olmayan kolyeyi boynuma taktı.

"Bu elbiseye kesinlikle çok yakışıyor, takmalısın."

"Teşekkürler," dedim onun boynuna sarılırken.

Bu kesinlikle büyük bir jestti. Babası hasta olduğu için Aslı ona çok değer verirdi.

Sarılmama alışkın olmayan Aslı beni kendinden ayırıp yüzümü inceledi. İnce eyelinerim, hafif rimelim çok dikkat çekmese de kırmızı rujum kesinlikle dikkat çekiciydi. Elmacık kemiğime sürdüğü çok hafif allığı parmaklarıyla tekrar düzelttikten sonra ondan uzaklaştım.

Zeynep'in yanına gittim. Bu parti onun için benim için olduğu kadar önemli değildi. O yüzden benim kadar özenmemişti ama kesinlikle çok güzel olmuştu. Hafif göz makyajı gözlerinin rengini öne çıkarmıştı. Açık renk kot şortunun üzerine giydiği siyah, kalın askılı tişörtünün baskısı çok güzeldi ve siyah sporlarıyla uymuştu.