A-43

45.3K 1.5K 59
                                    

Sevdiği insan ile aynı sabaha uyanmak. Kim bilir kaç aşığın en büyük hayalidir...
Sevdiğinin yanında uyananlar içinse gariptir aynı zamanda. Sabah uyanır uyanmaz düşüneceğiniz biri kalmaz çünkü. Bıkmadan usanmadan düşündüğünüz kişi kollarınızın arasındadır. Üstelik olabileceği en masum, en savunmasız haliyle..
Düşüneceğiniz biri yoktur; onun yerine içinize çeke çeke doyamayacağınız kokusu, her haliyle olduğu gibi içinizi huzurla dolup taşıran halleri, en önemlisi varlığı vardır. Birbirini seven iki insan için güne başlamanın en güzel yollarından biridir çünkü herkes içten içe ister sevdiği insan ile uykusunun uykusuna, günün gününe Karışmasını...

Uyku ve uyanıklık arasındaki o kalın çizginin uyku tarafında gezinen Işıl bulundukları durumdan biraz daha keyif almak için kolları arasında yattığı adamın güçlü bedenine daha da sokulurken tatlı uykusuna devam etti. Hızla çalınan kapı ile yattığı yerden fırlarken panikle konuşmaya başladı.

"Ateş. Ateş kalk basıldık. " Işıl'ın panikleyerek kalkması ile kendisi de uyku sersemi bir halde yattığı yerde doğruldu.

"Ay birini mi öldürdün? Ben Çiğdem'i falan öldürmedim çünkü. " panikle saçmalamaya başlayan Işıl'a gülerek yüzüne çıkardığı elleri ile kendisine bakmasını sağlarken sakinleşmesi (kime göre?) için dudaklarına hafif bir öpücük bıraktı.

"Sakin ol. Basılmadık. Ben gidip bakıyorum hemen. Tamam?" Işıl cevap vermek yerine kafasını sallarken geri çekilerek üzerini giymek için kalkmadan önce konuştu.

"Ve üzerine bir şey giy. Her saniye bu odadan çıkma isteğim azalıyor. " Işıl yeni fark ettiği küçük(!) detay yüzünden kocaman olan gözleri ile çarşafı kafasına kadar çekerken Ateş de giydiği eşofman ile odadan çıktı.

Kapanan kapı ile kafasına kadar çektiği çarşafı sinirle iterken sinirle söylenerek banyoya ilerledi.

"İki dakika ya. İki dakika rahat bırakın. Düşün yakamızdan! Vallahi nikahı bastığım gibi kutuplara kaçıracağım adamı! "

Ateş esneyerek merdivenleri inerken kapıyı yumruklarken bir yandan ortalığı ayağa kaldıran Pelin ile adımlarını hızlandırdı.

"Dur bir kızım ya!" Söylenerek açtığı kapıdan kendisini iterek içeri giren Pelin salona ilerlerken söylenmeye devam ediyordu.

"Duramam. Duramam Ateş bittik biz. Yandık. " Pelin'in neden bahsettiği konusunda en ufak bir fikri yokken Pelin'in ardından içeri giren Korkut'a ne oldu dercesine bakıyordu. Korkut'un ardından giren Emir ve Hande ile daha da meraklandı. Salona giden Emir oturduğu koltukta ayaklarını orta sehpanın üzerine uzatırken salonun kapısından içeri giren Ateş hepsine itafen konuştu.

"Kıyamet mi kopuyor? ya da biri öldü de haberimiz mi yok? Bu kadar alakasız bir grubun yan yana olmasının başka bir nedeni olamaz çünkü. "

"Valla abi ölüm gibi bir şey oldu ve benim gururum öldü. " Emir lafını bitirirken salonun girişinde beliren Işıl sinirli bakışları ile hepsine baktı.

"Merak ediyorum. Çok sevgili arkadaşlarım ve sevgili kardeşim. " sevecen çıkan sesi saniyeler içinde yerini gözlerinden çıkan alevlere bırakırken beline çıkan eli ile cırladı.

"Sabah saat 7 de fuhuş baskını yapar gibi niye geldiniz? "
Oturduğu yerden kalkan Emir kapıda bekleyen Işıl'ın üzerine çullanırken yavru köpek bakışları ile bir yandan Işıl'ın yanaklarına sayısız öpücük bırakarak konuştu.
"Abla! Münasebet'in instagram hesabını kapatman lazım. " Işıl iri cüssesine bakmadan sırnaşan Emir'i kırıştırdığı suratı ile iterken idrak edemediği gerçek ile gayet normal bir şekilde konuştu.

ATEŞWhere stories live. Discover now