~MÜZİĞİM KADAR ÇOK~

♫3. Bölüm♫

Multimedia: Alper

İyi okumalar 👍

-----*****-----

Batıkan'ın Ağzından

Eve dönmeden önce bir çiçekçiye uğrayarak güzeller güzeli karım için papatya aldım. Evleneli çok olmamıştı. Ama birbirimizi gerçekten severek evlenmiştik. Arabaya geri binerken birşey lazım mı diye onu aramıştım ancak açmayınca, duymamıştır herhalde diyerek eve doğru yol aldım.

Evime geldiğimde içeride kimse yok gibi gözüküyordu. Evi aramaya başladım fakat bir türlü karımı bulamadım. Sonra tekrar telefon ile aramayı denedim fakat " Aradığınız numara kullanılmamaktadır " cevabını alınca, endişelenmeye başlamıştım. Ardından yatak odasına girdim ve birden komidinin üzerindeki ilk girişimde fark etmediğim kağıdı fark ettim. Üzerinde ' Batıkan'a ' yazısını görünce hiç beklemeden açıp okumaya başladım.

Eski Kocam'a
Batıkan, geldiğinde beni evde bulamayıp numarama ulaşamayınca endişelenmişsindir. Bunun için üzgünüm. Batıkan, seni bırakmaktan başka çarem yoktu. Seni gerçekten seven birisiyim. Fakat, şimdi sana her şeyi açıklamam gerek. Senden önce bir sevgilim daha olmuştu, biliyorsun. Onun ile hesapta olmayan bir birliktelik yaşadım. Ve sana daha önce dediğim gibi evliliğimiz aceleye geldi. Yoksa yemin ederim seni üzmeyi istemezdim. Ondan hamile kalmışım. Hamile kaldığımı evlendikten 3 gün sonra öğrendim. Seni seviyordum ama sen bunu hak etmemiştin. Hayatını zehir edemezdim. Ve şimdi yokum. Belki bu ikimiz için de en iyisi olur. Gerçeği öğrendikten sonra senin ile evli kalmayacağım için avukatımı aradım. Senden de sorun çıkarmayıp bu karara uymanı istiyorum. Kısa da olsa bana yaşattığın, mutlu anlar için teşekkür ederim. 
Benden sonraki hayatını sorunsuz bir şekilde yaşaman dileği ile, beni unutmaya çalış.
                                         Sevgilerle, Efsun.

Mektubu okuduktan sonra buruşturup bir kenara fırlattım. Beni aldatmıştı! Sevdiğimi sandığım kadın tarafından aldatılmıştım! Oysa, oysa sevgili iken ne kadar da mutluyduk...

Bunu hak edecek ne yapmıştım ki?!

NE YAPMIŞTIM!

Sinir krizinin eşiğinde olduğumu anladığımda çok geçti. İlk önce yatağımızın başucunda, duvarda asılı olan düğün fotoğrafımızı çerçevesinden tuttuğum gibi yere çarptım. Daha sonra odada ne var ne yoksa yerle bir ettim. Sinirim geçene kadar ortalığı birbirine kattım. Delirecek gibi hissediyordum. Salona girdiğimde masanın üzerine bıraktığım papatya demetini görmemle, acı ile haykırarak oraya doğru adımladım. Ve demeti kaptığım gibi masanın kenarına, oraya buraya vurmaya başladım. Salonun her bir yanında çerçeveler içindeki fotoğraflarımızı görmemle sinirimin kat be kat arttığını hissettim ve ne kadar çerçeve varsa parçaladım. 

Her taraf mahvolmuştu. Sinirle kapıyı çarparak çıktım ve ardından arabama atlayıp rastgele bir bara sürdüm. Eğer bu gece kafamı dağıtmazsam, kendime zarar verecektim. Bara vardığımda hemen bir masaya oturdum. Garsondan en ağırından 3 şişe içki istedim. Ve gelir gelmez içmeye başladım.

Tuğçe'nin Ağzından

Batıkan Hoca ile konuştuktan sonra Alper ile bizimkilerin yanına gitmiştik. Alper benim Batıkan Hoca'nın yanında olduğumu görünce, korkacağımı düşünüp yanıma gelmiş düşünceli arkadaşım. Boşuna demiyorum ben bunlara kardeşim diye. Grubun yanına ilerlediğimizde Hakan ıslık çalıyor, Berfin arap saçına dönen kulaklığını çözmeye çalışıyor, Levent ise soğuk ve ciddi bakışlarını çevrede gezdiriyordu. Alper ile beni gördüklerinde Hakan söze başladı,