~MÜZİĞİM KADAR ÇOK~

12. Bölüm ( 1K Özel)

Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin 💕

Multimedia: Shawn Mendes - Treat You Better

İyi okumalar 👍

-----*****-----

Anlamıyorum, gerçekten anlamıyorum.

Dizilerde, kitaplarda karakterlerin babaenneleri laz olur değil mi?

Ama benimki kürt kadını.

Dilinden düşmeyen ' Xay senin boynun altında kala ' sözü ile benim babanem intihar sebebiydi.

İki gündür bunu düşünüyordum ve günler yavaş yavaş geçiyordu.

Annem bir hafta demişti değil mi? Kalan beş günümü çok iyi değerlendirmem lazımdı.

Okula bugün abimsiz gidiyordum. Kendileri uyanamadıkları için böyle olmuştu. Camış.

Montumun cebinden titrediğini hissettiğim telefonumu çıkardım. Ancak yağan kar dolayısıyla giydiğim eldivenlerimin ekranda her hangi bir hükme sahip değildi.

Eldivenleri çıkarmaya üşenip burnumla Berfin'in aramasını cevapladım.

" Kanka sızlıyo totom. Kestaneyi çizdirdim galiba. " 

Berfin'in acı dolu sesi kulaklarımı doldurduğunda, ne olduğunu merak etmiştim.

" N'oldu lan yine? Sesin bok yemiş gibi. "

" Yedim kanka, o boku yedim. Ulan yolda karşıdan karşıya geçecektim, bir araba yırtık dondan çıkar gibi çıktı karşıma. Kendimi karşıya atayım derken sen bir kay, yemin ederim palandöken bu kaymayı ömrü billah görmemiştir. "

Kahkahalarımı esirgemeden güldüğümde kankamın telefonun ucundan homurdanmalarını işitiyordum.

" Ay senle uğraşamam Berfin. Zaten soğuktan bir taraflarım dondu. Hızlı hızlı okula geliyorum. Düşmem inşallah. "

" Düş düş. Eşekten düşeni eşekten düşen anlar. Sen hele bir kır o totişini, oturama sıraya inşallah. "

Bol beddualı laflarını ' he Berfin he ' diyerek geçiştirmiş, bir tempoda yürümeye devam etmiştim. Kulaklarımı ponponlu berem kapatmış, ancak yanaklarım şiddetli soğuk tarafından ısırılıyordu. Ve ısırılan yanlarımın pancar gibi olduğuna emindim.

Okulun kapısı göründüğünde gözlerimden bir pırıltı geçti. Hızımı arttırarak okula daha erken varmak istemiştim.

Okul bahçesinin yürüyebileceğimiz kısmı kürenmiş, bu bölümler buz tutmuştu. Ve ben bunu fark edene kadar bir kaykaycı edasıyla kaykılmaya başlamıştım.

Yere düşeceğim bari yüzümü koruyayım düşüncesiyle ellerimi yüzüme kapatıyordum ki, bedenim biri tarafından sıkıca kavranıldı. Anın getirdiği boşlukla kolum kötü bir açı ile kıvrılmıştı ve bu da dudaklarımdan çıkan acı dolu iniltiye neden olmuştu.

Saniyeler içinde gelişen olay ile gözlerimi sımsıkı kapamış, yere düştüğümü hissetmiştim. Ancak beni tutan kişi fazla beklemeden havaya kaldırmıştı. Kolum ağrısını acımasızca belli ederken, anın getirisi ile kapadığım gözlerimi açmak aklıma gelmişti. Karşımdaki insan ise beni şaşırtmıştı.

Batıkan?

" Tuğçe, iyi misin? Bir yerine bir şey oldu mu? "

" Kolum, kolum acıyor. Çok kötü. Burkuldu sanırım. Ah! "

Kolumun acıdığını söyler söylemez beni kucağına alan Batıkan, kolumu acıtmıştı.

" Özür dilerim, revire gidiyoruz. Önemli bir şey olabilir. Seni izliyordum. Ne diye bu kadar hızlı yürüyordun ki? "

Söylediği onca cümleden kafam birine takılmıştı.

' Seni izliyordum. '

Neden beni izliyordu ki?

Kolumun acısı bu cümle üzerinde düşünmemi zorlaştırırken Batıkan'ın kucağında merdivenleri tırmanıyordum. Okulun içindeki çoğu insanların garip bakışları ise üzerimizdeydi.
Adrenalinden midir bilmem ama kalbim değişik bir hız ile göğsümü dövüyordu.

Çok geçmeden revirin kapısında duraklamıştık. Batıkan kapıyı açarak içeri girmemizi sağlarken, ben belim ve bacağımdaki ellerin varlığını önemsememeye çalışıyordum. Bu fonksiyon problemi çözmek kadar zordu. Gerçi ben onu da çözemiyordum.

" Teşekkür ederim, ben yürüyebilirim. Gerek yoktu. "

" Eminim yürüyebilirdin," dedi. Sesinde anlaması güç bir alay vardı ama bozuntuya vermedim. " Ama şimdi koluna bir bakmamız gerek. "

Ne yani, hemşire vardı. Batıkan mı bakacaktı koluma?

" Batıkan hoc-"

" Bana şu kelimeyi söyleme! " Tıslarcasına söylediği cümleden sonra suspus olmuş, azıcık tırsmaya başlamıştım.

" Ama okuld-"

" Başlamışım okuluna. Sadece söylemeni istemiyorum o kadar. Şimdi montunu çıkar. Bende krem falan var mı bakayım. "

Montumu çıkarırken, neden böyle bir şey istemesini sorguluyordum kendi kendime. Sanki tavırları değişmişti.

Bugün esneyen bir kazak giydiğime şükretmiştim. Tam olarak dirsek kısmım acıdığından, kazağı oraya kadar sıyırdım. Aslında, bu kadar yadırgamamam gerekiyordu. Çünkü bir öğretmen öğrencisine böyle bir durumda yardım edebilirdi değil mi? Fakat neden kalbim bunu kabul etmezcesine atıyordu? Bu kadar heyecanlanmam normal miydi?

Sorularım kafamı bir nevi becerirken, Batıkan, bulduklarıyla yanıma yaklaşırken, ensemin yanmaya başladığını hissettim.

" Tam olarak neresi acıyor? "

" Dirseğim ağrıyor. "

Elinde bir adet fısfıs ile krem vardı. Kremini kapağını açarak koluma biraz sıktı. Ne yaptığını anlamak istercesine ona bakarken,

" Bakmasana öyle, " demişti.

" Ben sürebilirdim, teşekkür ederim."

" Bu kadar çok mu teşekkür edersin? "

Birden söylediği söz beni gerçek anlamda afallatmıştı. Ve bu da dilimi dolandırıp, iki lafı bir araya getirmemi engellemişti. Birazcık.

" Şey, ıı, yani ederim. Yani teşekkür ederim. Teşekkür etmek iyi bir şeydir değil mi? Sonuçta teşekkür edilecek bir şey yaptınız ve bende ettim. Bu normal bir şe- "

" Tamam, Tuğçe anladım. Bu kadarına gerek yoktu. "

Az önce ' birazcık ' demiştim, değil mi? Unutun gitsin.

Son cümlesini gülerek söylediğinde dudaklarının kenarında oluşan çizgilerde takılı kalmıştı gözüm. O çizgiler başkasında olsa dikkatimi bile çekmezdi belki ama, kirli sakallarıının bile kapatamadığı güzel gülümsemesi, ondan başkasına asla bu kadar yakışmazdı.

Gözlerim yavaşça onun gözlerine tırmandığında kalbim teklemişti.

O beni mi izliyordu az önce?

Terlemeye başlayan ensem, büyük bir rahatsızlık veriyordu bana, ancak şu anda ona odaklanmak zordu.

Ancak, son söyledikleri, değil ensem, bütün vücuduma kaynar su dökülmüş etkisi yaratmıştı.

" Gözlerin, benden başkasına da böyle bakıyor mu? "

-----****-----

1K özel, bol Batıkan - Tuğçe'li bölüm.

İkili arasında kıvılcımlar çakıldı ha?

Yorumlarınızı bekliyorum.

1K ' lık, büyük ve büyümeye devam eden MKÇ ailesini seviyorum.

SİZİ SEVİYORUM.

( Bu bölümden bir önceki bölüme bakar mısınız?  Güncellendi fakat bende hata veriyor. Bakan bana ulaşsın lütfen)

- Senosukus