16. Bölüm

1.3K 73 24
                                    

İyi okumalar 👍

Multimedia: Duman - Helal Olsun

-----*****-----

Yatağımın üzerinde bağdaş kurmuş otururken kafamdaki milyonlarca düşüncenin esiri olmuştum. Okuldan izin alıp eve dönmüştüm çünkü Batıkan'ın söylediklerinden sonra kafam bi milyon okula devam edemezdim. Eve erken geldiğimden annem soru yağmuruna tuttuysa da miğdemin bulandığı için geldiğimi söylemiştim.

Şimdi mi?

Şimdi ise gerçekten bir çıkmazdaydım. Bu yaptığım iyi mi, kötü mü, öğretmenime aşık olmam doğru mu bilmiyordum. İlk okulda da öğretmenime aşık olduğum olmuştu ama Allah aşkına! Onların hiçbirinde böylesine duygular hissetmemiştim. Nedenini bilmesem de yanlış yaptığımı düşünmüyordum.

Ya Batıkan? Evli miydi? Sevgilisi var mıydı? Bu düşünce beni rahatsız ederken annem odaya girdi.

" Tuğçe'm kuzum. Geldiğinden beri odandan çıkmadın. Miğden falan bulanmadı, biliyorum. Annenim ben kızım, anlarım. Sorun ne? Seni böyle gördükçe ben üzülüyorum bak. "

Annemin bunu nasıl becerdiğini hiç bir zaman anlamasam da, onun bunu öğrenmeden peşimi bırakacağını sanmazdım.

" Hiç bir karar verirken, yanlış olduğunu bildiğin ama yüreğinin bunu kabullenmediği oldu mu anne? "

Annem yatağıma oturup bana doğru yanaştı. Gözlerindeki saf şefkat, beni rahatlatıyordu. Bir elini dizime koyarken, gözlerinde düşündüğüne dair gölgeler gördüm.

" Olmaz mı? Sana anlatmıştım, biliyorsun. Babanla evlenirken, anneannen ve deden çok vaz geçirmeye çalıştı beni. Öyle ki bunun yüzünden dayak bile yedim. Bu parmak neden kırıldı sanıyorsun? "

Son cümlesini ufak bir tebessümle söylerken, sağ elinin kırıldığı belli olan yüzük parmağını kaldırdı havaya. Annem bana hep anlatırdı bunu ama, ilk defa böylesine derin baktım, yamuk kaynamış parmağa.

Kafamı sallayarak devam etmesini istedim annemden.

" Her dayak yediğim an, ve sonrası. Vazgeç diyordu aklım. Vazgeç yoksa öleceksin dayak yemekten. Ama babanın gözleri aklımdan çıkmıyordu ki! Eğer vazgeçseydim şu an dertleşecek dünya güzeli bir kızım olmazdı. Herkesin olur böyle zamanları. Ben yüreğimin sesini dinledim. Tekrar olsa, aynısını yaparım. "

Kafamı sallayarak annemin dizine yattım.

" Kız sen büyüdün de aşk acısı mı çekiyorsun sıpa! " Sözlerine kıkırdarken,

" Hiç bilmiyorum anne. O kısım karışık. "

" Tuğçe, eğer öyle birşey olursa, ilk söyleyeceğin kişi ben olayım kızım, unutma olur mu? "

" Unutmam annem. İstesem de saklayamam zaten. "

O an burnuma gelen ufak bir yanık kokusu ile hızlıca başımı kaldırdım annemin dizinden.

" Bu koku ne anne? "

" Ay bilmem ki sanki yanık gib- Hiiii! Kız ben ocakta yemeğimi unuttum! Ay ay yandı güzelim yemek! " Diye söylenerekten hızlı hızlı odadan çıktığında endişe ile karışık gülmeye başladım.

" Yardım lazım mı? " diye bağırdığımda annem ' Hayır hayır ' demişti.

Bir yarım saat kadar odamda oyalandıktan sonra odaya annemin girmesiyle bakışlarım kapıya döndü.

" Tuğçe, kızım yemek yandı. Eh, bende de şevk mevk kalmadı hiç yemek yapamam tekrar. Bir koşu markete gitsen de makarna alsan. Evde kalmamış. "

~MÜZİĞİM KADAR ÇOK~Where stories live. Discover now