~MÜZİĞİM KADAR ÇOK~

♬ 9. Bölüm ♬

Multimedia: Batıkan

İyi okumalar...

Batıkan'ın Ağzından

Ders boyunca çocukların çeşitli performanslarını izledim. Ve beni en çok etkileyen tabii ki Tuğçe'nin performansı oldu. Tuğçe'lerin ardından Çağrı denen velet çıktı. Saçma sapan bir bateri performansı sergiledi. O baterinin başındayken Tuğçe sinirle bakışlarını ondan kaçırıyordu.

Bu sene okullar arası şarkı yarışmaları düzenleniyormuş. Bu okul katılım gerçekleştirmemiş. Fakat ben kesinlikle Tuğçe ile katılmayı düşünüyorum. Bunu onunla konuşacaktım zil çalınca. Sabah benim sözlerim üzerine gaza gelmesi çok komik olmuştu, ve Çağrının da gerçek yüzünü görmesi iyi olmuştu. Zaten o velet ile takıldıkça sinirlerim nedensizce zıplıyordu. Ve bedenimi saran anlamlandıramadığım bir duygu, bana Çağrının ağzını burnunu kırmamı fısıldıyordu.

Ah hayır hayır, onu gelecekteki çocuklarına bağışlayacaktım.

Benden şu sıralar dayak yemeyeceksin Çağrı Efendi...

Zil nihayet çaldığında eşyalarını toparlayan Tuğçe'ye doğru ilerledim.

" Tuğçe, bir kaç dakika beklersen, seninle konuşmak istediğim bir konu var. "

Tuğçe şaşkın bir yüz ifadesi ile cevap vermişti.

" P-peki hocam. "

Bende öğretmenler odasına gidip oradaki eşyalarımı toparladım. Müzik sınıfına geri döndüğümde yalnızca Tuğçe vardı. Bu işime gelirdi. Çünkü Tuğçe ile vakit geçirmek çok güzel bir histi. Bilmiyorum neden ama bu hoşuma gidiyordu. Şapşal hareketleri, ben karşısındayken ne yapacağını şaşırması... Bunların hepsini düşünürken, kalbimi bir sıcaklık kalıyordu.

Sınıfın kapısını kapattım. Gülümseyerek yanına gittim. Merakla bana bakıyordu. Boş bir sıraya oturdum.

" Tuğçe, sen de geç otur fazla beklemeden konuya gireceğim. "

Bana itaat edip yanıma oturdu. Ve bende anlatmaya başladım.

" Okullar arası şarkı yarışması bu sene de oluyormuş. Fakat bizim okulumuz yarışma için yeterli katılım olmadığı için yarışmaya önceki senelere katılmamış. Ben de bu okulda öğretmenliğime başladığımdan beri senin sesinden daha güzel bir ses ile karşılaşmadım. Eğer bu sene yarışmaya sen ile katılırsak, kazanma şansımız yüksek. "

Bir kaşını kaldırdı. Gözlerini uzaklara dikmiş, düşünüyor gibi bir hali vardı. Bu şekilde çok tatlı görünmüştü gözüme. Ah! En iyisi sensin, düşünmene ne gerek var Maviş? Demeyi çok isterdim ancak kendimi tuttum. O da söze girdi.

" Daha önce hiç yarışmaya katılmadım. Yapabilir miyim bilmiyorum. "

Tereddütte kaldığı her halinden belliydi. Onu ikna etmeye başladım.

" Yarışmaya katılan herkese prova için zaman tanınacak. Eminim ki acemiliğini birlikte aşabiliriz. "

Bana baktı masum masum. Ve sordu,

" Yapabilir miyiz gerçekten? "

" Neden yapamayalım? "

Yüzü gülmüştü. Ben de ona güldüm. Taa ki ' çıkırt ' sesini duyan dek. Tuğçe,

" O da neydi öyle? "

" Bende anlayamadım. Her neyse Tuğçe, yarın tekrar beni bul. Müdüre bunu söyleyeceğiz ve okulumuzun adını da yarışmaya yazdıracak. Tabii bunun için bir gruba ihtiyacımız olacak. Senin arkadaş grubun herhangi bir enstrüman çalıyor mu? "