8.Bölüm:Kar Topu Savaşı

8.9K 543 29
                                    

Son kez sofraya baktığında herşey mükemmel gözüküyordu.Şimdi zor kısım Beyza'yı uyandırmaktı.Zor kısımdı çünkü uyansa bile yataktan çıkmıyordu.O yatağının sıcaklığında yatmayı sevenlerdendi.Genç kız yatağın ucuna oturup bir süre izledi.Uyandırmasamıydı acaba.Çok masum uyuyordu.Ama geç kalkınca da kahvaltı yapmıyordu.Hem bugün son kez kontrol için doktora gideceklerdi.Yorganı genç kızın üzerinden çekti.Çekmesiyle Beyza'nın küçük çoçuklar gibi inlemesi bir olmuştu.

"Hadi kalk koca bebek.Kahvaltı yapıcaz."

"Ben uyurken doyuyorum sen merak etme."

Genç kız görmesede gözlerini devirmişti Nisa.Bu kız niye böyle diye içinden geçirdi.

"Beyza kalkmazsan olacaklardan ben sorumlu değilim."

"Yaa nolur beş dakika daha ya."

Genç kız Nisa'nın ellerini tutmuş uyku dileniyordu.

Ama Nisa pes edecek gibi gözükmüyordu.Ellerini zorlada olsa kurtarıp pencereye yöneldi.Perdeyi çekmesiyle içeriye ışığın yayılması bir olmuştu.Güneş ışığı da değildi.Nisa dışarıya bakıp sevinç çığlıkları atmaya başladı.

"Beyza kalk bak dışarıya."

Beyza Nisa'nın çığlıklarıyla tabi ki de ayaklanmıştı.Nisa'yı bu denli sevindiren şeyi merak etmişti.Paytak adımlarla pencereye gelip dışarıya baktı.Dışarıdaki kar taneciklerinin havadaki ahenkli uyumunu görmesiyle oda sevinç naraları atmaya başlamıştı.İki genç kız çocuklar gibi zıplamaya başlamışlardı.İkiside kar yağmasını uzun süredir bekliyorlardı ve nihayet yağmıştı.Saadet hanımın odaya girip onları azarlamasıyla kahvaltı masasına geçmişlerdi.Bir güzel karınlarını doyurduktan sonra hazırlanmak için odalarına çekilmişlerdi.İçlerinde tarifsiz bir mutluluk vardı.Onlar küçük şeylerle bile mutlu olabilirlerdi.

"Doktor bey artık tamamen iyileşti değil mi?"

Doktor elindeki kağıtları tekrar inceleyip konuşmaya başladı.

"Evet artık tamamen iyileşti.Kötü bir durum gözükmüyor.Ama verdiğim vitamin ilaçlarına devam etmesi gerekiyor.Bünyesi çok zayıf bu yüzden kendine çok dikkat etmesi gerekiyor."

"Peki doktor bey sağ olun"

Doktorun odasından çıkıp koridorda yürümeye başladılar.Bir yandan da ilaçların saatleri hakkında konuşuyorlardı.

"Bak bu 12 saatte birmiş.Unutma."

Beyza gözlerini devirip kollarını önünde birleştirdi.

"Merak etme.Unutmuyorum.Daha doğrusu unutamıyorum.Çünkü unutmama izin vermiyorsun malesef.İnsanın ilacını unutup "hay aksi ilacımı içmeyi unuttum" deyip üzülmesi nasıl bir duygu dahaca tadamadım."

Nisa gözlerini kısıp Beyza'ya bakmaya başladı.Elindeki ilaç poşetlerini Beyza'nın ellerine tutuşturup hızla önden yürümeye başladı.Bir yandan da söyleniyordu.

"Kıza bak ya.Yok ya zaten hata bende ne diye sana..."

Devam edecekti ki gördükleriyle arkasına dönmesi bir olmuştu.Tabi Beyza'ya çarpmasıda.

"Nisa napıyorsun ya burnum kırılacaktı."

Nisa Beyza'nın kolundan tutup geldikleri yöne hızlıca çekiştirmeye başladı.

"Yok bu kız kafayı yedi.Noldu yine ya."

"Beyza onlar burda.Gitmemiz lazım.Bizi görmeden çabuk ol."

Beyza anlamayan bakışlarla etrafa bakıyordu.Kim burdaydı ve Nisa niye kaçıyordu?Arkasına bakmasıyla gözlerinin açılması bir olmuştu.Bu kadar tevafuk biraz garipti.Ancak kitaplarda olurdu heralde.

SABIR "TAMAMLANDI" Onde histórias criam vida. Descubra agora