5.BÖLÜM '' Ceset ''

1.1K 281 841
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR

Multimedya : SARAÇ


Titreyen sesim ile tekrardan '' Saraç '' diye bildim. Donuk gözleri arkamdaki adamda takılı kalmıştı beni görmüyordu bile.

BAMMMMMM!!

Adamın kafama silah dayamış eli ve boğazıma bıçak dayadığı eli, yavaş yavaş düşmeye başladı. Silah sesi ile kaskatı kesilmiştim.

Gözyaşlarım bana inat akmıyordu sanki. Saraç'ı bulanık görüyordum. Omzumdaki acı ile yüzümü buruşturdum. İstemsizce elim omzuma gitti.

Elimdeki kanı görünce Saraç'a baktım, daha fazla gözyaşlarımı tutamayıp yere yığıldım. Yanıma geldi elindeki silahı beline koyup eğildi, ve vurulan omzumun üstündeki elimi tutup kolumu omzuna attı ve diğer eli ile belimi kavradı.

Be- beni vurdun?

Saraç beni bir sandalyeye oturtup bana cevap vermeden soğukkanlılıkla kazağımın üstünden yarama elindeki bezi bastırıyordu.

Gözlerimi kapattım bu acıya dayanabilmek için, kafamı geriye atıp dişlerimi sıktım.

Alışmıştı aslında vücudum darbelere ama ilk defa silah ile vurulmuştum. Genellikle sopa, sandalye darbelerine veya içki şişesinin sırtımda kırılmasına alışığımdır. Sırtımı ve bacaklarımın üst kısmını biri görse korkardı benden. Bundan bir tek babamın haberi vardı kendisi vurduğu için oda, başka kimse bilmiyordu. Babam her eve içkili geldiğinde, yoktan sebep ile kapıyı kim açıyorsa vuruyordu, hayvan herif sonrada sızıp kalıyordu.

Ona baba demek içimden gelmiyordu. Çünkü baba sevgisi neydi bilmiyordum ve bana da göstermiyordu. Kendide bu sevgiyi nasıl göstereceğini bilmiyordu bence. Gerçi gösteremezdi de yüzümü zor görüyor, gördüğü zamanda çoğunlukla içkili oluyor ve beni dövüyordu. İlk zamanlarda dayanamıyor bayılıyordum bana vurunca, ama benden hırsını alamayıp bu sefer annemi dövüyordu. Ondan bende her seferinde bayılmamak için çabalıyordum. Anneme vurmasın bütün hırsını benden alsın diye.

Böyleydi işte. Sahi baba neydi? Baba kokusu? Kızlar en çok babalarını severmiş bu doğru mu? Bilmiyorum. Ben sevmiyorum.

Bir yerde okumuştum. ''Bir kız için baba nedir biliyor musun? '' sorusuna söyle yanıt vermişti; '' aşktır, kahramanlıktır, olumsuzluktur, koştuğunda, kaçtığında, korktuğunda, ağladığında, yalnızlığında, düştüğünde elini tutan, omzunu gösteren tek erkektir bu dünyada. ''

Gerçekten böyle miydi? Baba kelimesi bana hiçbir şey ifade etmiyordu. Babam bırak düştüğümde elimi tutmayı yüzüme bile bakmıyordu.

Geçen eve geç gittiğim için annem açmıştı ona kapıyı. Ondan dudağının ve kaşının kenarı patlamıştı. Bunu bildiğim için daha fazla konuşması için zorlamadım onu. Annemi üçüncü defa kurtaramamıştım. Bu canımı darbelerden daha çok acıtıyordu.

Gözyaşlarımı silip ayağa kalkmak istedim fakat Saraç kolumdan tutup beni sandalyeye oturttu. Tok bir ses ile

'' iyi misin? '' dedi.

İyi miyim gerçekten. Bu soruyu hiçbir zaman kendime sormuyordum, çünkü cevabımı biliyordum. İyi değilim... Kendimi bildim bileli hiç iyi olmadım ama cevabım hep olumlu oldu karşımdaki insanlara.

Sessizce yutkunup'' iyiyim, sadece biraz canım yanıyor '' dedim.

'' Bekle biraz, buralarda bir yerde ilk yardım çantası olmalı,'' dedi ve etrafa bakındı.

SOĞUK NEVALEWhere stories live. Discover now