21.Bölüm

5.2K 412 60
                                    

Yağmur bastırınca içeri girdim. O kadar üzgündüm ki içimden ağlamak geliyordu. İki casusla aynı yerde kalıyorduk. Hemen bu konuyu Berk'le konuşmalıydım. Erken uyanan birkaç kişiyle merdivenlerde selamlaşıp üst kata çıktım. Şansıma Berk uyanmıştı. Uykulu bakışlarla bana baktı.
"Dışarı mı çıktın sen?" Dedi esneyerek. Kolundan tuttuğum gibi kenara çektim. Kapılardan en uzak köşede durduk.
"Çok önemli şeyler öğrendim papatyadan. Bir çare bulmalıyız. Aramızda iki casus varmış. İnsan olarak yani. Konuşmalarını duydum ama uzakta konuşuyorlardı. Kim olduğunu anlayamadım."
Yumruklarını sıkıp nefesini öfkeyle dışarı verdi.
"Bunu nasıl yaparlar? Bunca imkanı sağlayanlara nasıl ihanet ederler? Kim olduklarını öğrenmeliyiz. Sen duyduklarını başkalarının zihnine aktarmayı dene. Ancak böyle ispat edebiliriz. Kimseye bir şey söyleme. Kızlar mıymış, yoksa erkek mi?"
"Biri kız, biri erkek. Erkeklere bak sen. İpucu bulmaya çalış. Ben de kızları inceleyeceğim."
Başını salladı. Kahvaltı masasına oturduğumda herkese tek tek baktım. Hepsi o kadar masum görünüyordu ki. İtham edebileceğim kimse yok gibiydi. Bizim kızlara bu konuyu açmak istiyordum. Hep beraber çalışırsak bulabilirdik. Eylem'e güveniyordum. En azından onunla paylaşmalıydım. Beni ele verecek değildi ya. Öykü de casus bitki oluşturmak istediğimi biliyordu. İkisine söylemeye karar verdim.

Yemek faslı bitince Eylem'in yanına gittim.
"Neyin var Derin? Endişeli gibisin," dediğinde yanımızda duran Öykü'yü çağırdım. İyice yanımıza geldi.
"Öykü'nün haberi var. Konuşmaları dinlemesi için bitki yapacaktım. Yaptım da. Mavi gözlü adam ve vampirlerin konuşmalarını duydum. İçimizden birini kaçıracaklar."
Öykü araya girdi.
"Yakalanırsan seni kimse kurtaramaz. Tehlikedesin."
"Biliyorum ama yapmak zorundaydım. Bırakın yakalanmayı. Daha önemli bir şey de öğrendim. Aramızda mavi gözlü adama bilgi taşıyan biri kız biri erkek iki casus varmış."
İkisi de hayretle bana bakıyorlardı. İlk konuşan Eylem oldu.
"Belliydi zaten etrafta dolanmalarından. Biri bilgi veriyor olmalıydı. Onları bulmalıyız. Seninle birlikteyiz bu işte. Melisa ve Sıla hariç diğerlerine de söyleyelim. Melisa'ya güvenmiyorum. Sıla da yeni geldi."
Başımı salladım. Öykü nefesini dışarı verdi.
"Madem bulaştık bari tam olsun. Yatakhanelerle yemek salonuna da bitki yerleştirelim."
Huzursuzca nefes aldım. Hep birlikte yakalanacaktık yakalanırsak. Bizi gören Rüya, Sedef, Hayal, Eylül ve Deniz'e de durumu anlattık. Hepsi yanımızda olduklarını söylediler. Elimi ortaya koydum.
"Bu işte birlikteyiz. Yakalanırsak hepimiz suçluyuz."
Ellerini elimin üzerine koydular. O meşhur cümle kuruldu.
"Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için."

Hava karardığında Sıla yatağımın yanına geldi.
"Ne konuşuyordunuz bugün kızlarla?" Dediğinde yanaklarımın yanmaya başladığını hissettim. Yalan söylemede hiç iyi değildim.
"Eylem üzgünmüş te biraz. Hepimiz ona moral verdik."
O anda Eylem yanımızdan geçiyordu. Sıla arkasına dönüp konuşmaya başladı.
"Ne oldu Eylem?"
Acilen bir şeyler yapmam gerekiyordu. Sedef'in gücünü kullanıp zihnine söylediğim yalanı gönderdim. Eylem benim anlayacağım şekilde gözünü kırptı.
"Kardeşim hastaymış ta. Ona üzülüyordum. Kızlar destek oldu."
Sıla Eylem'in koluna dokundu.
"Çok üzüldüm. İyileşir umarım."
Eylem gülümseyip gitti. Bunu da atlatmıştım. Sıla gidip yatağına oturdu. Berk'ten mesaj gelmişti.
'Erkeklerin üzeri kapalı ağzını aradım. Bilmediklerimin okula geliş hikayelerini dinledim. Hepsi mantıklıydı. Yeni gelen ikizler olabilir mi?'
Cevap yazdım.
'İkizler olamaz; çünkü mavi gözlü adam ikizler çok güçlüymüş diyordu. Casus olsalar güçlerini muhakkak bilirdi. Aklımda Sarp'tan başka kimse yok.'
Hemen cevap geldi.
'Tam da Sarp'a uygun bir durum. Dost görünüp arkadan vurmalar, inceden laf sokmalar. Kesin Sarp. Sadece dediğim gibi ispat etmeliyiz. Kızlarla konuştuğunu gördüm. Öykü başkalarının zihnine göndermeyi biliyordur.'
Haklıydı. Ben yönettiğim kişiler kadar iyi kullanamıyordum güçlerini. Yatağıma iyice yerleşip kitap okudum. Sıla'nın olduğu tarafa baktım ama arkası bana dönüktü. Uyumuş olmalıydı. İyice uyku bastırınca kitabı kapatıp gözlerimi kapattım.

Kıvılcımların DansıWo Geschichten leben. Entdecke jetzt