13.bölüm

698 35 4
                                    

''Düzenlendi''

Düğün günü

Sabah yine telefonum'un sesiyle uyandım biri arıyordu bakmadan suratına kapadım. 1 Dakika sonra yeni aradı bu sefer açtım.''Ne var Allah'ın belası seni'' karşımda ki kişi bir süre konuşmadı ''Şey.....Yaprak seni uyandırdıysam özür dilerim'' Şimdi susma sırası bendeydi.

''A-ALİ'' Şok içinde kalmıştım Ali'ye, sevdiğim adama, Allah'ın belası demişti. Kim sevdiği kişiye böyle derki. Hatırlatma: Bir daha kimin aradığına bakmadan telefonu açma. ''Şeyyy , asıl ben özür dilerim uyku sersemi olunca kimin aradığına bakmadım'' dedim utanç içinde.

''Tamam hadi bende yeni uyandım düğün için hazırlık yapacağız hani kuzenim'in ya'' Ali öyle söyleyince saate baktım daha 8 buçuk bile olmamıştı.

'' Düğün saat kaçta ki?''

''Akşam 8 de anca hazırlanırız, hadi 1 saate seni almaya geleceğim''

 ''Tamam ama Ali ne yapacağız ki erkenden gidip'' dedim. ''Yaprak sen kuaföre gitmeyeceksin galiba hadi hazırlan'' Ali'nin o söylediğinden sonra telefonu kapattım önce bir duş aldım ondan sonra ise üstüme Ali ile beraber aldığımız elbiseyi giyip babamın bana bıraktığı parayı alıp Ali'nin beni aramasını bekledim.

Ali'den

Sabah alarm'ın sesine uyandıktan sonra elimi yüzümü yıkadım ve Yaprağ'ı aradım. İlk aradığımda açmadı , ikinci aradığımda açtı -Yukarıda geçen konuşmanın aynısı -. Telefonu kapattıktan sonra duş aldım ve üstümü giyinip Yaprağ'ın evlerine doğru yol aldım.Yaprağ'ı aradım biraz çaldıktan sonra kapattı. Biraz süre sonra bekledikten sonra merdivenlerden sesler gelmeye başladı baktığımda Yaprak topuklu ayakkabıyla merdivenlerden inmeye çalışıyordu. Hemen onun yanına gidip Yaprağı kucağıma aldım. '' Yaprak sen diğer ayakkabılarını da yayına alsan daha iyi olur senin için ben yayında yokken kim seni taşıyacak'' dedim Yaprak homurdanarak bana bakıyordu ''Çantamda sadece ne bileyim.. İşte merdivenlerden böyle inmeye çalıştım ama olmadı'' O ara dışarıya gelmiştik Yaprağ'ı kucağımdan indirdim ve elini kolumun üstüne koydum -Yani kol kola girdiler- Yaprak biraz sendeleyerek yürüyordu ama olsun '' Yaprak bu arada çantanı bana ve sene sen ''

 ''Yok ben taşırım zaten bir ayakkabılarım var '' Yaprak direnince çantasını bir çekmem'le çanta artık bendeydi. '' Kuaförün orada veririm zaten farklı yerlerde olacağımız için seni taşıyacak birini de bulamazsın o zaman'' 

'' Ali beni onlarla yalnız mı bırakacaksın? Ali sen gelene kadar beni soyup soğana çevirirler'' Sadece güldüm başka bir şey yapmadım saat on geliyordu. Millet yavaş yavaş çoğalıyor ve Yaprağ'ın üstündeki gözler artıyordu. '' Yaprak sen yanına yedek kıyafet almadın mı?'' Sustu ''Of aldım çantamda işte bu yüzden çantamı sana vermek istemedim Ali beni taşıyorsun zaten birde onu taşı istemedim'' Rahatlamıştım ''Bir şey olmaz küçük titan. Ben her zaman seni taşıyacak kadar güçlü olacağım şu çanta için mi yaptın bunu?'' Başını 'Evet' anlamında salladı. Bir süre daha yürüdükten sonra kadın kuaförünün oraya geldik. ''Yaprak Zübeyde yengem de burada'' Zübeyde yengeme el salladım ve Yaprağı onun yanına bırakıp kulağına bir şey fısıldadım'' Yenge Yaprak san emanet benim arkadaşım bizimkilerin falan sorularına mağruz kalmasınlar '' dedim yengem gülerek '' Tamam Ali sen merak etme o iş bende'' dedi. Kuaförden çıkarken Yaprağ'a son bir kez baktım bana acıklı gözlerle bakıyordu. Bende vakit kaybetmeden saçlarımı kestirmek için Efe abi'nin yanına gittim.

Yaprak'tan

Ali gittikten sonra Zübeyde abla bana sahip çıktı. '' Ebrar Yaprağ'ında kaş , bıyık ve şaç. Değil mi Yaprak?'' başımla onayladım. Ebrar dediği kız önce kaşımı aldı ondan sonrada bıyık ıyyy  iğrençti. Neyse ki bacağıma annem dün akşam yapmıştı. Ondan sonra kız beni kuaför koltuğuna oturttu o ara bana soru soranlar oldu ama Zübeyde abla halletti saçımı kız tam istediğim  elbiseye göre yapmıştı ben pek fazla anlama zaten. Örgü modelinin ismi sepet örgüsüymüş. - Koymak istedim ama koyamadım.-

Düğün'ün başlamasına yarım saat vardı ve misafirler gelmeye başlamıştı.''Yaprak sen Zübeyde yengem'in yanına gelin odasına git ben burada gelenleri karşılayayım Efe abi ile'' . Ben gelin odasına doğru giderken merdivenlerden inmek zorunda kaldım ve az kalsın düşüyordum. Biri beni bileğimden kavradı bu kişiyi Ali sanarak arkamı döndüğümde şaşkınlıkla gözlerim büyüdü ''Sı-sırı-sırık!?!?! Hani sen gitmiştin bir daha buraya gelmeyecektin? '' dedim bağırarak '' İyi yönden bak amazon kızım ben olmasaydım düşüyordun'' 

''Aliiiiii'' bağırmamla Ali'nin gelmesi bir oldu sırığı görünce oda benim kadar şaşırmıştı ve hemen boğazına yapıştı. ''Lan sırık git artık bıktım ulan senden anla şunu artık Yaprak seni sevmiyor. Bunu o küçük beynine soktun mu yoksa ben yardım edeyim mi?''


4n1k 3 [kendimce]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin