39.bölüm SEZON FİNALİ

455 22 5
                                    

~~Düzenlendi~~

- 1 hafta sonra -

     Okulların açılmasına 2 gün kalmış. YUH , hangi ara geçti lan 3 ay. Hayır şimdi ne yaptım düşüneyim geliyorum. Geldim.  Hiç, oha bana insan bir tatile çıkar ama yok lan şimdi git valiz hazırla sonra orada biriyle kavga et yok ağa ben burada iyiyim. Bakın hayatım her gün aynı geçtiği için düşünmem bile kısa sürüyor. Hadi tamam onu bunu geçtim. Bu sene sınav var. 

      Burnuma güzel kokular gelmeye başlamıştı aşağı indiğimde ana kraliçe yine döktürmüş.

 '' Ana kraliçem hayırdır? ''

 ''Hayırı mı var kızçem öyle canım sıkılmıştı dün akşam Zeliş'e, Melike'ye ve Hale'ye ve çocuklara yazdım da hep beraber kahvaltı yapalım dedim. Kötü mü etmişim ? '' 'Hayır' Anlamında kafamı sallayıp elime bir tane sigara böreği alırken elime vuran elle durdum. 

'' Kızçem sen şimdi tadımlık alıyım desin yer bitirirsin hadi bak bakayım camdan geliyorlar mı ? '' Niye bana çocuk muamelesi yapıyorlar. Bunları ana kraliçem bana  kaç yıl önce yine böyle günlerde yaptıklarından yedirmez misafirleri beklerdim ama onlar gelince de hayvan gibi yerlerdi bana kalmazdı. 

.....................

     Bizimkiler gelmiş kahvaltı yaparken herkes birden sigara böreğine çöktü.Hayır sanki sofra da başka bir şey yok. Ellerini çektiklerinde oha tabak nerede lan. 

'' Tabak nerede ? '' Etrafıma baktığımda Oğuz hıyarın da olduğunu.

 '' Oğuz severse birkaç tane '' 

'' Valla bacımsu hiç kusura bakma bunlar benim '' 

'' Lan hıyar herif tabağın yarısı sende versene bir tane ''

 '' Kızçem çok ayıp arkadaşa öyle denmez '' Sanki  3 4 yaşındayım da. Tabağıma baktığım da 3 tane sigara böreği görmemle kaşıma baktığımda Ali'nin bana vermiş olduğunu gördüm. 

'' Alikuşum sen yiyemezsin ama olmaz öyle bunlar senin hadi al '' dedim Ali'nin tabağına hamle yapmıştım ki konuşmaya başladı. 

'' Ben bu heriften alırım güzelim sen ye. Oğuz var lan tabağı bak 2 tane alıp verecem '' Ali Oğuz'dan tabağı aldığı gibi önce kendine 3 tane daha sonra da bana 3 tane koyup Oğuz'a uzattı. 

" Ya hani 2 tane alıp verecektin."

 "Canım kardeşim daha fazla uzatma istersen yoksa onlardan yiyemeden bir yere gideceksin ama tek bilet ordan geri dönmek yok " 

" Nereye giderim ?"

 "Diğer tarafa veya tahtalı köye diye seslenirler bildin mi ?" Oğuz mızmızlanarak oturduğunda bende zevkle kahvaltıma  yumuldum.

...............

      Kahvaltı bitmiş bizde annemlerin yanına oturmuştuk ama ben daha oturmadan pişman olmuştum.

"Oya bu kızın hiç erkek arkadaşı yok ?"

 "Aaaaa çok ayıp Melike teyze oğlunu ve en yakın arkadaşlarını erkek yerine koymuyor musun ?" 

" Yaprak sen sus bakayım büyükler konusuyor burada. Yok kız neredeee bizimki sevgili yapacaktaaaa evlenecekteeeee yani bu imkansız bir şey." 

"Oya bak bizim orada Halime teyze var bilirsin hani bizim üst komşu heh. İşte onun bir torunu varmış. Çocuk 2 yıllık üniversite bitirmiş şimdide kendi işini kurmuş ama evlenekcek kişi arıyormuş. Bak çocuk 20 yaşında içkisi yok ,kumarı yok ,sigara desen çocuk diksiniyor. Yaprak kızım bak kaçırma derim." Zeliş abla sözünü bitirdiğinde bana göz kırpıp annemlere döndü. Ali'ye baktığımda ise kendini sıkıyordu yani kim olsa aynısını yapar. 

"Yaprak kızım bak bir düşün taşın"

 "Yok ana kraliçem ben böyle iyiyim " 

"Kızım misafirlerin yanında tartışmayalım Zeliş teyzen sana onun telefon numarasını yarın atar. "

 " İstemiyorum kimseyi " diye bağırınca birden herkes bana döndü. 

"Anneye bağırılmaz. Hem ben ne diysem o, o kadar" Artık nasıl oldu bilmiyorum ama ağzımdan bir anda şu kelimeler döküldü.

 " Bana sevgili aramana gerek yok çünkü benim bir sevgilim var." Annem anın şokuyla donmuştu. Ellimi gözünün önünde gezdirdiğimde birden ayağa kalkıp göbek atmaya başladı ve aynı anda da bana soru soruyordu. "Kimin oğlu,  neyin nesi, aşka varmıdır hevesi, gönüllerin prensi "

"Tamam sakin. Bak benim erkek arkadaşım....... Ali " 

"He o ki- hee şu annesi ile kahvaltıya gelen mi? Pek anlaşamamıştınız ama olsun benim için sevgilin olması iyi yine "

 " Yok ana kraliçem o değil " 

" Ne yani ben tanımıyor muyum ?"  

" Tanıyorsun ana kraliçe hem de çok yakından "

 " Şimdi ismi Ali ve benim çok iyi tanıdığım birisi " Annem bu sözleri söyledikten sonra gözü bir yere takıldı baktığı tarafa bende baktığımda tahmin ettiğim kişi. Ali. Başını öne eğmiş bir şekilde duruyordu ve konuşmaya başladı.

  " Ben özür dilerim Oya teyze hepsi benim yüzümden. Yaprağ'ı o ilk gördüğüm gün aşık oldum. Bırakamadım onu hepsi çok sevdiğimden. Ona bir şey olacak diye kafayı yiyordum. Şimdi size niye söylemedik diye kızarsınız siz Yaprağ'a ona kızmayın, bana kızın ben söyleyene kadar Yaprağ'ın aşktan meşkten haberi dahi yoktu. Hepsi benim yüzümden. İsterseniz Yaprak'tan  ayrılırım ama o ayrılamaz." Göğsünün sol alt kısmını gösterirken yüzünü de kaldırmıştı baktığımda gözleri dolmuştu aynı benim  ve diğerleri gibi.

 "Hayır böyle bir şeye asla izin vermem. İkinize de söyliyorum eğer biri sizi ayırmaya kalkarsa ben sizin arkanızdayım. Hem kimse bu  iki aşıkları ayırmak istemez. Bakın bana eğer bir sıkıntınız olursa ilk bana gelin ama en kısa zamanda babana da seninde ailene haber vermeliyiz ben Gül'e söylerim bir ara şimdi sizin okulunuzda başlar söyleyemezsiniz." Ali ile birbirimize bakıp sıkıca sarıldık ve saçlarımı öpüp kulağıma bir şeyler fısıldadı.

." Seni seviyorum az önce öyle dediğim için üzgünüm ben Oya teyzenin böyle diyeceğini bilmiyordum" Bende Ali'nin söyledikleri üzerine şunları söyledim.

"Eğer anneme hâlâ teyze diye seslenirsen kızar ama." Ali ile birbirimize bakıp gözümüzde ki yaşları sildik artık içim biraz daha rahat olurdu.


4n1k 3 [kendimce]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin