O N

46K 2.9K 1.8K
                                    


Bilinmeyen: Milyonlarca yürek akıllarda tek soru

Bilinmeyen: Neden sabah kalkıyoruz hocam neeeedeeeğn?

Sarpişkom: mdkfkkdkks

Sarpişkom: Hala ayılmış sayılmam

Sarpişkom: Ve şuan ikinci dersteyiz!

Bilinmeyen: İki derstir nasıl ayılamadın acaba? Adfghjjj

Bilinmeyen: hemde ders matematik iken

Sarpişkom: Amk çocuğu müdürü ilk derse matematik koymuş vicdansız

Sarpişkom: Bi saniye aq

Sarpişkom: Sen bizim dersi nerden biliyorsun?

Bilinmeyen: Hass

Bilinmeyen: nereden bileceğim ya yakın arkadaşım sizin sınıfta

Sarpişkom: Yani bizim sınıfta değilsin?

Bilinmeyen: Evet

Bilinmeyen: yani değilim

Konuşmamıza rağmen hızla kafasını kaldırınca telefonu bacaklarımın arasına sıkıştırıp ellerimi sıranın üstüne çıkardım. Hocayı dinliyormuş gibi yapmaya başladım. Matematik hocamız özel olarak kendi dersinde Sarp'ı ön sıraya oturtturuyordu. Dersi dağıtmakta onun üstüne birini henüz tanımamıştım. Sanırım Yeşim hocada benim gibi düşünüyordu. Bu yüzden onu hemen gözünün önüne oturtmuştu.

Yan yan ona baktım. Sınıfta kimsenin telefonuyla ilgilenmediğini kestirince önüne dönmüştü. Sahi ön sırada oturup telefonunu yakalatmamayı nasıl başarmıştı. Telefonumu bacak aramdan alıp ceketimin cebine koydum. O sıra Yeşim hoca "Akşın, soruyu çözmek ister misin?" Deyince gözlerimi pörtletip tahtaya baktım.

Soruyu aklımdan hızla çözmeye çalışsamda Yeşim hoca "Akşın" dedi tekrar. "Çözeyim hocam" dedim. Kimsenin çözebileceğimi düşünmediğine bahse girebilirdim. Şahsen bende o şekilde düşünüyordum. Korkuyla öğretmenler masasında ki tahta kalemini alıp integral sorusuna korkuyla baktım ve çözmek için kalemin kapağını açtım. Soruyu çözmeye başladım. Hocanında yönlendirmesiyle soruyu çözdüğümde kalemi masaya geri bıraktım. Vay be. İntegral çözmekte varmış.

Sırama geri oturduğumda hoca bana kısaca "aferin" deyip soruyu sınıftakilere anlattı. Sıkıcı matematik dersinin geçmek bilmeyen dakikalarını sonlandıran zil sesini duymamla rahat bir nefes verdim. Sıramdan kalkıp sınıftan çıktım ve bahçeye doğru ilerledim. Havalar yavaş yavaş soğuyordu ve esintili rüzgar sebebiyle bahçede çok insan yoktu.

Boş banklardan bir tanesine oturup telefonumu çıkardım. Sarp'tan bir mesaj vardı.

Sarpişkom: İnanayım mı?

Bilinmeyen: Sizin sınıfta olsaydım beni fark ederdin herhalde

Sarpişkom: Mantıklı aslında ama ne bileyim bir an öyle sandım

Bilinmeyen: Neyse artık

Sarpişkom: Okuldan kaçasım var ama yok yazılmak istemiyorum

Sarpişkom: Antremana gidiyom desem müdür artık bu yalanı yemiyor.

Sarpişkom: Annemi aratsam kadın doğru düzgün türkçeyi hala konuşamıyor

Sarpişkom: Hastayım desem hastahane yakın olduğu için git gel diyor

Sarpişkom: Aq müdürü her şeye bir bok buluyor

Sarpişkom || TextingWhere stories live. Discover now