Sarpişkom || Texting

A l t m ı ş

Sellaam.

Linç yemeden açıklama yapmak istiyorum!

Tamam bölüm atmayalı bir ayı geçmiş olabilir ama finale gidiyoruz. Muhtemelen bir yada iki bölüm sonra. Bu yüzden ağırdan alıyorum ve final hakkında düşünüyorum. Haliyle bölüm yazıp atamıyorumda.

Çünkü ne yazsam bilemiyorum.

Açıkçası bu açıklamayı yazarken bölüme henüz geçmemiş bulunmaktayım ve hala aklımda ne yazsam nasıl yazsam diye bir fikir yok sayılır.

Kitabı bok etmekte istemiyorum.

O yüzden beklettiğim için çok ama çok özür dilerim.

...

Gözlerimle yolu tarıyordum. Tanıdık olan arabayı görmek için. Ama hala yolda her hangi bir siyah Mercedes yoktu. Kolumda ki saate bakmak adına kolumu kaldırdım. Şimdiye gelmesi gerekirdi.

Moralim aşırı bozuktu.

Çünkü az önce AYT sınavımdan çıkmıştım ve beklediğimden daha da kötü geçmişti. Sınav aşırı zordu. Şaşırdık mı? Tabi ki hayır.

Telefonumu çıkartıp son aramalardan Sarpişkom yazısına tıklayıp telefonu kulağıma getirdim. İlk çalışta açılan telefondan ben daha hiç bir şey söylemeden yanıt gelmişti.

"Hayatım geliyorum çok trafik var."

Gözlerimi kapatıp açarak "tamam" dedim sadece. Sarp "tamam bir kaç dakikaya ordayım. Trafik dediğimde insan trafiği anasını satayım. Bir yol vermediler ki geçeyim" diye sinirle konuşunca gülmek istedim ancak moralim o kadar bozulmuştu ki gülmemi bile engelliyordu.

"Tamam sinirlenme ben bekliyorum" dedim. O da tamam deyince telefonu kapamıştık. Dediği doğruydu. Etraf insan kaynıyordu. İnsan trafiği vardı.

Ve oldukça gürültüydü.

Bir kaç dakika sonrasında sabrım sınırını aşmış, taşmak üzereyken sonunda gördüğüm tanıdık, siyah araba ile olduğum yerde parmak uçlarımda yükseldim. Arabanın içinde açık olan camdan Sarp'ın beni aradığını görünce ilerlemeye çalıştım. Kalabalığı zar zor aşıp yola çıktığımda Sarp'da beni görmüş ve arabayı tam önümde durdurmuştu.

Hızla arabaya binip oturmanın rahatlığı ile derin bir nefes vermiştim. Annem o günden sonra, yani Sarp'la beni öğrendikten sonra bir çok kez birlikte vakit geçirmiştik. Ve Sarp'ı çok sevmiş ona güvenmişti. Bu nedenle sınava beni onun bırakmasını ve aynı şekilde onun almasını önerende o olmuştu.  Çünkü Sarp'ta araba vardı ve ben sınava evime oldukça uzak bir üniversitede girmiştim.

Bu düşünceyi annem ilk önerdiğinde sevinçten dans etmiştim.

Evet çünkü arabası vardı. Asla Sarp'la ilgili değildi.

Düşüncelerime ara verip Sarp'a döndüm.

"Nasıl geçti?"

Sorumun üzerine bir kaç saniyelik bir bakışma yaşadık. Ardından gözlerini yola çevirdi.

"TYT'den hallice. Matematik biraz zorladı. En iyi dersim olmasına rağmen. Fen zaten matematikten kötü geçti."

Dudaklarımı düz bir çizgi haline getirip omuz silktim. "Benimki de aynı" dedim. Aslında Sarp'ın AYT'ye ihtiyacı yoktu. Besyo okumak istiyordu ve sadece TYT notu gerekliydi. Ondanda çok yüksek bir not alması gerekmiyordu. Onun için asıl önemli olan spor mülakatlarıydı. Yani parkurda yapacağı şov önemliydi.