K I R K B İ R

42.8K 2.2K 567
                                    


Arabanın durduğunu gördüğümde camda ki bakışlarım anlık olarak ayrılıp Sarp'a döndü. Sarp el frenini çekerken ben bakışlarımı ondan ayırıp tekrar cama çevirdim. Nerede olduğumuza bakarken Sarp arabanın kapısını açınca bende hareketlenmiştim. Emniyet kemerini çıkarıp arabanın kapısını açtım. Kucağımda ki çantamı alıp arabadan indim. Sarp yanıma gelmiş inmemi bekliyordu. O arabayı kilitlerken ben geldiğimiz avm'yi gözetliyordum.

Kalabalığı sevmezdim ama şu anda geldiğimiz yer insan doluydu. İlerlemeye başladığımız da ona bakıp "ne yapacağız?" Diye sordum. Bana dönüp "öncelikle, Burger'de yemek yiyeceğiz" demişti. Burger King'in patateslerine bayılırdım ama şu an aklımda olan tek şey Sarp'ın karşısında rahat bir şekilde yiyip yiyemeyeceğimdi. "Özellikle Burger'de yiyeceğiz hatta" dediğinde ona dönüp güldüm "neden" diye sordum. Bana baktığında yüzünde ki güzel gülümsemesini izlemenin verdiği huzurla onu dinlemeye başladım.

"Çünkü bu gün sen bana bilinmeyen olarak yazdığın dönemlerde benim sensiz yapıp sana anlattığım her şeyi yapacağız"

Ona inanamaz bir bakış attım. Gerçekten, nasıl bu kadar ince fikirli olabiliyordu? "Ciddi misin?" Sesim 'seni yemek istiyorum' dercesine çıkmıştı. En azından düşüncelerim o yöndeydi. Kafasını sallarken "o gün Eren'le bu avm'ye gelmiştik" dedi. Gülümsemem yüzümde daha büyük bir alan kaplarken "sonra ne yapacağız?" Diye sordum. Avm'den içe girerken "yemek yedikten sonra dediğimi yapmaya ara verip 'restore' ettiğimiz tiyatro odası için bir şeyler bakarız diye düşündüm. Yani küçük tiyatro için aksesuarlar falan" dediğinde daha da minnettar bir gülümseme oluşmuştu yüzümde. Orayı ve tiyatroyu çok sevdiğimi biliyordu. Ona söylemiştim.

"Sonra kahve içeceğiz, ardından avmden ayrılacağız" demişti. Söylediklerine kafa sallarken "sonra ne yapacağız?" Diye sorduğumda "senle konuşurken sürekli spor salonunda olduğumu falan söylüyordum. Spor salonuna gideceğiz. Ama spor yapmayacağız korkma" deyip güldüğünde kaş çattım. "Niye ben spor yapamaz mıyım?" Dedim. İçimden gülmek gelsede ona kızmak ve onu kızdırmak beni daha mutlu ediyordu nedense. Kızınca çok tatlı oluyordu.

"Tabi ki de yapabilirsin, hatta fiziğine bakacak olursak yapıyorsunda bence" deyip beni boydan boya süzünce içimde beliren ufak bir utanma hissiyle önüme döndüm. Sarp sözlerini "ama ben bu günün daha güzel geçmesini istiyorum. Daha sonra da spor yapabiliriz" deyince ilerlediğimiz yere doğru bakıp sırttım. Yerim olum yav.

Kafe tarzındaki mekanların olduğu kata geldiğimizde Sarp beni direkt olarak Burger'e yöneltilmişti. Mekana girdiğimizde o menüleri almaya gitmiş ve beni teras kısımda bir yere oturtmuştu. Kısa süre sonra Sarp elinde ki tepsilerle gelince acıkmış olan karnım şimdiden bayram etmeye başlamıştı. Fark ettim de bu açlıkla değil Sarp'ın karşısında dünyanın en yakışıklı erkeğinin önünde bile iştahla yemek yiyebilirdim.

Düşündüğüm şeyle kendime güldüm. Zaten az sonra dünyanın en yakışıklısıyla yemek yiyecektim.

Masaya oturup tepsileri yerleştirdiğinde yaptığım ilk şey pipeti kağıdından çıkarıp kolama batırmaktı. Susamıştım ve kola şu an bana çok iyi gelecekti. Sarp direkt olarak hamburgerine yumulurken ben ilkte patateslerimi yemeye başladım. Her zaman ilk önce patatesi yerdim. Çünkü ben hamburgeri yiyene kadar patatesler soğurdu.

Yemeye devam ederken Sarp'ın konuşmayacağını anlayıp ağzımı araladım. "Spor salonuna gidip ne yapacağız?" Diye sordum. Ki mantıklı bir soruydu. Spor salonuna spor için değil de başka ne için gidilirdi ki? "Hiç sadece orayı görmeni istiyorum" diyince şüpheyle ona baktım. Bildiğim kadarıyla Sarp'ın annesi Diana Morelli bir spor antrenörüydü. Bunu yoğun stalk araştırmalarım sonucu bulmuştum.

Sarpişkom || TextingWhere stories live. Discover now