#34

48.1K 3.4K 663
                                    

Ne kadar çok Jimmy'nin bakış açısı talebi geldi önceki bölüm! Neyse ki planlıyordum bir kuple 😌

Annemle teyzemin Santa Monica'da oturduğu iki katlı müstakil evin arka bahçesinden mutfağa sızdığımda annem kafasını lavabodan kaldırmadan gelenin kim olduğunu anlamıştı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Annemle teyzemin Santa Monica'da oturduğu iki katlı müstakil evin arka bahçesinden mutfağa sızdığımda annem kafasını lavabodan kaldırmadan gelenin kim olduğunu anlamıştı. Benden başka arka kapıyı kullanan yoktu anlaşılan. "Seni önümüzdeki haftaya kadar görmeyi beklemiyorduk. Çekimin yok muydu bugün?"

Ufak Noel gezimiz öncesinde buluşmayı planlamamıştık ama ben o öğleden sonra çok bunalmıştım. "Bir günlük ara verdim.*" (*I took the day off)

Annem musluğu kapatıp ıslak ellerini kurulamak için etrafına bakındı. Sonra tavana bakarak, muhtemelen üst katta tembellik yapan teyzeme seslendi. "Hay aksi Macy, kağıt havlu bitmiş!" (*Shoot Macy, we are out of paper towels!)

Üst kattan teyzem geri bağırdı. "Salondaki Kleenex*'leri kullan!" Her zaman kestirme yolu bulurdu. Gidip bizzat almak dışında. (*Amerika'nın Selpak'ı)

"Jimmy geldi!"

"Şimdi iniyorum aşağı!"

"Target'a uğrayabilirim?" diye önerdim.

Annem elini havada salladı. "Önemli değil, biz sonra hallederiz. Kahve?"

"İyi olur," dedim mutfak masasına otururken.

Annem kahve makinesine iki kupa yerleştirip tuşa bastı. Makinenin çıkardığı sesler üzerinden "Nasılsın?" diye sordu. Hiçbir detayı kaçırmayan yeşil gözleri önce yüzümü inceledi, sonra da buruşuk tişörtüme takıldı. Gözleri kısılırken masanın arkasında kapladığımdan daha az yer kaplamaya çalıştım ama işe yaramadı. "Her zaman buruşuk olanı buluyorsun. Agatha'nın tüm kıyafetlerini ütülediğinden de eminim üstelik..."

Agatha evdeki yardımcımdı. "İlk elime geçeni giydim." Üzerimdeki uçuk pembe tişörte baktım. "Ütülenmemiş yığınmış sanırım..."

"Hiç değilse pantolon giyseydin," diye iç geçirdi. "Yeterince hızlı kaçamamışsın anlaşılan*..." (*You couldn't escape fast enough it seems.)

İstediğimde LA koşturmacasından hızlıca kaçabiliyordum aslında. Evleri evime sadece 7 mil mesafedeydi. Saçlarımı karıştırdım. "Çekimler tam bir sinir harbi..." (1 mil = 1.61 km)

Kupalardan birini bana uzatıp karşıma oturdu. "Huzursuz görünüyorsun.* Sadece çekimler mi sorun?" Bir an duraksadı gözlerimde bir işaret ararken. "Bahsettiğin kızla bir alakası olabilir mi?" (*You look restless.)

"Bilmem." Düşünürken yüzümü ovuşturdum. "Belki..."

"Neden? Bir sorun mu var?"

"Hayır. Sadece uzaklık... Orada güneş batarken ben daha yeni uyanıyor oluyorum. Çok garip..."

"Geliyor mu?"

"Evet. Vizesi onaylanmış."

"Nasıl hissediyorsun?"

Kapak Modeli 🌙Yarı Texting🌙 (Tamamlandı)Where stories live. Discover now