tanıtım

38.1K 2.4K 1.7K
                                    

Selam canlarım! Nasılsınız?

Uzun zamandır bir omegaverse kurgusu yazmak istiyordum ama omegaverse kurgularının çoğundan daha farklı bir konusu ve gidişatı olsun istedim ve ortaya böyle bir şey çıktı. Umarım beğenirsiniz! Biraz, ya da bayağı saçma oldu ama içimde kalmasın dedim.

Bu arada Biela'yı kafanızda canlandırırken lol karakteri olan ahriyi düşünmenizi istiyorum. Çünkü yazarken tamamen ahriden esinlendim -kendisi en sevdiğim lol karakteri olur. Umarım aklınızda bir profil çizmenize yardım eder.

Şimdi hazırsanız, tanıtım bölümümüze geçelim.

Hepinizi seviyorum! İyi okumalar!
___

Yıl 1998

Büyükbaba Jeon, yavaşça kütüphanenin ortasında oturan küçük çocuklara yaklaştı ve önünde duran sallanan ahşap sandalyeye oturdu. Çocuklar sessizce Büyükbaba Jeon'un anlatacağı hikayeyi beklerken Büyükbaba Jeon, yaşlılıktan kırış kırış olan yüzünü gülümsemeyle kaplamış ve kısılmış sesiyle ''evet çocuklar, bugün size yüzyıllar öncesine dayanan bir efsaneyi anlatacağım. Hazır mısınız bakalım?'' demişti. Çocuklar kıkırdayıp ellerini çırparken Büyükbaba Jeon gülümsemiş ve boğazını temizlemişti.

''Yüzyıllar önce, sürülerin yeni yeni oluşturulduğu zamanlarda Jeon Sürüsü sakin bir hayat sürüyormuş. Omegalar, alfalar, betalar ve çok nadir bir tür olan deltalar, huzur ve barış içerisinde geçinip gidiyormuş.

Ta ki, o gelene kadar.''

Küçük çocuklar şaşkınlıkla gözlerini büyütüp birbirlerine sarıldıklarında Büyükbaba Jeon kıkırdamış ve anlatmaya devam etmişti.

''Bir gün, bölgeye bir kadın girmiş. Kokusu ve görüntüsü alışılmışın dışındaymış fakat çok hoşmuş.

Tüm omegalardan daha güzel ve daha yoğun kokuyormuş. Yüzü ve vücut hatları ağız sulandıran cinstenmiş ama diğer tüm türlerden farklı bir özelliğe sahipmiş.

Normalde biz dönüşüm geçirdiğimiz ve içimizdeki kurdu dışarı saldığımız vakit ortaya çıkan kurt kulakları ve kurt kuyruğu, onun bedeninde yerli yerinde duruyormuş. İnsan bedeninde kurt kuyruğu ve kulakları, böyle bir tür daha önce hiç görülmemiş ve doğal olarak da oldukça garipsenmiş fakat, şu anda köyün merkezinde heykeli dikilmiş olan sürü lideri onu sürüye kabul etmiş ve ona kalması için bir kulübe vermiş.

Gel zaman git zaman, sürü halkı ona alışmış ve türünün adını ise Biela olarak belirlemiş.

Ama bir süre sonra, birtakım şeyler olmaya başlamış. Sürünün alfaları Biela'nın yanında dolaşmaya başlamış. Tüm alfalar büyülenmiş gibi Biela nereye giderse oraya gidiyor, Biela ne isterse onu yapıyorlarmış.

Ama Biela bu durumdan hiç hoşnut değilmiş. Aynı şekilde sürü omegaları da. Alfaların Biela'nın etrafında solaşması iki tarafı da rahatsız ediyormuş.

Biela'nın istediği şey başkaymış. İçinde bir boşluk varmış ve etrafında pervane olan alfalar onu memnun edemiyor, yetersiz geliyormuş.

Tam bu zamanlarda, sürüye bir adam gelmiş. Kokusu oldukça erkeksi ve bağımlılık yapıcıymış. Tüm omegaları kendisine çekecek türdenmiş. Öyleki köye girer girmez tüm Omegalar delirmiş gibi kokunun sahibi tarafından mühürlenmek istemiş.

Sürü halkı adamın türünün delta olduğunu öğrenmiş ki delta da çok nadir bir türdür, yüzyılda bir dünyaya gelir.

Sürünün lideri onu da kabul etmiş ve ona da kalacak yer vermiş.

İşte her şey o zaman başlamış.''

Büyükbaba Jeon yanıbaşındaki masanın üzerinden su dolu bardağı alıp kuruyan boğazını ıslatarak onu pür dikkat dinleyen küçük çocuklara dönmüş ve gülümseyip devam etmişti.

''Biela, sürüye yeni katılan bu adamdan oldukça etkilenmiş ve onun etrafında gezmeye başlamış. Kısa süre içerisinde adam da Biela'nın güzelliği karşısında ondan etkilenmiş ve mühürlenmişler.

Bir süre sonra, Biela'nın hamile olduğu anlaşılmış ve ona olan ilgi artmış.

Gel zaman git zaman, doğum gerçekleşmiş. Ama doğan çocuk Biela gibiymiş. Sürü halkı biraz garipsese de bir şey yapmamış ve çocukla ilgilenmeye başlamış.

Aradan geçen birkaç yılın ardından, çocuk büyümüş. Herkesin ilgisini üzerinde toplamış ama bir gün çok korkunç bir şey olmuş.

Köyün ortasında, çocuğu sevmekte olan bir omega varmış. Ama küçük çocuk bundan rahatsız olmuş ve söylenilene göre, bir anda ellerinden mor küreler çıkartarak omegaya saldırmış ve onu oracıkta öldürmüş. Bunu gören köy halkı çocuğu öldürmeye çalışmış fakat, Biela çocuğun önüne geçmiş ve bir anda dönüşmüş ama bu farklı bir dönüşümmüş.

Söylenilene göre Biela bir anda havalanmış ve bir tane olan kuyruğu altı tane oluvermiş. Gözleri tamamen açık maviye dönüşmüş ve etrafında da gözleriyle aynı renkte küreler dönmeye başlamış. Sonra o küreleri sürü halkının üzerine fırlatmış ve hepsini öldürmüş. Sonra da yere inip kurt formuna bürünmüş ve çocuğu sırtına alıp köyden kaçmış. Bir daha da bulunamamış.

Anlatılanlara göre, her yüzyılda bir yeni bir Biela dünyaya geliyor ve Arimon Ormanı'nda gözden uzak yaşıyormuş. Ve her yüzyılda bir sürüler bir olup Biela Avı'na çıkar. Amaç bu tehlikeli türün tamamen yok olması ve bir daha kayıplar verilmemesidir. Şu ana kadar sadece 5 tane Biela öldürülebilmiş. Hala çoğu yaşıyor.

Efsanelere göre Biela, tüm sürülerin ortak yaşamı olarak kullandığı Arimon Ormanı'nda gözden uzak bir biçimde yaşamını sürdürüyor ve eşi olarak seçeceği deltayı arıyormuş. Eşi olarak seçtiği deltayla olacak çocuğu ise, tüm ırkların sonunu getirecek bir tür olacakmış.

Biela'nın da üstünde bir ırk.''

Büyükbaba Jeon, anlattığı korkunç efsaneyi bitirip yerde oturup onu dinlemeyi bırakmış olan küçük çocuklara gülümsemiş ve kütüphaneden çıkmıştı.

Kendi kulübesine girdiği anda yüzündeki gülümseme yerini ufak bir tedirginliğe bırakmıştı. Yavaşça yatağının bulunduğu odaya geçti ve yatağının hemen yanında duran bebek pusetin önünde durdu.

İçerisindeki küçük bebek ona gülümsüyor ve tombul ellerini kapatıp açarak kucak istediğini gösteriyordu. Büyükbaba Jeon bebeği kucağına aldı ve bebek kıkırdadı. Büyükbaba Jeon'un kırışmış yanaklarına minik ellerini koydu ve küçük bir kahkaha attı. Büyükbaba Jeon gülümsedi ve yatağa oturdu. Onu sallamaya başladı. Bebek yavaş yavaş mırıldanıp gözlerini kapattı ve kısa süre içerisinde uyudu.

Büyükbaba Jeon gülümsedi ve yavaşça ''Uyu bakalım Jeongguk. Uyu ve büyü, koskoca bir delta ol. Diğerlerini koruyamadım fakat, seni koruyacağım merak etme.'' diye fısıldadı.

•••

"Kim Taehyung; bedeninde de ruhunda da bir meleğin zarafetini taşır..."


—pio

BIELA | tkWhere stories live. Discover now