10| ''şimdi biz sevgili miyiz?''

13.6K 1.7K 594
                                    

Selam canlarım nasılsınız? Umarım iyisinizdir çünkü ben çok iyiyim!

Hiç uzatmanın bir manası yok diye düşünüyor ve sizi bölüme alıyorum. Hepinizi seviyorum, iyi okumalar💋
__

Saniyeler dakikaları, dakikalar saatleri kovalıyordu. Biela ve delta birbirleriyle bir bütün olmak istermişçesine yakınlardı. Alfa ve omega ise hala birbirleriyle flört eden ikiliyi izliyordu.

Biela huzursuzdu. Burada deltayla baş başa kalmak istiyordu fakat arkasında iki çift göz onları izlerken bu pek mümkün değil gibiydi. Jeongguk'a daha fazla sırnaşmak istiyordu fakat izlenirken bunu yapmak çok utanç verici olurdu.

Delta, Biela'nın huzursuzluğunu hissetti ve kaşlarını çattı. Elleriyle ince beli okşarken yaklaştı ve fısıldadı. ''Neden mutsuzsun?'' dediği sırada omzuna yaslanan beden bir iç çekti ve deltanın kucağında duran sağ elini kavradı. Eli, deltanın elinin yanında minicik kalıyordu. Delta parmaklarıyla oynayan küçük parmaklarda göz  gezdirdi. Biela parmaklarını iç içe geçiriyor, ardından parmaklarını çekiyordu. Sonra aynı işlemi tekrarlıyordu.

Delta en sonunda, bielanın elini kavradı ve parmaklarını iç içe geçirip sıktı. Biela gözlerini kırpıştırdı ve deltaya baktı. Delta gülümsedi ve elini dudaklarına götürdü, ardından göz temasını bozmadan bielanın elinin üstüne kibar bir öpücük bıraktı. Bielanın kalp atışları hızlanırken, delta kıkırdadı ve bir kez daha aynı yeri öptü.

Dudaklarını elinin üstünden ayırmadan ''Sorun ne?'' diye sordu. Taehyung iç geçirdi ve dudaklarını büzdü. Jeongguk'un gözleri büyük bir açlıkla Taehyung'un büzülü dudaklarında dolaşmaya başladı. ''Baş başa kalamıyoruz. İstediğim gibi davranamıyorum çünkü Jimin ve arkadaşın dik dik bize bakıyorlar.''

Jeongguk içinden yükselen kurdunun sesini duydu bir anda. Onu öpmesi gerektiğine dair bir emir vermişti. Jeongguk başta kararsız kalmıştı. Taehyung bundan rahatsız olabilir miydi? Ama sonra aynı şeyi dün Taehyung'un ona yaptığını düşündü. Ayrıca Jeongguk ne kadar uğraşırsa uğraşsın Taehyung'u arkadaşı gibi göremiyordu. Eh, bu durumda o da içinden geleni yapacaktı.

Bu yüzden hızla öne atıldı ve büzülmüş dudakları kendi dudakları arasına aldı. Jeongguk'un ani hareketiyle Taehyung'un gözleri açılmıştı. Alfa ve omaga ise şok olmuşlardı. Tam omega ayağa kalkacaktı ki, alfa onun bileğini kavradı ve tekrar oturmasını sağladı. Omega ona kaşlarını çattığında alfa kendinden emin bir şekilde ''Jeongguk'a güven. Ben arkadaşımı tanıyorum. Sadece gözlemle. Eğer mühürlenmeye çalışırlarsa ayırırız.''dedi. Omega kararsız kalsa da alfaya uymuş ve beklemeye başlamıştı.

Bu sırada Jeongguk, hafifçe biela'nın dudaklarını emiyordu. Şehvet yoktu. Onun yerine kurdu huzurla dolmuştu. Biela da bu sakin öpücükten keyif almıştı. Sakince duruyor ve deltanın, onun dudaklarını esir almasına izin veriyordu.

Delta kendini geriye çekti ve yanakları kızaran Taehyung'a baktı. Gülümsedi ve ellerini kahverengi dalgalı saçların arasında duran kulaklara götürdü. Biela'nın gözleri kulaklarında hissettiği temasla kapandı ve kafasını Jeongguk'un eline bastırdı. Ardından küçük mırıltılar çıkarmaya başladı. Jeongguk Taehyung'un sevimliliğine karşı kendini kaptırmıştı.

Biela arkadaşının feromonlarını hissetti. Kendini belli etmeye çalışıyordu. Taehyung dudaklarını büzdü ve Jeongguk'a baktı. ''Jeongguk, yalnız kalsak olmaz mı?'' diye sorduğunda Jeongguk ikilemde kalmıştı. Yine de biela vazgeçmemişti. İstediği şeyi alacaktı.

Bu yüzden deltaya sokuldu ve parmağını onun göğsünde gezdirmeye başladı. Delta bu ufak temasla mest olurken, biela konuşmasına devam etti. ''Lütfen delta, onlar buradayken sana yakın davranamıyorum yeterince. Onları gönder.'' dedi ve burnunu deltanın boynuna sürttü. Delta titrek bir nefes aldı ve elini Biela'nın beline yerleştirdi. Biela durmadı, zaten durmaya da niyeti yoktu. İşaret parmağını, ince tişörtün içinden belli olan göğüs ucuna getirdi ve parmağıyla orayı ezdi. Deltanın boğazından yüksek sesli bir inleme dökülürken, biela bundan hoşlanmıştı. Yaklaştı ve deltanın dudaklarına ufak bir öpücük kondurdu. ''Lütfen, delta.'' diye fısıldadı.

Delta hızla bielanın dudağına yapıştı ve ondan sert bir öpücük çaldı. Ardından arkasını döndü, onları izleyen omega ve alfaya baktı. ''Bizi yalnız bırakın.'' dediği anda alfa kaşlarını çattı ve ayağa kalktı. ''Sen ne saçmaladığının farkında mısın Jeongguk?'' omega da ayağa kalkmıştı. ''Arkadaşın resmen arkadaşımı mühürlemek istiyor. Götür onu buradan.'' alfa omegaya baktı. ''Hah! Asıl senin arkadaşın mühürlenmek istiyor. Tam bir kuyruklu yılan senin arkadaşın!''

İkili aralarında kavga ederken, Taehyung kendisine yapılan ithama kızmıştı. O yılan falan değildi. Sadece doğasına karşı gelmek istemeyen birisiydi o kadar. O sırada Jeongguk onda bir şeylerin değiştiğini fark etti ve korkuyla gözlerini büyüttü. Biela'nın gözleri, tıpkı büyükbabasının anlattığı gibi açık maviye dönmüştü. Buradan sonra olacakları biliyordu ve bunu engellemesi gerekiyordu. Taehyung'un ensesinden tuttu ve kafasını göğsüne yaslamasını sağladı. O sırada kavga eden ikili durmuş onları izliyordu. Biela'nın nefesleri hızlanmıştı. Delta feromonlarını salgılamaya başladı ve sıkıca bielaya sarıldı. Biela hissettiği yoğun baskıyla sakinleşti ve deltanın ince beline sarıldı. Kendini rahatlamış hissediyordu.

Delta kafasını alfaya çevirdi. ''Bir süreliğine buradan gidin. Söz veriyorum, onu mühürlemeyeceğim. Sadece bir süreliğine gidin.'' dediği sırada alfa ona karasız bakışlar atıyordu. Omega ise Taehyung'da gözlerini gezdiriyordu. ''Bilmiyorum, Jeongguk.'' Jeongguk kafasını yana eğdi ve tatlı bir şekilde gülümsedi. ''Lütfen Yoongi. Bir süre. Bana hiç mi güvenmiyorsun?''

Alfa derin bir nefes aldı ve omeganın kolunu kavradı. Arkasından onu da sürükleyerek uzaklaşmaya başladı fakat omega kolunu kendine çekti. ''Nereye gidiyoruz? Senin o vahşi arkadaşın benim güzelimle yalnız mı kalacak? Buna nasıl izin verebilirsin?!'' alfa derin bir nefes aldı. ''Ben Jeongguk'a güveniyorum. Yıllardır onunla tanışığız. Bu zamana kadar tek bir kez güvenimi kırmadı. Arkadaşına zarar vermeyecek.''

''Bundan nasıl emin olabiliyorsun?! O bir delta! Nasıl doğasına karşı gelmesini beklersin? Ya kendini tutamazsa?''

''Bahsettiğin kişi Jeongguk. Hayatımda onun kadar iradeli bir insan görmedim. Eğer Jeongguk kendini tutamasaydı emin ol tanıştıkları ilk gün onu mühürlemiş olurdu.''

Jimin dudaklarını büzdü. ''Peki, şimdi ne yapacağız?'' Yoongi omuz silkti ve omegayı belinden ittirerek yürütmeye başladı. Aynı anda konuştu. ''Jeongguk arkadaşını sakinleştirirken, biz de tanışacağız. Pek iyi bir tanışma yaşayamadık.''
__

''Daha iyi misin?'' Taehyung hafifçe kafasını salladı. Jeongguk'un kucağında yan bir şekilde oturmuştu. Bacaklarını kendine çekmiş, kollarını da bacaklarının etrafına sarmıştı. Siyah küçük kulakları Jeongguk'un sıcacık boynuna değiyor, anında kıpırdıyordu. Saçları da deltanın köprücük kemiklerinde yer edinmişti. Pofuduk kuyruğunu Jeongguk'un sol koluna sarmıştı ve kuyruğunun ucu arada bir, deltanın kolunu okşuyordu. Jeongguk kollarıyla ince beli sahiplenmişti ve arada burnunu yumuşak saçların arasında gezdiriyordu.

''Jeongguk, sana bir şey söylemem gerek..'' dediğinde delta ''söyle.'' diye mırıldandı. Taehyung utançla dudağını dişlediğinde Jeongguk, devam etmesi için yavaşça belini okşadı. ''Dinliyorum.'' Taehyung derin bir nefes aldı ve yumruklarını sıktı. Gözlerini sımsıkı kapattı ve o kelimeleri mırıldandı. ''Seni arkadaş gibi görmüyorum.''

''Ben de görmüyorum.. Hiçbir zaman görmedim zaten. Sadece görmeye çalıştım.'' biela'nın saçlarını okşadı, ardından devam etti. ''Ayrıca, birbirimize olan dokunuşlarımız, konuşmalarımız göz ardı edilemez.'' biela gülümsedi. Kendini rahatlamış hissediyordu.

''Yani, şimdi biz sevgili miyiz?'' diye sorduğunda delta kıkırdadı. ''Sanırım evet. Sevgiliyiz. Çok çabuk oldu ama artık sorgulamıyorum.''

Taehyung içinde büyüyen mutluluğa karşı Jeongguk'un dudaklarına sulu bir öpücük kondurdu ve ayrıldıktan sonra ''Bence hiç çabuk değildi. Sanki doğduğum andan itibaren bunu bekliyormuş gibi hissediyorum. Şu an ne kadar mutlu olduğumu anlatamam.''

''O zaman, anlatmak yerine güzel bir öpücükle gösterebilirsin hm? Sana uyar mı?'' Taehyung gülümsedi ve tekrardan dudaklarını birleştirdi. İkili yavaş ve tutkulu bir öpücüğün içerisinde boğulurken zaman kavramı uzun bir süreliğine durdu.

•••

"Kim Taehyung; bedeninde de ruhunda da bir meleğin zarafetini taşır..."

—pio

BIELA | tkWhere stories live. Discover now