BIELA | tk

6| ''çok güzelsin.''

Selam canlarım, nasılsınız? Umarım iyisinizdir çünkü ben muhteşemim!

Bu bölümde size ufak tefek sürprizlerim var, çok hoşunuza gideceğini düşünüyorum, beni kırmayıp bol bol yorum yaparsınız değil mi??❤💕

Hepinizi seviyorum, iyi okumalar!
__

''Jeongguk, nereye gidiyorsun? Yine?'' Büyükbaba Jeon gecenin karanlığında kulübeden sessizce çıkan torununa sert bakışlarını yollamıştı. Jeongguk ise yakalandığını anladığı anda yalan uydurmayı denemişti. ''Şey, Yoongilerle beraber-'' Büyükbaba Jeon onun sözünü kesti. ''Arimon'a girecektin, öyle değil mi?'' dediğinde Jeongguk içinden küfür etmeye başlamıştı.

Bu akşam Taehyung'la buluşacaklardı. Onu o kadar özlemişti ki, hemen gitmeyi denemişti ama bu yanlış bir karardı. Büyükbabası bu saatte uyumazdı.

''Büyükbaba, nereden çıkardın öyle bir şeyi? Benim o ormanda ne işim olur?'' dediğinde Büyükbaba Jeon oturduğu bankın yanına elini koydu ve hafifçe vurdu. Jeongguk mesajı aldı ve omuzlarını düşürerek Büyükbabasının yanına oturdu. Büyükbaba Jeon ona döndü. ''Bak, evladım. Ergenliktesin, çok güçlü bir deltasın. Hatta sürüler içerisindeki tek delta olarak biliniyorsun. Yani çok özelsin ve bielalar için iyi bir avsın. Sana anlattığım hikayeyi biliyorsun. O gün biela ve yavrusu kaçtıklarında, herkes seferber olup ikisini de öldürmemiş olsaydı şu anda hayatta olmazdık. İkisi de çok tehlikeli. O ormana girmemelisin.''

''Anlattığın hikaye korkunç, büyükbaba. Daha küçücük olan bir bebeğin birisine zarar vermiş olması çok saçma. Anlattıkların hiç inandırıcı değil. Eminim o bebek ne yaptığının farkında bile değildir. Bebekler sevilmekten hoşlanır, o an omeganın dokunuşlarından rahatsız olduğuna inanmıyorum. Ayrıca Biela'nın da bebeğini korumak istemesi çok normal. Neden bu kadar düşmanca yaklaşıyorsunuz?''

Büyükbaba Jeon sertçe yutkundu. Jeongguk gerçekleri bilmemeliydi.

''İstersen inanma Jeongguk. Ama anlattığım her şey en ince ayrıntısına kadar doğru. Senin o biela zırvasındsn uzak durmanı istiyorum. Bir omegayla mühürlenmeni istiyorum.'' dediğinde Jeongguk şokla büyükbabasına baktı. ''Beni de babam gibi, istemediğim birisiyle mi mühürleyeceksiniz yani? Babam da bir omegayla eş olmak istemiyordu, ben de istemiyorum. İkimizin doğasında da bielalar var. Doğamıza karşı gelmemizi nasıl beklersin?''

Büyükbaba Jeon kaşlarını çatmıştı. ''Babanın hayatını kurtardım ben. Bir bielayla eş olmak onun sonunu getirecekti. Annenden memnun olmadığını söyleme bana. Annen her halükarda babana karşı iyi bir eş olmak için çabaladı. Onun çabalarını görmezden gelmen çok saygısız bir davranış. Seni böyle mi yetiştirdik biz?''

Jeongguk derin bir nefes aldı. ''Annemi çok seviyorum ve hayır, ondan şikayetçi değilim. Sadece babam üzerinden bir örnek verdim. Onun doğasına karşı gelmesini söylediniz ve geldi. Şu an mutlu olsa da içinde bir yerlerde kurdunun mutsuzluğunu hissediyorum. Babamı tanıyorum. Anneme aşık olsa bile kurdu üzülüyor. Bu kötü bir şey. Sadece bunu söylüyorum. Ben de böyle yaşamak istemiyorum. Kurdumun hayatımın sonuna kadar bana düşman kesilmesini istemiyorum''

Büyükbaba Jeon çatlamış dudaklarını yaladı. Eklemleri sinirden ağrımaya başlamıştı yine. ''Hadi içeri geçelim. Bunu başka bir zaman konuşuruz.''

Jeongguk gözlerini büyüttü. Taehyung'la buluşması gerekiyordu. Onu orada bırakamazdı. ''Büyükbaba, sen içeri geç. Ben biraz dolaşıp geleceğim.'' Büyükbaba Jeon şüphelenmişti. ''Nereye?'' dediğinde Jeongguk derin bir nefes verdi. ''Sadece dolaşacağım büyükbaba. Çok yoruldum sürekli beni korumaya çalışmanızdan. Anlıyorum benim iyiliğimi düşünüyorsunuz ama beni bu süreçte çok boğuyorsunuz. Bırakın biraz istediğim şeyleri yapayım.''