BIELA | tk

17| istek

Selam canlarım! Nasılsınız? Umarım iyisinizdir çünkü ben çok iyiyim.

Evet bu bölümde bazılarınızın oldukça merak ettiği birtakım şeyler olabilir. Bazılarınızın ''neden ortada yoklar?'' diye sorduğu meşhur yoonmin ikilisini bu bölüm ele alacağım. Göreceğiz bakalım neler olacak.

Medya: Dua Lipa - Physical

Hepinizi seviyorum, iyi okumalar!❤💘

•••

''Ne yapacağız şimdi? Taehyung ve büyükanneyi esir aldılar. İki gündür buradayız ve kalacak bir yerimiz yok. Bir şeyler düşünün.'' çiçekler arasında oturmuş bir grup omega çaresizce etrafta volta atan çocuğa bakıyorlardı. Bazıları küçük çocuklarını kucaklarına almış uyutuyor, bazıları ise öylece oturmuş yaşadıkları anları gözden geçiriyorlardı. Jimin ise sıkıntıyla etrafta dolaşıyor, ne yapabileceğini düşünüyordu.

Onun için hiçbir şey kolay değildi. Yıllarını geçirdiği, anılarının merkezi olan yer nefret ettiği adamlar tarafından yakılmış, kendi halkıymışçasına benimsediği omegalar ve yavruları, oradan oraya kaçışmıştı. Hepsi yuvalarından ayrılmak zorunda kalmıştı.

Öte yandan, canından çok sevdiği iki kişiyi kaybetmişti ve ne durumda oldukları hakkında hiçbir fikri dahi yoktu. Nasıl düzeltecekti her şeyi? Onları nasıl bulacaktı? Her şeyi yoluna nasıl koyacaktı?

''Jimin!'' tanıdık sesi duyduğu gibi arkasını döndüğünde bu kişinin Yoongi olduğunu görmüş ve kaşlarını çatmıştı. Hızla ona doğru gelen alfaya öfkeli gözlerle bakarken Yoongi tam önünde durmuştu. ''Sen neden buradasın?!'' diye bağırdı dibindeki, ondan sadece biraz uzun olan alfaya. Yoongi ise onu hiç umursamamış ve omuzlarını kavramıştı omeganın. ''Bak, kızgınsın biliyorum. Ama şu an konumuz bu değil. Ben-'' daha Yoongi sözünü bitiremeden Jimin omuzlarındaki damarlı elleri sertçe ittirdi. ''Ah öyle mi? Konumuz ne peki?'' diye sordu ve bu sefer de alfayı göğsünden ittirdi. Yoongi ''Beni dinle-'' dediği sırada etrafta onu düşman gözlerle izleyen omegalarda göz gezdirmişti.

Jimin ise onun sözünü tekrar kesti. ''Ben senin neyini dinleyeceğim? Aşağılık sürünün bizi yuvamızdan koparmasını mı?'' onu göğsünden bir kez daha ittirdi. ''O yaşlı bunağın arkadaşımı ve büyükanneyi nasıl kaçırdığını mı?'' ve sonra bir kez daha itti. ''Yoksa kendi torununun geleceğiyle oynamasını, hayatını mahvetmesini mi?''

Tam o sırada Yoongi Jimin'in bileklerini tuttu ve kendine çekti. Yüzleri ve bedenleri birbirine yaklaştığı sırada Jimin'in gözleri panikle açıldı ve etraftaki omegalar, alfanın Jimin'e zarar vereceklerini düşündükleri için korkuyla ayaklandılar. Yoongi ise hiçbirini umursamadan konuştu. ''Arkadaşını ve büyükanneni nereye götürdüklerini biliyorum. Sana yardım etmek için gelmiştim.'' sonra başını yana eğdi ve oyuncu bir tavırla dudak büzdü. ''Ama şimdi görüyorum ki, omega beni dinlemek istemiyor.'' Jimin'in gözleri sinirle kısıldı ve kendini uzaklaştırmayı denedi. Yoongi bileklerindeki tutuşunu sıkılaştırdı ve yüzünü ciddi bir hale soktu.

''Beni dinleyecek misin?'' diye sorduğunda Jimin ''İyi! Peki!'' diye bir cevap verdi. Yoongi onun bu kadar çabuk kabul etmesine şaşırmamıştı. Yaşadığı yer yakılmıştı, oldukça değer verdiği iki kişi kaçırılmıştı ve eli kolu bağlı olduğundan dolayı, önüne çıkan fırsatları her ne kadar güvenmese de değerlendirmek zorunda kalmıştı.

Jimin zorla da olsa bileklerini Yoongi'den kurtardı ve hala korkuyla onları izleyen omegalara döndü. ''Burada kalın. Birazdan geleceğim.'' dedi ve Yoongi'ye ufak bir bakış atarak çiçekli bölgenin çıkışına doğru ilerlemeye başladı. Yoongi'nin peşinden geleceğini biliyordu bu yüzden bir şey söyleme gereği duymadı. Ki aksi gerçekleşmedi de zaten. Yoongi de sorgulamadan, onun ardından ilerlemişti.