♚41.bölüm♚

2.3K 168 38
                                    

Benliğinin çıkmaz sokaklarındaki yokuşlarda soluğunun kesilmesine alışmıştı

Oups ! Cette image n'est pas conforme à nos directives de contenu. Afin de continuer la publication, veuillez la retirer ou télécharger une autre image.

Benliğinin çıkmaz sokaklarındaki yokuşlarda soluğunun kesilmesine alışmıştı.Koyulaşan hisleriyle tasvir ettiği cehennemin kapısına erişmek üzereydi.Ve birden kendini, o cehennemin göbeğinde buldu. Larissa Nolan'ı öldürmenin nasıl bir his olduğunu düşündü uzunca bir süre. Kanı çekilmiş görüntüsü canlandı zihninde.Yüzüne örtülen beyaz duvak morgun fayanslarını bile gölgede bırakırdı.

Ölüm...Kırık toplu iğne gibiydi.Ruhunu yırtıp atan anılarını dikiş ipliğiyle hafızasına kazıyan...Hislerin acımasızca yakıldığı bu dünyada cehennem neresiydi?

Cehennem içiydi.

Cehennem kıldan ince köprüde alevlere değmek,

Gökyüzünün düştüğü an günahı kefene dikmekti.

Kahvaltı tepsisini mutfağa indirmek için doğruca dışarı çıktı.Tanrım,  dişlerini sıkmaktan çenesi ağrıyordu.Sarsak adımlarla basamakların sonuna geldiğinde dalgın düşüncelerinden ayak ucuna değen yün yumağı sayesinde sıyrıldı.Ayaklarının dibinde halının üstünde kıvrılmış yavru köpeğe şaşkınlıkla baktı.Tanrı aşkına, bu ufak can ne zamandır oradaydı?

Yere çökerek uykulu yavruyu yakından incelediğinde burnunun ucundaki gri tüyleri fark etti. Bıraksalar saatlerce yatacağı kesindi.

"Merhaba, cici köpek" diye seslendi elini çok da yaklaştırmadan köpeklere düşkün olduğu söylenemezdi; ancak bu yavru zararsız görünüyordu.Yavru hırıldayarak ona doğru döndü ve burnunu ellerine sürttü.O an patisindeki yara izini gördü tam emin olmamakla birlikte diken batmış gibiydi derin görünüyordu.Alt dudağını dişleyerek yavruya uzandı ufaklık havlayarak kollarının arasında huzursuzca kıpırdanmaya çalıştı.

"Şş, bakmama izin ver."

Ayağa kalktığında üzerinde çamurlu pati izleri vardı.Evvela Ophelia'nın bulduğu kısıtlı ilk yardım malzemeleriyle dikeni çıkarıp yarasını temizledi, pansumanını yaptı.Sonrasında yere düşebilecek kırıntılar için adeta yanıp tutuşan ufaklığın karnını da doyurunca esaslı bir tedavi için veteriner yoluna koyulması gerekti.Bu görev için Fernando'ya haber uçurulduğunda saat epey geçmişti. Brendan kök salıp meyve vermiş olamazdı öyle değil mi?

Üzerini değiştirip aceleyle kış soğuğuna adım attı.Kuru otları geçerken, sert rüzgar çimleri okşuyor; at kuyruğunu uçuruyordu. Beklentileri, fırtınada kopan bir elektrik teli gibi damarlarında salınıyordu.

Çitlere yaklaşırken adımları yumuşak toprakta iz bıraktı. Kalbindeki izleri düşünmek bile istemiyordu.Çok yakındaki bir yerden keskin bir kişneme sesi duyuldu.Bakışlarını o yana çevirince elli metre ötede beyaz bir atın savrulan yelelerini gördü.Merih Yıldızı?

Süet çizmelerinin topuklu olmasına sitem ederek hızlı adımlarla ahır olduğunu tahmin ettiği yere doğru ilerlerken yanakları soğuktan kıpkırmızıydı nefes nefese kalmıştı.Tanrı aşkına, adam hangi cehennemdeydi? Onu beklemekten usanıp gitmiş olabilir miydi?

PORTOLA VALLEY 2∣ Tamamlandı ♚Où les histoires vivent. Découvrez maintenant