Stroll '🌺

4.3K 342 88
                                    

Kamp gezisinin son akşamında toplanan grup Jungshin'in yatmadan önce gökyüzüne gönderilecek dilek feneri dışında sunduğu hiçbir fikri beğenmiyordu.

Onlar artık ormanda özgürce dolaşmak istiyorlardı. Takımlara ayrılmak ve akşam olmasını umursamadan sevdikleri şeyleri yapmak istiyorlardı. Ve Jungshin'e bunu dile getirmekten de çekinmiyorlardı.

Jungshin ne kadar ısrar etse de onlar durmuyor yalvarıyorlardı. Bazıları yalvarırken bazıları ise artık isyan etme bölümüne geçmişlerdi.

Jungshin her ne kadar müdahale edip Taehyung'la bu duruma itiraz etseler de kimse onları dinlemek istemiyordu.

En sonunda Taehyung'un konuştuğu, Hyunwoo ve Eunji'nim tüm planını batıran kadın konuya dahil olmuş ve konuşmaya başlamıştı.

"Bırakın dilediklerini yapsınlar. Zaten bugün son günleri. Çok uzaklaşmamak şartıyla istedikleri yere ikişerli veya üçerli olarak gitsinler. Zaten telefon hatlarının çekmediği bir kamp alanı değil. Ben sorun olacağını düşünmüyorum."

Danbi kadının güzel ve kibar konuşmasını kıskanmıştı. Taehyung'la konuşmasını hatta şuan onunla yan yana oturmasını bile kıskanmıştı. Zaten kadının Hyunwoo'nun konuşmasını dinleyip onu göndermesinden sonra ona karşı biraz daha şüpheyle bakmaya başlamıştı fakat...

Herkes Jungshin ve Taehyung'un vereceği cevabı beklerken Danbi'nin yüzü düşmüştü. Kadın söz sahibiydi. Güzel ve akıcı konuşuyordu. Ve büyük ihtimalle de dediği şeyi Taehyung ve Jungshin onaylayacaktı. Fakat onun öyle özellikleri yoktu. Ne söz sahibiydi, ne de akıcı konuşuyordu.

Jungshin'le Taehyung göz göze geldiği sırada Danbi hala ayaklarını inceliyordu.

Onlar istemeden de olsa bu fikri kabul ederken de ayaklarını inceliyordu.

Hatta öğrenciler çığık atamaya başladığında, Hyunwoo Danbi'yi sevinçle sarsmaya başladığında bile yere bakıyordu. Ki Hyunwoo'nun bu sarsması can yakıcı bir hal alınca kafasını kaldırmış ve gülümseyerek karşısındasında coşan çocuğa bakmıştı.

Yanlış anlamayın başka bir zaman o bunu yapsa kesinlikle onu eşek susma gelinceye kadar döverdi ama şuan ne hali vardı he de müsait bir ortam.

Yalnızca gülümseyerek Hyunwoo'yu izlemişti. Ta ki saniyeler içinde gözü Taehyung'a kayana kadar...

Danbi anlıyordu. Kesinlikle ona aşıktı. Hafif bir hoşlantı ya da beğenme değildi bu. Delicesine aşıktı. Onunla bugün ilk yakın temasları gerçekleşmişti. Bunu düşünmesi bile kalbini hızlandırmaya yetiyordu.

Dakikalar içerisinde herkes ikişer üçer ayrılmıştı kamp alanından. Hatta öyle ki o kadınla Taehyung da gitmişti. Kimdi bu kadın? Taehyung'a o kadar çok ısrar etmişti ki Taehyung istemese bile gitmek zorunda kalmıştı.

Hyunwoo'yla bir ortak yönünü bulmuştu kadının. O da Danbi'ye onlarla gelmesi için çok ısrar etmişti. Fakat Danbi'nin cevabı bizi güldürecek Hyunwoo ve Eunji'yi de hafif utandıracak cinstendi.

"Kimsesiz, gece, orman... Bunlar size ne çağrıştırıyor?! Ben gelemem siz ikinizin işleri vardır."

Hatta dediklerinin üzerine göz kırpması yetmiyormuş gibi bir de ellerini kaldırarak işaret parmaklarını birbirine sürtmüştü.

Eunji son dakika utandığı için vazgeçecekse de Hyunwoo ona izin vermemiş ve onu da alıp kamp yerinden ayrılmışlardı.

Danbi ise içten içe sinir krizi geçirmişti. Hyunwoo ve Eunji'yi kast ettiği şey Taehyung ve o kadın için de geçerliydi. Onlarda sessiz bir ormanda şuan baş başalardı ve Danbi buna müdahale edemiyordu.

Seonsaengnim // Kim TaehyungWhere stories live. Discover now