Zamanın Sorusu
Yorgun ruhum ve bedenim yavaş yavaş hareketlenmeye başlıyordu. Hissediyordum, tekrar canlanıyordum. Gözlerim kapalıydı ama kırpıştırabiliyordum. Parmaklarımı hareket ettirebiliyordum. Kirpiklerim birbirine kenetlenmiş gibi aralayabilmem uzun sürmüştü. Mavi gözlerimi araladım. Gördüğüm ilk şey beyaz bir tavandı. Ve hemen ardımdan burnuma dolan o iğrenç hastane kokusu...
Yutkundum ve mavi harelerimi yavaşca hareketlendirerek odada gezindirdim. Elimi kaldırmak istedim gözlerimi ovalamak için ama elimin üzerindeki ağırlığı hissetmem ile duraksadım.
Alihan'ın yanağı avucumun içindeydi. Gözleri kapalıydı ve nefes alışverişleri düzenliydi.
Acı ile yutkundum.
Tüm iliklerime kadar hissettim özlemi.
Kusursuz yüzünü, elanın en güzel tonu olan gözlerini, her şeyini özlemiştim...
Uzun sakalları avucuma batıyordu. Saçları ise darmadağındı ve yüz hatları çökmüştü.
Öbür elim benden bağımsız havalandı. Saçlarına uzandı. Tam dokunacaktım ki elim durdu.
Bunu yapamazdım.
Ona kızgındım, kırgındım... Biz birbirimize çok acı çektirmiştik. Bir şey olmamış gibi ona şefkatle dokunamazdım. Yapamazdım bunu.
Hareketlendiğimi hissetmiş olmalı ki irkilmiş gibi gözlerini açtı. Kan çanağıydı gözleri.
Odağı hızlıca beni buldu. Uyanık olduğumu görünce kafasını kaldırdı ve kafasını arkaya atarak derin bir nefes aldı.
„Çok şükür... Güzel mavilerini açabildin."
En son onun kucağındaydım... Kanlar içinde...
Bir dakika...
Efekan. O iyi miydi?
„E-Efekan?" diye konuştum zorlukla.
„O da iyi. Meraklanma." dedi sakince.
Genzimi temizledim. „Doğru söyle. İyi mi? Yaşıyor değil mi?" Saf endişe vardı sesimde.
„Yaşıyor. Şu an sen daha önemlisin..." dedi gergince. Yutkundum.
Gözlerinde ki yorgunluğu ve acıyı görmemek için kör yada aptal olmam gerekirdi. O da acı çekiyordu bunun bilincindeydim. Beni o halde görürken içini koskoca bir kaybetme korkusu sarmıştı bunu da biliyordum.
YOU ARE READING
Mahkumiyet (+18)
Adventure❗️Kitap ağır cinsellik ve vahşet içerir❗️ ... "Söz verebilir misin, Liya?" "Sana söz veriyorum, seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğim. Senden vazgeçtiğim gün, kendimden vazgeçtiğim gün olur ve o gün canımın bir değeri kalmaz çünkü ben seninle hayat bu...