31. Bölüm Kızım mısın?

5.9K 488 203
                                    

Güneş hızla yattığı yerden doğruldu. Etrafına bakındı ama odada kimse yoktu. Üzerindeki pikeyi kenara atıp açık olan balkon kapısına doğru yürüdü. Nefes almak istiyordu. Olduğu yere düşmemek için gücünü toparlamak istercesine derin derin nefesler alıp verdi uzun bir süre. Açık hava bile nefes almasına izin vermezken, odaya geri döndü. Odanın kapısının açılmasıyla içeriye Kenan girdi. Bakışları onu bulduğunda yavaşça çatıldı. Büyük adımlarla yanına gelen Kenan yüzünü avuçlayıp gözlerine baktı.

Güneş neyin var?

Titreyen elini kaldırmayı başaran Güneş gözlerinden akan yaşlarla Kenan'ın koluna tutundu. Ayakları bedenini taşımazken Kenan onu tuttu.

Korkutma beni.

Hıçkırarak ağlayan Güneş kolunu tuttuğu Kenan'ın canını yakarken sonunda dizlerinin üzerine oturdu. Başını kaldırıp tüm çaresizliğiyle konuştu.

Kimim ben... Ailem nerede? Neden kimsesizim?

Ağlama krizine giren Güneş kendisine sarılan Kenan'ın kolları arasında sakinleşmek istiyordu ama yapamıyordu. İçindeki küçük kızın terk edilişine geri dönerken canı daha çok yanıyordu.

Tuttu ellerimden... yurda terk etti. Çok küçüktüm ki ben. Neden sevmediler beni?  Kenan... bıraktılar beni... Her gün bekledim annemi, babamı ama gelmediler.

Yanaklarından süzülen yaşlar Kenan'ın parmaklarına dökülürken bir hıçkırık koptu dudaklarından.
Yaşlarını silen parmaklar, akan her damla yaşı bıkmadan silerken elmacık kemiğini korka korka okşadı. Saçlarına uzun bir öpücük bıraktı.

Ben seni asla bırakmam. Bu dünyada hiç kimse yanında olmasın, yinede seni severim, yanında olurum. Ağlama gözlerine tutulduğum kadınım.

Alınları birbirine değerken Güneş duyduğu her kelimeye tutunurken içindeki acının geçmesi için daha çok sığındı Kenan'a. “Bırakma.” diyebildi. Dudaklarından zar zor döküldü kelimesi. Saçlarından öpüp sakinleştirmek için dakikalarca uğraştı. Duyduğu her hıçkırık sesi kalbini parçalarken Kenan’da sessizce yaşlarını akıttı.
Göğsüne çarpan düzenli nefes alışverişlerden Güneş'in uyuduğunu anladı.
Yatağa uyandırmadan yavaşça uzandırdı. Hemen yanına uzanırken elinden tutup öptü. Saçlarını okşarken gözlerini bir saniye ayırmadan tüm gece izledi...

Sabah gözlerini açtığında onu izleyen Kenan'ı görünce sadece baktı. Dün olanları hatırladıkça ne kadar zavallı bir şekilde olduğunu aklına getirdikçe utançla bakışlarını çekmek istediğinde, çenesinden tutan parmaklar buna izin vermedi. Alnına konulan öpücüğün ardından Kenan'ın sesini duydu.

“Günaydın güzelim.

İstemsizce dudakları kıvrılan Güneş elini kaldırıp Kenan'ın yanağına koydu. Başını yastıktan kaldırıp dudaklarına küçük bir öpücük bıraktı.

Günaydın hayatım.

Hemen sonra dudaklarını ısıran Güneş ne olduğunu anlamadan Kenan'ın altında bulmuştu kendisini.
Dudaklarından öpücük çalan adama kocaman gülümsemesiyle birlikte kollarını boynuna doladı. Kendisine haps ettiği dudaklar ile ikisi de büyük bir istekle birbirinde yanarken boynuna inen dudaklar aklını başından almak istercesine sakin ama bir o kadar istekle dağıtıyordu. Tişörtünden içeriye sızan sıcak el arsızca gezinirken duydukları sesle nefes nefese ayrıldılar. Kenan üzerinden yan tarafa geçip ayağa kalktı. Güneş'de hemen yataktan çıkıp Kenan’ın peşinden gitti.
Kapıda duran Yıldız bakarken ikisini süzmüştü. ikisi de nefes nefese karşısında dururken Güneş'in dudakları kızarmış aynı şekilde Kenan'da öyle duruyordu. Sırıtırken arkadaşına bakarak konuştu.

Akşam Güneşi (TAMAMLANDI)Kde žijí příběhy. Začni objevovat