18| hep ya da hiç

2.6K 343 180
                                    

Sweet Night









"Saat kaç olmuş, hala uyuyorsunuz!"

Namjoon hyungun sesiyle gözlerimi zorlukla aralarken ne kadar üşüdüğümü fark ettim. Taehyung ve ben birbirimize sokulmuştuk, boğazım ağrıyordu ve üşüyordum oysa evin ısıtıcılarının çalıştığına emindim.

"İkinizin de dokuzda dersi yok mu?" Namjoon hyung dibimize girdiğinde başımı Taehyung'un göğsünden kaldırıp ona çevirdim, kaşları çatıldı bize bakarken.

"Alarm da kurmuştum aslında ama..." Toparlanmaya çalışırken bir yandan da Taehyung'u dürttüm, hala uyuyordu yani.

"Senin sesine ne olmuş?"

"Ne olmuş?"

"Abi sabah sabah bu ne–"

"Sabah değil de akşam mı uyandırayım seni?" Namjoon hyung terslerken bir yandan da elini bana doğru uzattı. En başta korkmuştum ama sonradan anladım, elini alnıma yasladı. "Taehyung uzat başını. Şu yanaklara bak, kırmızısınız ikiniz de. Kazık kadar adam oldunuz hala havalar çok soğuk değilken bile hasta oluyorsunuz."

"Hyung dün eksi altı dereceydi yalnız."

"Olsun."

Bir anda üzerimizdeki yorganı açınca bacaklarımı kendime çektim, donmuştum.

"Hyung..."

"Ateşiniz var. İkinizin de."

Elimi Taehyung'un alnına uzattım, aynı anda o da benimkine dokundu, pek bir farklılık hissedemedim.

"Yoo."

"Of saçmalamayın. İkinizin de ateşi var diyorum böyle anlayabilir misiniz sizce?"

"Haa..." Taehyung mırıldandı, sonra hyungun açtığı örtüyü tekrar üzerimize çekti. "O zaman uyuyalım biz. Gel Jimin." Kolunu karnımın üzerine atıp tekrar uzanmama neden olduğunda pek karşı çıkmadım açıkçası. Karşı çıkacak gücüm de yoktu zaten.

"Ne yapsak ki..." Namjoon hyung elini alnına koyduğunda Taehyung çoktan başını başıma yaslamıştı. Gözlerimi kapatmamak için direniyordum o sırada. "Tamam, benim şimdi çıkmam lazım, anahtarı boş olan birine veririm ve gönderirim yanınıza. Yoongi hyung ya da Hoseok gelir, yiyecek bir şeyler falan yapar. Böyle bırakıyorum bak. Saçma sapan bir şey yapmayın, tamam mı?"

"Hyung saçma sapan ne yapabiliriz ki?" dedim sessizce. Gözlerimi kapattım.

"Mesela bir su bardağı sek votka ilaç değildir. Değil mi, Taehyung?"

"Açıkçası bana ışığı göstermişti ama..." dedi Taehyung, gülmeye başladım ve boğazım acıdı. Namjoon hyung haklıydı. "Evde alkol yok."

"Ama şimdi sıcak çikolatayla konyak da boğaza iyi gelmez mi?" dediğimde Taehyung güldü, Namjoon hyungun iç çektiğini duydum.

"Ne haliniz varsa görün."

Hemen yanımdaki adamın vücuduna yaslanarak uyumaya çalıştım, rahat bir uyku çekmek ve bir süre uyanmamak istemiştim çünkü bütün kaslarım ağrıyordu, başım da öyle. Sanırım Namjoon hyung haklıydı, belki de ona annemi aramamasını tembihlemeliydim ancak o kadar gücüm kalmamıştı ki gözlerimi bile açamamıştım.

Boş verdim.

Tekrar uyandığımda oda daha aydınlıktı.

Kendimi daha dinlenmiş falan hissetmiyordum. Hatta daha beterdi, nefes almak acı veriyordu resmen. Gözlerimi gerçekten açmaya çalıştığımda öksürmeye başladım, o sırada fark ettim Taehyung'un yatakta olmadığını. O daha önce uyanmıştı belli ki. Yataktan kalkmak istedim ama beceremedim, tekrar uzandım.

Sentimental | vminWhere stories live. Discover now