Malédiction D'éternité // Tomarry

10-Fransızca Kelimeler

Merhaba nasılsınız?

Malédiction'a bölüm atmayalı çook uzun zaman olmuş gibi hissediyorum ama sadece 3 gün olmuş.

Medya:Frankie Valli-Can't take my eyes off you

Umarım bu bölümü beğenirsiniz.

İyi okumalar dilerim~

İki sarışın,birisi yaşça büyük,diğeri küçük olan iki kardeş,karşılarında oturan ikiliye hafif bir şaşkınlıkla bakıyordu.Herkesin ortasında salmaş dolmaş oldukları için değil elbette.Aksine hiçte sevgili gibi durmayıp sandalyelerinde bile yer bıraktıkları için.İki tane minnoş birer insan olarak gözüküyorlardı,arkadaşlarmış gibi.Sevgili gibi değil.Onların birlikte olduğunu belli eden tek şey Harry'nin kocaman,neşeyle gülümsüyor olmasıydı.O en ufak şeyde mutlu olmayı anlayacak kadar olgundu.Çünkü Tom yanındayken başka birşeyi isteyemezdi bile.Aç kalabilirdi,
uyumayabilirdi ki Harry kendi evine gittiği zaman çok az uyuyordu.Tıpkı öncesinde olduğu gibi.

"Neden öyle bakıyorsunuz?"diye sordu ve ellerini kahve bardağının etrafına sarıp sıcaklığın tadını çıkardı minik olan."Biraz sevgiliymiş gibi gözükebilirseniz köşedeki kızlar Tom'a bakmayı kesebilir,Harry."Zümrüt gözleri kısıldı ve çatıldı kaşları.Hemen başını çevirerek köşeye bakmış,Tom hakkında konuştukları belli olan kızlara doğru dikti delici gözlerini."Harry, Harry, bebeğim.Sadece bana bak."dedi ve ellerini uzatarak sevgilisinin yumuşak yanaklarına koydu Tom.Baş parmağıyla tenini okşarken başını zorla çevirip kendisine bakmaya zorlamıştı.

"Gözlerime bakarsan seni cinayet işlemekten kurtarırım."dediğinde merakla ona baktı Harry.Tom onun pek beklemediği birşeyi yaptı,dudaklarına tatlı bir öpücük bıraktı."Tanrım!Bu görmek istediğim şeylerden birisi değildi.Kan dökülsün istiyordum."diye mızmızlandı büyük sarışın.Draco abisine sert bir dirsek attı,bunu istemesi epey mantıksızdı çünkü Harry fazlasıyla acımasız birisiydi.Eğer kızıyorsa ve sinirliyse kendine bile zarar verirdi."Sadece sus,abi.Harry'i tanımıyorsun."

"Gayet tanıyorum,o sevgilisini kıskanan küçük bir kedi."

"O bir kaplan.Siyah olanlardan."dedi ve işaret etti mutlu bir şekilde Tom'a sarılan arkadaşını."İçinde o da bir kedi değil mi?"

"Tabi öyle fakat birisi ondan Tom'u almaya çalışırsa öldürmeye çekinmez.Ciddiyim bu konuda."dediği gibi ciddiyetle konuşan Draco'yu duyan kişiler sadece Abraxas değildi.Aksine Harry ve Tom'da duymuştu."Gerçekten yapar mısın?"diye sordu ve kaşlarını çattı Tom."Babam seninle olmama izin vermese tereddüt ederdim çünkü o benim babam fakat Abraxas veya Draco söylerse,beni senden uzak tutmaya çalışırsa elbette.Öyle görünmesemde bıçak ve silah kullanmakta iyiyim."derken arkasına yaslanmış,kahve bardağını dudaklarına doğru götürmüştü."Daha önce gerçek bir silah aldın mı eline?"

"Um,evet.İngiltere yapımı L42A1 nişancı tüfeği ve G18 tabanca."dediğinde şaşkınlıkla ona bakmışlardı masada oturan herkes."Neden öyle bakıyorsunuz?"

"Sadece senin kadar sevimli gözüken birisinin eline silah almış birisi olması garip."dedi Abraxas,Tom katıldığını belirtir şekilde salladı başını."Üstelik askere bile gitmedin."diye mırıldandı Draco."Sadece denk geldi ve kullandım.Şimdi kullanamam zaten."

"Neden?Bu kadar iyiysen..."

"Sadece istemiyorum.O şeylerin savaşta kullanıldığını biliyordum ve bu beni rahatsız ediyor."

"Peki,bilgisayar oyunlarında ne kadar iyisin?"diye sordu ve ona doğru eğildi Tom."Gerçekte olduğum kadar iyiyim diyemem.Fare ve klavye.Fazla garip geliyor."Harry yaklaşarak sevgilisine doğru yaslandı ve elini uzatarak düzeltti saçlarını."Eve gidince deneyelim."diye fısıltı duyduğunda,hemen kulağının yanında,dudaklarını birbirine bastırıp gülümsedi ve salladı başını."Ama sesini açamayız."dedi hemen sonra."Neden?"