Gofret {Texting} bxb

28•

Gökyüzü
22:30

Stüdyodan hava kararınca ölmek üzere bir şekilde çıktım, dans insana yetmiş kilo bile verdirirdi. Şaka yapmıyordum.

Otobüs durağında durup kulaklıklarımı taktım. Durak sinirimi hoplatıyordu, otobüs orada yazan saatte asla gelmiyordu çünkü. Kurbanlık koyun gibi bekliyordum ben de.

Kulaklıklarımı taktım. Artık elli müzik dinlerdim. Ya ne güzel!

Kenan'a mesaj attım. Anında görüldü olunca güldüm, sonra telefonum çaldı.

"Otobüs mü bekliyorsun?"

"Çalışmıyor musun sen?"

"Yemek yiyorum,"deyip güldü. Ben de güldüm, hem de aptal gibi. Neden güldüğümü bilmiyordum. "Öperim gülüşünü."

"Öpsene,"dedim sırıtıp. Allahtan durak boştu.

"Gece geliyorum, o zaman öperim. Utanıp kaçmazsan..."

"Öpücüğün ne kadar hoşuma gittiğine bağlı."

Güldü.
"Seni özledim Gök."

"Ben de seni özledim. Çook..."

"Ben gelene kadar uyuma desem bencillik olur mu?"

Yola bakış attım.
"Uyuyamam ki. Seni beklerim."

İç çekti.
"Tamam... İşe dönmem gerekiyor."

"Tamam aşkım, güzel güzel çalış sen."

"Gece görüşürüz."

"Öptüüm!"

Gülümseyerek ekrana baktım.
Yola tekrar bakış attım sonradan. Sadece bir araba geçiyordu.

Ellerimi ceplerime sokup ofladım. Geçen araba köşeye çekmişti. Kenandan sonraki sessizlik birden bozulmuştu, kulaklıktan bile arabadan gelen sesleri duyuyordum. Tuhaf seslerdi ve anlandıramamıştım.

Çaktırmadan kaldırımdan indim. Kulaklığımın tekini çıkardım.

İnleme sesleri...

Yüzüm çarpılmış gibi kalırken midem bulandı. Ev diye bir şey duymamışlar mıydı yani? Aşırı rahatsız ediciydi.

"Hey! Burada otobüs bekliyorum!"dedim gözlerimi kapatıp.

"Gökyüzü?"

Bu tanıdık Allahın belası ses...

Furkan...

"Sokaktasın!"diye haykırdım tiksintiyle.

"Tamam bak, toparlandık."

Sırtımı arabaya döndüm.
"Hayır! Gidin şuradan!"

"Yakaladı lan artık. Gülin kapatma yüzünü, paparaziden mi kaçıyorsun?"

Şimdi yüzümü döndüm. Gülin ve Furkan mı?

Şaka olmalıydı!

büyük aşklar nefretle başlar, gülin ve furkan baya atışmıştı hatırlarsanız vulcanusta hatırlayın 💔