TOPRAK. -13-

93 6 0
                                    

MERHABA.İKİ GÜNDE BİR BÖLÜM KAMPANYAM HALA GEÇERLİ :D UMARIM BEĞENİRSİNİZ.LÜTFEN YORUM YAPIN.NASIL YAZDIĞIMI MERAK EDİYORUM.İKİ GÜN İÇİNDE YİNE BÖLÜM YAZACAĞIM.İYİ OKUMALAR...

Borayla birlikte yemeklerimizi yedikten sonra lavaboya gitmek için masadan ayrıldım.Dinlenme tesislerinin içinde büyük harflerle WC-BAYAN yazan yere girdim.Ben içerdeyken kapı açılıp kapandıysada bunu önemsemedim.Çıkıp ellerimi yıkamak için musluğa doğru uzandığımda arkamdan gelen tiz sesle arakama döndüm.Birlikte aynı sınıfta olduğumuzu hatırlatığım kız yüzündeki bariz şaşkınlık ifadesiyle bana bakıyordu.Sınıfta hiç arkadaşım olmadığı için hissetiğim korku ve endişeyi ona yansıtmadan gitmeyi amaçladım.Ama o aynı fikirde değildi.

'Toprak?Sensin değilmi?'Babamın benim kaçırıldığımı söyleyip söylemediğini bilmediğim için sessiz kalmayı seçtim.Hemen burdan çıkmak istiyordum.Yavaşça kafamı salladım.

'Neden okula gelmiyorsun?Nerdeyse bir hafta oluyor.Seni merak ettik.'Ne diyeceğimi bilmeyerek ağzımı açtım ve kapattım.Borayla bir yola çıkmıştım ve annemin intikamını almadan bunu bırakmayacaktım.Ve Bora haklıydı ben bırakmayı denesem bile bu duygu beni terkedmeyecekti.Bunu hissediyordum.Bu yüzden Pelin'e birşey belli etmemeye karar verdim.

'Önemli birşey yok.'Yanından geçip gidecekken yine beni durdurdu.

'Nasıl birşey yok Toprak?Senin için endişeleniyoruz.Lütfen.Bana anlat.Babanlamı kavga ettin?'Tekrar dönüp bu sefer sinirle Pelin'e baktım.Lise son sınıfa kadar onlarla ilgilenmemiştim.Şimdi neden benimle konuşmaya çalışıyordu,anlamyordum ve bu benim sinirimi bozuyordu.

'Sanane?Çekil önümden.'Peline arkamı dönüp ellerimi yıkadım ve hiçbirşey yokmuş gibi onu geçip lavabodan çıktım.Hızla Borayla birlikte oturduğumuz masaya doğru ilerliyordum.Bora elindeki telefonda dikkatlive birşeylere bakıyordu.Botlarımdaki hafif topuğunun zeminde bıraktığı sesle Bora başını telefondan kaldırdı ve bana baktı.Anında kaşları çatılırken yüzümün nasıl göründüğünü düşündüm.İnanılmaz gergindim ve korkuyordum.Masaya oturduğumda Bora hemen konuşmaya başladı.

'Ne oldu?Birisi birşeymi yaptı?'Boranın yüzü kasılmıştı.Şu an avına odaklanmış ve her an saldırmaya hazır bir aslan gibi gözüküyordu.Kafamı düşündüğü yönden birşey olmadığını belirtmek için iki yana salladım.Pelini gördüğümü söylersem ona birşey yapmasından korkuyordum.

'Neden yüzün bu halde?Konuş.'Emir veren sesini duyduğumda söylemeden beni bırakmayacağını biliyordum.Bu kadar insanın içinde ona birşey yapamazdı.Buna güvenerek içimdeki çelişkiden sıyrılıp konuşmaya başladım.

'Lavaboda sınıfımdan bir kız beni gördü.Tanıdı.'Boranın yüzü mümkünmüş gibi daha fazla gerildi.Şuan o kadar korkunç görünüyordu ki masanın altına saklanmak istiyordum.

'Anlattınmı?'Bora sinirle soluyordu ve ben yine ve yine korkuyordum.

'Hayır.Hiç bir şey söylemedim.O birşeyler  sordu ama ben hiçbirşey söylemeden çıktım.'Bora hızla ayağa kalktı ve beni kolumdan tutarak dışarı arabaya doğru sürükledi.Arabanın yanına geldiğimizde beni bıraktı ve sürücü koltuğuna oturdu.Bende yanına oturduğumda arabayı çalıştırdı ve lastiklerden çıkan çığlıkla araba haraket etti.

'Yaptığımız şeyle veya nereye gittiğimiz hakkında birşeyler söyledinmi?'Boranın sesi düzdü ama oradaki sinir kendini belli ediyordu.

'Hayır'Zaten ona birşey söylemediğimi söylemiştim ve bunun üzerine gitmesi beni sinir ediyordu.

'Yalan söyleme!'Birden bağırmasıyla irkilsemde ona bunu belli etmemeye çalıştım.

'Bana bağırma!Birşey söylemedim.Söylesem niye gelip sana onu gördüğümü anlatayım?'Gözlerim dolmaya başlamıştı ve ben hem konuşup hemde gözyaşlarıyla baş edemiyordum.Boranın direksiyonu tuttuğu elindeki damarlar belli oluyordu.

'Sana tam olarak ne söyledi?'Sesi her nekadar biraz önceden daha kısık çıksada hala bağırıyordu.

'Neden okula gelmediğimi,babamla bir sorun yaşadığım içinmi gelmediğimi falan sordu?'

'Sen ne dedin?'

'Sanane dedim.'Boranın kaşları kuşkuyla yukarı çıktı.Sonra tekrar korkunç görüntüsüne döndü.

'Eğer yalan söylüyorsan seni öldürürüm.'Boranın sesinin netliği beni korkutuyordu.Ona baktığımda bunu yapabileceğini görmem beni korkutuyordu.Bunları bir kenara ittim.Onun gözünde bir korkak gibi görünmemin bir faydası yoktu.Zaten beniim öyle olduğumu bilmem yeterince sinirimi bozuyordu.Ve sürekli beni fiziksel olarak tehdit etmesi canımı sıkıyordu.

'Beni sürekli tehdit etmekten vazgeç!Sana birşey söylemedim dedim.Neden uzatıyorsun.'Artık bende bağırıyordum.

'Tehdit değil Toprak.Sana olacakları söylüyorum.Eğer bu oyun senin bir hatan yüzünden bozulursa seni gerçekten öldürürüm.Gerçek bu.'Üstümde kurduğu etkiyle gözlerim genişledi ve sinirim daha fazla büyüdü.

'Ya senin yüzünden bozulursa ne olacak peki?Kendinimi öldüreceksin?'Boranın yüzüne acı bir gülümseme yerleşti.

'Benim yaşadığımı nereden çıkardın?Beni ayakta tutan tek şey intikam Toprak.Eğer oda benden giderse bana dair hiçbirşey kalmaz.'Bora kendisi gibi benide dengesizleştiriyordu.İki dakika önce ondan nefret ederken şuan onun için üzülüyordum.

'Yanılıyorsun.Bütün bunlar bittiğinde arınacaksın.Arınacağız.Ruhun huzurlu olacak ve sen kendi hayatını yaşamaya başlayacaksın.'

'Sen yanılıyorsun Toprak.Kendi babana yapacağın şeylerden sonra hiçbir şey olmamış gibi yaşamına devam mı edeceğini sanıyorsun?Değişeceksin.Bu şey seni değiştirecek.'

'Kendi pis düşüncelerini benim üstümde kurgulama.Hiçbir zaman senin gibi duygusuz olmayacağım.Kimsenin içindeki iyilik yok olmaz.Sadece bastırabilirsin o kadar.Sende bunu anla.Ortalıkta ben çok şey yaşadım diye gezmekle olmuyor.Herkes kötü şeyler yaşıyor.İlk önce bunları kabullenecek olgunluğa ulaş.'Lafıı bitirdiğmde derin bir nefes aldım.Bora bana tuhaf tuhaf bakıyordu.Bir an kızacak sandım ama yapmadı.Derin bir nefes alarak bana döndü ve sadece,

'Uyu çocuk.'Dedi.Bende onun üstüne daha fazla gitmeyip sessizliği seçtim.

TOPRAK.Where stories live. Discover now