TOPRAK. -14-

130 6 2
                                    

UZUN BİR BÖLÜM YAZMAYA ÇALIŞTIM.1500 KELİMEYİ AŞTI.UMARIM BEĞENİRSİNİZ.YORUM YAPIN LÜTFEN.VOTE KULLANMAYI UNUTMAYIN.BÖLÜMÜ PAYLAŞTIKTAN SONRA EN GEÇ İKİ GÜN SONRA YENİ BÖLÜM GELİR.VOTE+YORUM YAPIN LÜTFEN.İYİ OKUMALAR...

Omzumdan dürtüklenerek uyandığımda Bora yanımda oturuyordu ve hala arabanın içindeydik.

‘Sonunda uyanabildin.Biraz daha uyanmasaydın kafanı cama vuracaktım.’Gözlerimi ovuşturarak etrafıma bakındıktan sonra Boranın eğlendiğini belli eden suratına baktım.

‘Komik değilsin.’Umursamazca omuz silkti.Bende arabanın arka kotlularına göz gezdirerek bir su şişesi aramaya başladım.Gözlerim aradığı objeyi bulamayınca Boraya döndüm.

‘Su var mı?’Boğazım kumuştu ve acıkmıştım.

‘Yok.Zaten geldik.İçeride içersin.’Boranın arabayı önüne park ettiği evi incelerken  biraz arabanın camına doğru yaklaştım.En az bizim ev kadar büyüktü.Gerçekten Boraya bu kadar parayı kimin verdiğini bilmiyordum.Bora zeki birine benziyordu ama içindeki nefret onu yönetiyor olabilirdi.

‘Bu ev ikimiz için büyük değil mi?’Bora kaşlarını alayla havaya kaldırdı.

‘Bu sen mi söylüyorsun?Sizin evin bundan küçük olmadığını ikimizde biliyoruz.’Her ne kadar gözlerimi devirmek istesemde en son bunu yaptığımda verdiği tepki bana engel oluyordu.

'Her neyse.Bana bir arkadaşının bizi beklediği söylemiştin.Adı Keremdi değilmi?'Boranın gözleri kuşkuyla kısıldı ve yüzümü inceledi.

'Evet.Bakıyorumda şimdiden onu sevdin.'Sesi alay ediyormuş gibi değildi.Sanki beni ölçmeye çalışıyordu.

'Senden kötü olamaz değil mi?'Onun ifadesine karşın ben alay ediyordum.

'Sana nasıl kötü olunacağını gösterirdim ama dua et senden çok daha önemli işlerim var.'Sözlerini bitirmesiyle arabadan çıktı.Bende onu takip ederek kapıyı açtım ve dışarı çıktım.

'Evet ama unuttuğun şey o çok önemli işlerini ben yokken yapamıyor olman.'Bora yürürken durdu ve bana döndü.

'Kendini o kadar çok önemli görme Toprak.Sadece istediğim şeye ulaşabilmenin kısa yolusun.Sen olmasanda istediğim şeyi alırım.Buna emin ol çocuk.'Boranın gözlerinden bunu  rahatça anlayabiliyordum ama yinede diretmekten vazgeçmedim.

'O zaman niye kendin yapmıyorsunda benim herşeyi mahvedebilme ihtimalimi göze alıyorsun?'Bora bana bir adım daha yaklaştı.Gözlerini gözlerime dikerek konuşmaya başladı.

'Zaten yapılmış olan bir işi yeniden yapmak istemiyorum.Hem bence o kadarda beceriksiz değilsin Toprak.Kendine haksızlık etme'Sözleriyle kafam yeniden karışmıştı.Konuşmasının sonuna doğru sesine kattığı alaycılığı fark etmiştim ve bu yine beni sinirlendirmeye yetmişti.

'Bilmece gibi konuşunca havalı olduğunu falanmı sanıyorsun?Açık konuşsana.Ne yapılmış işi?'Bora ben sinirlendikçe gülümsüyordu.Buda onun ruh hastası olduğunu n kanıtlarındandı.

TOPRAK.Where stories live. Discover now