TOPRAK. -19-

94 4 0
                                    

MERHABALAR.YENİ BİR GÜN VE YENİ BİR BÖLÜM.YORUM YAZIN VE VOTE KULLANIN LÜTFEN.BU BÖLÜM OLAYLAR BİRAZ SAKİNDİ.çÜNKÜ AKIŞ OLARAK ÖYLE OLMASI GEREKİYORDU.DİĞER BÖLÜMDE BİRAZ DAHA FAZLA OLAYLAR GELİŞECEK.UMARIM BEĞENİRSİNİZ.İYİ OKUMALAR....

Kucağıma bırakılan tepsiye baktım.İçinde söylediği gibi çorba vardı.Yaşlı kadına minnetle gülümsedim.

'Teşekkür ederim.Zahmet ettiniz.Gerek yoktu.'Aslında çok gerek vardı.Açlıktan ölüyordum.

'O ne demek çocuğum?İnsanlık öldü mü?'Dedi.Ona tekrar gülümsedim ve önüme dönüp çorbamı içmeye başladım.Bir kaç kaşıktan sonra doymayacağımı anlayınca içine çorbanın yanında getidiği ekmekleri doğradım ve öyle yemeğe başladım.Kasenin içindeki çorbayı bitirince yinede doymamıştım.Ama belli etmedim.

'Ellerinize sağlık.Çok teşekkür ederim.'Dedim.Gerçekten beni çok büyük bir olayın içinden çekip almıştı ve bunun için ona borçluydum.

'Afiyet olsun kızım.İster misin daha?'

'Hayır.'Evet.

Artık gitmem gerekiyordu dört saate yaklaşık bir zamandır buradaydım.Ve bence artık dikkat çekmeye başmaıştım.

'Ben artık kalkayım.'Dedim ve dizimdeki tepsiyi önümdeki masaya bırakarak oturduğum koltuktan kalktım.Yaşlı kadında benle birlikte ayağa kalktı.Gerçekten nereye gideceğimi bilmiyordum.Buradan ana caddeye nasıl çıkabileceğimi bile bilmiyordum.Gidebileceğim hiç kimse yoktu.Benim hiç arkadaşım yoktu.Antalyada oturduğunu bildiğim tanıdıklarımda babamın iş ortaklarıydı.Hiçbir çıkış yolu bulamıyordum.

'Dur daha nereye gidiyorsun?Annen aramadı bile.'Ddi.Bende gitmek istemiyordum ama annemin beni almaya gelmeyeceğini bildiğim için bu yalan saçma bir yere gidiyordu.

'Teyzecim o unutmuştur bile beni.Ben taksiyle giderim.'Dedim.Kadının kaşları çatıldı.

'İnsan hiç çocuğunu unuturmu?Hem senin çantan nerede?Nasıl gideceksin kızım?'Dedi kadın.Ses tonu sitemkardı.Doğru çantam yoktu.

'Ben bilmiyorum.Sanırım okulda unuttum.'Yine yalan söylüyordum ve bu beni rahatsız ediyordu.

'Hah!Bak çantan bile yok.Gel şuradan anneni ara gelsin alsın seni kızım.Seni bu halde sokağa bırakmam.'Dedi.Ona yüzümde buruk bir gülümsemeyle bakıyordum.Hayatımda görmediğim ilgiyi hiç tanımadığım bir kadından görmem ne kadar tuhaf bir durumdu böyle.Gözlerindeki kararlığı görünce işaret ettiği yerdeki ev telefonuna yöneldim.Rastgele saçma tuşlara bastım.Ve sanki karşıda biri varmış gibi konuşmaya başladım.

'Anne?.....benim Toprak......Hayır,hala seni bekliyorum.....Neden ilk başta söylemedin Aslılara giderdim(Hala bir arkadaş ismi söylemem gerektiğinde ağzımdan Aslı çıkıyordu.).....Tamam.....Bu akşam gelmeyecekmisin?......Tamam o zaman ben Aslılara giderim.....Sanada.....'Dedim ve telefonu kapattım.Kadın kaşlarını çatmış beni izliyordu.İnanıp inanmadığını ölçmeye çalışırken birden anneme kızmaya başladığında içimden sevindim.

'Kız ben hastayım diyor o hem almaya gelmiyor hemde eve gelmiyor!Bu nasıl annelik'!Dedi.Bende önüme bakarak onu dinliyordum.

'Ben gidiyim.'Dedim ve evden çıkmak için kapıya doğru hareket ettim.

'Kızım nereye gidiyorsun?Gitme.Hem bak bende bir başıma kalıyorum burada.Annende yokmuş burada kal işte arkadaşına gideceğine.Yanında ne telefon var ne birşey.Yarın sabah okuldan çantanı alırsın sonra gidersin.Hadi gel.'Söylediği şeyle gözlerim şaşkınlıkla açıldı.Şu an sanki çölde kalmış birine su veriyordu.Ve bende aynı öyle bir olayda olacağı gibi bunu reddetme lüksüm yoktu.Bora şuan heryerde beni arıyordur.Yada aramıyordur.İstediği belgeleri buldu.O adamın kızıylada tanıştı.Sanırım bu olayada dolaylı yoldan ben sebep olmuştum.Bora benim peşimden koşmasaydı ona çarpmazdı sonuçta.

'Sİzi rahatsız etmez miyim?'Diye sordum.Kadının yüzünde anında kocaman bir gülümseme belirdi.O an onun ne kadar yanlız bir kadın olduğunu anladım.Yanlızdı ve kısa süreliğine olsada ounla birlikte kalabileceği birilerini istiyordu.İçime bir sinir yerleşti ve bu kadınla akraba olan herkese içimden sövmeye başladım.Neden onu bu kadar yanlız bırakıyorlardı ki.Benim yerime bir hırsızda bu eve girmiş olabilirdi.

'Hayır aksine çok sevinirim.Bir günlüğüne de olsa arkadaşım olursun?'Dedi.Bende ona yüzümde bir gülümsemeyle karşılık verdim.Hava birazdan kararacaktı ve eğer burada kalmasaydım yüksek ihtimal sokakta yatacaktım.Yarın içinse önümde uzun bir gün olacaktı.Bu gece düşünecektim ve bir çözüm bulacaktım.Bir yerlerde çalışabilirdim.Yada İzmir'e geri dönerdim ve babamla karşılaşırdım.Ona tüm bunların hesabını sorardım ve sonra onu polise şikayet ederdim.BOranın elindki belgelere tekrar ulaşabilrdim ve bunlar sözlerimi kanıtlardı.Böylece hem babamdan intikamımı alırdım hemde Bora ve Keremden kurtulmuş olurdum.Son seçenek bana daha mantıklı geliyordu.

Bana söylediklerinin aksine asıl babam hiç birşeyi hak etmiyordu ve ben bütün sahip olduklarını ondan alabilecek tek kişiydim.Hem maddi hem manevi olarak.Boranın veya herhangi birinin bunları anlatması birşey ifade etmezdi,yalan söylüyor diye kurtulabilirdiBabamı tanıyan herkez eğer btün olanları ben anlatırsam inanırdı.Ben onun kızıydım ve hiç kimse böyle bir konuda babasının aleyhine konuşmazdı.bunu hissedebiliyordum.Onu yenebilirdim.Yapabilirdim....

TOPRAK.Where stories live. Discover now