Ψ Believe Ψ

808 124 413
                                    

«İnan»

Jimtet gözlerini araladığında, kendisine endişeyle bakan bir çift toprak rengi gözle karşılaştı.

İnanılmaz bir güzelliği olan bu kızı tanıması uzun sürmemişti. Yooniros'un portrelerindeki...

"M-Medusa?"

"Jimtet!" Medusa rahat bir nefes vererek onun yanağını okşadı. "Sonunda uyandın."

"Ama... Ama sen... Nasıl..." Jimtet şok içinde gözlerini onun üzerinde gezdirdi. "Ben... Sen... Ben ölmedim mi? Ve sen nasıl normale döndün?"

Jimtet kafa karışıklığıyla ona bakarken Medusa kıkırdadı ve ona olanları anlattı.

"Anlamıyorum... Nasıl taş olma lanetinden kurtulabildim?"  dedi Jimtet ellerine ve kollarına bakarak.

"Bazen aşk, en güçlü lanetlerden bile daha kudretlidir." dedi odaya giren Nemesis.

Jimtet yattığı yatakta doğruldu ve gülümsedi. "Anne..."

Nemesis yatağın diğer kenarına oturup oğluna sıkıca sarıldı. "Seni kaybettim diye öyle korktum ki..."

"Ben de öyle." dedi Jimtet annesinin saçını okşayarak.

Medusa gülümseyerek onlara baktı ve onları yalnız bırakması gerektiğini düşünerek ayağa kalktı, ama bileğinden tutularak durdurulunca şaşırdı.

"Nereye gittiğini sanıyorsun?" dedi Nemesis sırıtarak. Jimtet Medusa'nın diğer elini tuttu ve onu kendine doğru çekti. Medusa şaşkınca yatağa otururken başını Jimtet'in göğsünde buldu ve Nemesis'in de arkasından sarıldığını hissetti. Gözleri mutlulukla dolmuştu.

Nemesis Jimtet'in sağlığını kontrol ettikten sonra odadan ayrılınca, Jimtet iç geçirerek Medusa'ya baktı.

"Tanrım... Çok güzelsin. Eh, zamanında bu cümleyi duymaktan bıkmışsındır."

Medusa gülümsedi. "O kelimeler senin dudaklarından döküldüğü zaman tahmin edebileceğinden çok daha eşsiz oluyorlar, Jimtet."

Jimtet gözlerini kırpışrırdı, Medusa'nın giderek yaklaşan yüzü kalbinin sertçe teklemesine neden oluyordu.

Öne doğru eğildi ve dudaklarını onunkilerle birleştirdi, yumuşacık ve heyecan verici bir his içini kaplarken elini kızın güzel yüzüne koydu.

"Bir daha hiçbir şerefsizin sana elini sürmesine izin vermeyeceğim. İster Poseidon olsun, ister Zeus, ister sıradan biri. Umrumda değil." dedi Jimtet kısık bir sesle, alnını onunkine yaslayarak.

"Biliyorum." dedi Medusa kollarını onun boynuna dolayarak. "Sen gördüğüm en cesur ve erdemli adamsın, Jimtet."

Jimtet gülümsedi ve ona sıkıca sarıldı.

◆◆◆

"Jungreas, nasıl hissediyorsun?"

"Hmm... Mal gibi?"

Callia derin bir nefes verdi. "Düzgün bir cevap beklemiyordum zaten."

Jungreas kıkırdadı ve yattığı yerde hafifçe doğruldu. "Neredeyiz?"

• Gods, Wars and Hearts Π BTS •Where stories live. Discover now