15.BÖLÜM "HERKES DÜŞMAN"

12.2K 1.3K 1.1K
                                    

Selam suç ortaklarım✨

Bölüme başlamadan önce sol alt köşedeki yıldızı parlatırsanız çok sevineceğim.💫

Buraya ben de sizin için kalp ve yıldız bırakıyorum.⭐♡ Sizinkileri de bekliyorum.❥

Keyifli okumalar.

*****

*****

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

15. BÖLÜM "HERKES DÜŞMAN"

Başımda şiddetli bir ağrı vardı. Sanki saatlerce içmiş sonra da sızmış kalmış gibiydim. Başımı ellerimin arasına alıp doğruldum. Neler olduğunu anlamaya çalışırken olup biten her şey aklıma geldi, kapalı olan gözlerimi hızla açtım ve etrafa bakındım.

Bilmediğim bir evde koltuğun üzerinde uzanıyordum. Üzerimde bir battaniye vardı ve şömine yanıyordu. Hızla ayağa kalktım. Çok küçük bir yerdi, her yer bakış açımdaydı, bulunduğum yer dışında oda falan yoktu. Sanırım kulübe gibi bir yerdeydim.

Buraya nasıl geldim? Kim getirdi beni? Ve beni getiren kişi şu an nerede? Bahçede falan olabilir mi?

Gözlerim hızla kapıyı buldu. Bir şekilde hemen buradan çıkmam gerekiyordu ama tahminime göre beni dışarıda bekleyenler olacaktı. Tedbirsiz davranamam. Gözlerimi yeniden kulübenin içine çevirdim. Kendimi savunmak için bir şeyler bulmam lazımdı.

Gözlerim etrafta gezinirken orta sehpanın üzerinde takılı kaldı ve şaşkınca kaldım. Çünkü şu an silahım orada duruyordu. Telaşla eğilip aldım ve dolu olup olmadığını kontrol edip dolu olduğunu gördüm.

"Ne oluyor ya? Bunu almış olmaları gerekmiyor muydu?" Silaha şaşkınca bakarken masanın üzerinde duran kağıt parçası dikkatimi çekti, eğilip onu da aldım. İkiye katlanmış olan kâğıdı açıp okudum.

"Etrafındaki hiç kimseye güvenme! Herkes düşman!"

Kaşlarımı çattım. Ne demekti şimdi bu? Kimseye güvenme, herkes düşman. Kim yazmıştı bunu? Elimi yüzüme bastırıp tuttuğum nefesimi bıraktım. Delirecek gibiyim.

Aynı sehpanın üzerinde duran ve buraya bunu da neden bıraktıklarını anlamadığım araba anahtarını alıp cebime koydum. Ne zaman çıkardıklarını bilmediğim montumu ve ayakkabılarımı da aceleyle giydim. Silahı elimde sıkı sıkı tutarak kapıya doğru yürüdüm. Bulunduğum yerde pencere falan yoktu. Eğer olsaydı önce dışarıya bakar beni neyin beklediğini öğrenirdim ama yoktu işte.

Kapının arkasında durup usulca açtım. Aynı yavaşlıkla kapıyı kendime doğru çekip başımı uzattım ve dışarıya baktım ama hiç kimse yoktu. Kaşlarımı çattım, bu olanlar hiç de normal değil. Dışarıya doğru bir adım atıp etrafa bakındım ve hiç kimsenin olmadığından emin oldum, silahı indirdim.

SUÇ ORTAĞIMWhere stories live. Discover now