8.Bölüm : Sevimli Yanaklar

4.2K 549 92
                                    

Öhm. Birazcık oy lütfen, görselde kızarmış yanaklarıyla Renat...


"Brie , yapabilirsin usulca kalemi bırak."

"Ama bunları yarına yetiştirmem lazım Misty , bayan Alice bana çok kızar yoksa."

Elimi şakaklarıma bastırdım. Şu an ne mi oluyordu ? Kütüphanede görevlerine aşırı sadık ana karakteri günaha davet ediyordum.

Renat ile olan konuşmamızın üstünden üç gün geçmişti , yine çok fazla görüşemesek de bir kaç kez çay saatimize katılmıştı , hatta bizi kendi çalışma odasına çaya bile çağırmıştı. Bahane uydurarak onlara katılmayıp abi- kardeşi yalnız bırakmıştım. Briella abisiyle vakit geçirmeye başladığından beri daha konuşkan olmuştu. Abla yüreğim onun bu hallerine gururlanıyordu.

Fakat üç gün boyunca hava yağmurlu ve kapalıydı bu yüzden malikaneye tıkılıp kalmıştık. Şu an ise dışarıda sarının her tonu vardı baharın habercisi çiçekler bizi beklerken dans ediyordu. Briella ise ödevleri olduğu için dışarı çıkmayı reddediyordu.

"Peki yardım etmeme izin ver , bu dersleri ben çoktan gördüm." teklifimle kaşlarını çattı ve kalemi bana doğru salladı.

"Misty Soleil, bu dediğine biz hile diyoruz , hile yapmak insanı küçültür  sorumluluklarımı onurlu bir şekilde yerine getireceğim." bunu dedi ve önündeki kağıda yazı yazmaya devam etti.

İyilik timsali ana karakterin kafasına şaplatmamak için kendimi tuttum.

"Brie sadece tarih dersi bu ! Sana çocuklarını bırak benimle kaç demişim gibi davranma." ellerimi göğsümde birleştirip tek ayağımla yere vurmaya başladım. Brie dediğime güldü.

"Kardeş Renat her zaman bir Agentis'in sorumluluklarını yerine getireceğini söyler." bana inatla bakan maviş gözlere dik dik baktım.  Şu evde toplasan tek akıl sağlığı yerinde insan  biziz Brie ve sen gidip abini seçtin.. 

"Havaya baksana  Brie." dedim ve omuzlarını sarsarak pencereye baktırdım.

"Sence de bu havada içerde oturmamız haksızlık değil mi."  Briella dudağını ısırdı , şu an içsel bir savaş verdiğini biliyordum. Hadi ama on dört yaşındasın dışarda oynamaya ne kadar direnebilirsin ?

"Olmaz Misty." dediğinde ikinci darbemi aldım.

"Brie hiç ödevini aksatmadın değil mi ?" başını sallayarak onayladı , devam ettim. " O zaman  bayan Alice'e güzel bir bahane uydurursak sana kızmayacaktır , hem tüm yaşıtlarımız bunu en az bir kere yapmıştır o yüzden yalnız değilsin." Brie bir bana bir pencereye bakıyordu. Hadi minik kuş günaha daveti kabul et.

"Bahane uydurmak yalan söylemek değil mi ? Yalan kötüdür."

Kendimi gerçekten masum bir bakireyi günaha çekiyormuşum gibi hissediyordum. Brie'nin düşünceli suratına bakarken gülmemi tutamadım.

"Ahh gerçekten Brie , tanısan çok seversin aslında."  Brie bana anlamaz bir bakış attı " Kimi severim?"

"Yedi ölümcül günahı diyorum tanısan çok seversin , hadi gel artık." cümlem biterken onu elinden çekip masadan kaldırdım ve koltuğa oturttum. Kızın bakışları ise hala masanın üstünde yarım kalmış ödevdeydi. Yanaklarını ellerimin arasına aldım ve bana bakmasını sağladım. Aman tanrım bu kızın yanakları jöle gibi yumuşacık !

"Brie yarın öğretmenine  ödev kağıtlarının,  masanda duran  karalamaların arasına karıştığını ve onları ayıklayan hizmetçinin temizlerken ödevi de yaktığını söyleyeceksin." kafasını kurtarmaya çalışırken yanaklarını iyice sıktım. " Misty yanağım.. acıyor." onu umursamadan yumuşak yanakları mıncıklamaya devam ettim. " Tamam mı diyorum Brie ?"

Kötülük Yaşamak İstiyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin