58.Bölüm: Duygu Silsilesi

2.9K 368 165
                                    

Aradan sonra tekrardan merhaba benim tatlış okuyucularım!

Bundan sonraki bölümlerin aralığı bir haftayı geçmeyecek şekilde devam edecektir.

İyi okumalar ;)

----------------------------------------------------------------------------

Fidel'in bana sunduğu rapor üzerine Marie'nin hazırladığı papatya çayını yudumluyordum.

Bu dünya da huzuru tanrılardan, yetim dualarından bekledikten sonra sıra doğanın bana sunduğu nimetlere gelmişti.

"Hanımım Luna geldi." çayımdan son huzurlu yudumu alırken arkama yaslandım. İlk görevinden gelen Luna ona verdiğim kıyafetlerden farklı siyah bir pantolonla bordo bir gömlek giyiyordu. Her zaman atkuyruğu yaptığı saçları açıktı ve ıslak gözüküyordu. O söz almadan konuştum.

"Sanırım gelir gelmez kendini banyoya attın." Luna odanın ortasında bana ne diyeceğini düşünür gibi dururken iç çekerek ona karşımdaki koltuğu gösterdim.

"Yorulmuş olmalısın, otur lütfen." genç kadın hızlıca karşımdaki koltuğa oturup sarı gözlerini gözlerime sabitledi.

"Üzerim biraz kirlenmişti." hafifçe gülümseyip çayımdan bir yudum daha aldım.

"Eminim sadece birazdır, Briella ile neler oldu?"

"Öncelikle o kadın gerçekten kuzeniniz mi?" beklenmedik soruyla kaşlarımı çattım.

"Tabii ki, annelerimiz kardeş!" Lounberg ve Agentis akrabalığı çok bilinen bir durum olduğu için neden bu soruyu sorduğunu anlamıyordum. Luna düşüncelere dalmış şekilde parmaklarını çenesinde gezdirdi.

"Aptallık derecesinde iyi niyetli gözüküyordu." Luna'nın onaylamayan sesine karşın anlayışlı bir iç çektim.

Ne hissettiğini çok iyi biliyordum.

"Kuzenimin hayata karşı farklı bir duruşu olduğu doğru." Luna tek kaşını kaldırarak bana baktı.

"Kuzeninizin hayata karşı bir duruşu olduğunu sanmıyorum, anlatacaklarımı dinledikten sonra bana hak vereceksiniz."

Briella'nın peşine takılanlar ve ara sokakta olanlara kadar her şeyi anlatırken çayımı içmeye devam ediyordum.

Sözleri Fidel'in anlattıklarıyla örtüşüyordu, benden herhangi bir şey gizlememiş ya da farklı yansıtmamıştı.

"Böylece Agentis evinden ayrıldım." anlatacakları biten kadına bakarken aklıma takılan tek bir soruyu sordum.

"Marki ile görüşmüş olmalısın, ne oldu?" sözlerimle yüzünde sıkıntılı bir ifade beliren Luna gözlerini kaçırdı.

Bu ifade neyin nesi?

"Ne söylersen söyle sana kızmayacağım Renat'ın nasıl biri olduğunu biliyorum, rahat olabilirsin."

Briella'nın başına gelenleri öğrenip sıkıntı çıkarmayacak bir Renat daha yazılmadı bu kitapta.

"Açıkçası kıyafetlerim kanlar içerisindeyken leydi Briella ile konuta girmem ilk başta yanlış anlaşılsa da bu uzun sürmedi, aslında marki bizzat teşekkür etti ve size de teşekkürlerini iletti."

"Yine de yüzünde başka bir ifade var Luna." tatlı bir şekilde gülümseyip genç kadının sarı gözlerine baktım.

Beni kandıramazsın tatlım.

Luna sıkıntıyla gözlerini odanın etrafında gezdirdikten sonra sesli bir şekilde nefes verdi ve yumruğunu sıkarak aniden başını kaldırdı. Beklemediğim coşkulu hareketle irkildim.

Kötülük Yaşamak İstiyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin