65: Kalbin Zayıflığı

216 10 0
                                    

Sophie, Eleanor McEvoy
Alışırım Gözlerimi Kapamaya, Manga

𓍯

Doğa Kazal

Ben, Doğa. Herkesin bir şekilde sempatisini kazanan, hayat dolu o kızım. Çok güzel bir yaşamı, sevgi dolu bir ailesi ve kalabalık bir arkadaş çevresi olan, o kız. Erkeklerin dikkatini çeken, hemcinsleri tarafından kıskanılan o kız. 

Bir çok arkadaşımın nasıl bu kadar dişil enerjiye sahip olduğumu sorguladıklarını hatırlıyorum. O zamanlar onlara, bilerek yaptığım bir şey değil, kendiliğinden oluyor, demiştim. Ama aslında öyle değildi. Ergenliğe girdiğim ilk zamanlardan itibaren, böyle olmak için çabalamıştım. Erkeklerin dikkatini çekmeyi, çirkin görülmemeyi, aşağılanmamayı istemiş ve bunun için çabalamıştım. 

Az uyumuş, az yemiş, az dinlenmiştim. 

Çünkü aslında, görüldüğü kadar da mükemmel bir hayatım yoktu. 

Böyle bir kadın olmak istemiştim çünkü, annem olmak istemiyordum. Annem güzel, çok güzel bir kadındı ancak, bunu kullanmayı bilmiyordu. Bilmiyordu ve aldatılmıştı. Sadece bununla ilgili olmadığını biliyordum, bir erkek aldatmak için her türlü bahane bulabilirdi. Ama ben, o bahaneleri en aza indirmek için çabalamıştım hayatım boyunca. 

Babamın annemi aldatması tek seferlik bir olaydı ve sonrasında pişman olup anneme anlatmıştı, çok küçüktüm bunlar olduğunda. Onlar benim uyuduğumu sanıyorlardı ama ben odamın aralığından tüm konuşmaları dinlemiştim. 

"Bir kadınla olmak istedim" demişti babam anneme "bana erkek gibi hissettirmesini istedim." Annemin yüzünü görememiştim ama hayal edebiliyordum, bembeyaz yüzü kızarmış olmalıydı. "Ben sana kendini erkek gibi hissettirmiyor muyum?" demişti annem zor çıkan sesi ile "benimle olurken bir kadınla oluyor gibi hissetmiyor musun?"

"Çok saldın kendini" demişti babam "Doğa büyüdükçe sen kendini saldın, toparlamadın." Annem, kendini bana adamış bir kadındı. Bunun için ona minnettardım, o olmasa bu kadar güçlü olamazdım. Ama bunun için kendimden nefret ettim. Babamın aldatmasında ufak bir payım olmasından tiksindim ve odamdaki çöp kutusuna kustum. 

Ertesi sabah hiçbir şey yemedim, akşam da. 

Bir hafta boyunca annemin ve babamın zorlaması ile yemiştim, her gece uyumadan önce ağlamıştım. Bir hafta sonra annem, artık kendine bakmaya başlamıştı. Büyük bir alış verişe çıkmış, nerdeyse tüm gün boyunca kuaförde bakım yaptırmıştı. O kendine bakmaya başladıkça, bende yemek yemeye başlamıştım. 

Ama sonra büyüdükçe daha az yemeye ve daha çok kusmaya başlamıştım. 

Liseye girdiğim ilk yıl olmaya başlamıştı bunlar, artık çok az yiyordum. Düzenli olarak bakım yaptırıyor, saçlarımda oluşan tüm kırıkları aldırıyordum. Asla manikür yaptırmadan durmazdım, tırnaklarım hep ojeli olurdu. Zayıftım, bakımlıydım, güzel giyinirdim ama bu aldatılmamı engellememişti. 

Görkem beni, en yakın arkadaşımla aldatmıştı ve babamın duyduğu pişmanlığın zerresini duymamıştı. 

Ona aşık değildim, onu sevmiyordum da. Görkem yakışıklı bir çocuktu, okulda popülerdi ve bende onun dikkatini çekmiştim. Onun beni aldatması, annemin yaşadığını yaşattığı için üzülmüştüm sadece ve bir de aldattığı kişi yakın arkadaşım olduğu için. 

Ama sonra Emir'e aşık olmuştum, ona gerçekten aşıktım ve onun da bana aşık olduğunu biliyordum. Ama, babamda anneme aşıktı ve bu, onu aldatmasına engel olmamıştı. O yüzden, Emir beni aldatmaz diyemiyordum asla, her insan aldatma potansiyeline sahipti bana göre.

SarmaşıkWhere stories live. Discover now