Sabahın erken saatleriydi ve ben şu aralar aksattığım işlerimi toparlamak için büroya erken gidiyordum. Serbest avukatlık yapıyordum neredeyse 1 yıl olacaktı bu küçük ama şirin büroya yerleşeli. İşimi seviyordum parasıda bana yetiyordu.
Yine her zamanki soğuk bakışlarımla yürüyordum.
Büroya yaklaşmıştım adımın yazılı olduğu tabelanın yanındaki kapının önünde durdum ve cebimden çıkardığım anahtarlarla büroya girdim. İki gündür gelmiyordum her taraf toz olmuştu temizlemek gerekiyordu.
Anahatarımı kenara koydum ve masanın üstündeki dosyalarıma doğru ilerledim. Bir kaç tane önemli olanı elime aldım ve yerime geçtim. Saat 9 a yaklaşıyordu bir şeyler yemeliydim bünyem zayıftı her an bem-beyaz olup ateşlene bilirdim.
Ayağa kalktım anahtarlarımı ve telefonumu alıp dışarı çıktım. Yakınlarda bir kafe vardı oradan bir şeyler alıp yerdim. Yürümeye başladım.
Kafenin önünde durdum ve içeri girdim. Bir kahve ile kurabiye alıp parasını ödedim ve dışarıdaki masalardan birine oturdum. Yanımdan hiç ayırmadığın kulaklıklarımı kulağıma taktım ve telefonumdan bir şarkı açtım. Sırtımı dikleştirip kahvemden bir yudum aldım ve gözlerimi sokakta gezdirdim. Bir kaç adam kafenin karşısındaki boş olduğunu bildiğim dükkana bir şeyler taşınıyordu. Sanırım birisini orayı satın almıştı.
Biraz daha adamların taşıdığı şeylere bakarken gözüme takılan kişiyle gözlerimi kıstım. Geçen gece tanıştığım yeni komşum, Kaya. İçeri kutu taşıyan adamlara birkaç şey söylüyordu. Kulaklıklar yüzünden duymuyordum. Çıkarmakla uğraşmadım.
Bir süre sonra sanki izlendiğini anlamış gibi kafasını benim olduğum yere çevirdiğinde göz göze geldik. Sim-siyah gözleri şaşkınlıkla parladı. Kafasıyla selam verdiğinde ben de refleks olarak kafamı aşağı yukarı oynattım. Bir-iki san sonra bakışlarını benden çekti ve yanındaki adamlara bir şeyler daha söyleyip bu tarafa doğru gelmeye başladı?
Yanıma ulaştığında eliyle kulaklarını gösterdi kulaklığımı kast ettiğini anladım ve çıkardım. Yanıma geldi ve sırıtarak "Selamün aleyküm komşum" diyip oturdu? Pardon?
"Aleyküm selam" diye mırıldandım. "Nasılsın?" Diye sorduğunda boraz daha şaşırdım. "İyiyim teşekkürler sen?" diye cevap verdim şaşkınlık dolu sesimle. "Şükür şükür" dedi. Ne ayaktı bu garip herif?
"Ne işle güçle meşkulsün?" Diye sordu. Ne yani tanışmaya mı gelmişti. "Avukatım" diye cevap verdim "Serbest" diye ekledim. Kaşlarını kaldırdı ve kafasını sallayıp "Güzel güzel ben de şu kebapçının sahibiyim iki yıldır kapalıydı bu güne nasip oldu açmak" diye sormadan cevap verdi. Kafamı salladım.
"Açılışa beklerim" dediğinde artık şaşırmanın anlamsız olduğunu anladım. Rahat tiplerdendi demekki. Komşusu olduğum için kaynaşmak istiyordu ama beni tanımıyordu hoş kim tanıyorduki o tanısın. Kafamı salladım ve "Olur gelirim" diye cevap verdim. Samimi bir gülümsemeyle bana baktı ve "Sevinirim" dedi. Arkadaş olmaya çalışıyordu sanırım.
Yarısına gelmiş ve soğumuş kahveme baktım, artık büroya geçmeliydim. Bir yığın işim vardı. Ama Kayaya ayıp olmasın diye beklemek zorundaydım. O da bunu hiss etmiş gibi kafasını kaldırdı ve "Neyse ben seni tutmayayım işin gücün vardır" dedi ve ayağa kalktı.
Ben de onunla birlikte ayağa kalktım ve üstümü düzlettim. "Bürom yakınlarda zaten sorun değil" dedim ayıp olmasın diye. Bu dediğimle gülümsedi ve "O zaman her zaman bekleriz"dedi. Ben nomralde ayıbı falan düşünmezdim ama şu an düşünceli davranasım gelmişti.
Gülümsedim ve "Vaktim olduğunca" dedim. Kısa bir gülüştü varlığıyla yokluğu anlaşılmadan solan türden. "Görüşürüz" diyip arkamı dönerken o da "Görüşürüz" dedi.
Arkama bakmadan büroya doğru ilerledim.
____
Ad belə daha yaxşıdı məncə. Oxuyan yokdu deyə belə ız dilimdə yazıram. Səhvləri də üzürlü sayın gördüklərimi düzəldirəmbəzi sözlərin olarki mənası yazılışı səhv olar o day olan işdi. Bildiyim qədəriylə yazıram. Oxuyanların canı sağ olsun oxmuyanlarda oxumasın. Ama oxuyanlar vote atsın xahiş edirəm.
Təzə-təzə başlamışam maraqlı eləməyə çalışıram ağlımda geşənl fikirlər var. Sağolunn varsınızsa əgər
İnsta: delame24
