9 - Rəşad

48 5 17
                                    

Media: Pinterest belə şəkillər görüb ağlımı itirirəm zad. Bunlarda olsun Akşin  Əkbər misalı.


Kucağımdaki Yavruyla oynarken alçak seste çalan şarkıyı değiştirdim. Gözüm duvardaki saate kayarken saatin 5 olduğunu gördüm. Eve gelip biraz uyuyup kendime gelmek istemiştim ama gün içinde uyuyamıyordum. Nadiren gündüzleri uyurdum.

Yaklaşık yarım saattir Yavruyla oynuyordum ve hiç sıkılmamıştım. Arada sevgi patlaması yaşayıp yükseliyordum ve döverek sevmeye başlıyordum. Yavruya alışmıştım..

Dışarıdan gelen ani gürültü sesiyle yerimden sıçradım, kucağımdaki Yavruyu koltuğa bırakıp hızlı hızlı kapıya yürüdüm. Kapıyı açtığım gibi merdivenlerde yatan bir Akşinle karşılaştım. Ardından Ekber gür sesiyle "Ne oldu?!" Diye bağırıp koşarak yukarıya çıktı. Akşin merdivenlerde düşmüş olmalıydı.

Hızlı adımlarla Akşinin yanına gittim ve birşeyinin olup olmadığına baktım. Yok öküz gibiydi ama sanırım sarhoştu. Bu saatte? Gerçekten Kayanın normal arkadaşı yoktu.

Əkbər Akşinin sanki kafası kopmuş gibi endişeyle "Allahım onu alma məni al quban olum" diye bağırıp dizlerine vuruyordu. Kaya, Murat ve Reşat'ta  onun ardından geldiğinde Kaya "Akşin neynədin sən?" Dedi yüksek bir tonda.

Murat gülmeye başladığında kaşlarımı çattım belki öldü çocuk neye gülüyorsun orospu evladı? Hepsi mi mal olur allahım ya?

Reşat dizlerine vuran Ekberi kenara itip Akşine baktı ve "Çiçəyi burnumda qönçəm haralara getdiiiiin" diyip dizlerine vurmaya başladı. "Burnumda yox e burnunda səy" diyip Reşatın kafasına vurdu Murat.

"Anan ölsün ay balaaaa"

"Cavan köçdü"

"İsmayııl oğluuum"

Birden bağırarak gülmeye başlayan Akşinle gözlerim iri iri açıldı. Ben uyudu sanıyordum. Aniden öksürmeye başladı ve "Ağza pox-" diyerek öksürmeye devam etti.

"Anan var Rəşad"

"Sənin anan var Rəşad"

"Arzularımı ürəyimdə qoyma Rəşaaad"

"Məni xalq içində rüsva elə Rəşaaad"

"Çıx sinəmə o-"

Kayanın ağzına vurmasıyla sustu Murat. Ne söyleyeceğini anlamamıştım. Zaten şu Reşat işini hiç çözemiyordum.

Varlığımdan haberdar olmayan insan görünümlü orangutan yavrularının dikkatini çekmek için hafifçe öksürdüm ve "Siz delirdinizmi?!" Diye sordum aniden. Çünki birkaç dakikadır olan herşeyi ağzım açık izliyordum.

Kaya irkilip bana baktı ve "Sen de mi buradaydın?" Diye sordu "Fark ettiniz sonunda".

"Biyabır olduk yalnız"

"Sus, sus"

"Beni qaldıracaqsız?"

"Ölməmisən pişiyim"

"Pişiyim nədi sənin vizyonuna antina basdırım"

"Mən burda ölüb dirilim bu ma antina basdırır"

"Sən də ma basdırsan pis olmaz"

"Əyağa dur birinci sora"

"Ağ eləmisız e siz allahaqqı"

"Durquzun məniii"

"Ben hiçbir şey anlamıyorum ama" dedim dayanamayarak. Aslında normalde işime gelirdi ve konuşmamak için bahanem olurdu ama onlar bana samimi geliyordu. Konuşmak istiyordum.

"Bundan sonra türkçe konuşacaksınız eşitdiniz gijdıllaxlar?"

"Baş üstüne daddy"

"Kaya sənin aşkındı?"

"Mən öz sünnətində- sünnətində ağlamış uşağam"

"Ayə, kutarın day adam kimi danışın başa düşsün, Samir"

"Ə yaxşı dana qadan alım əsəbləşməginən"

"KUTARIN LAĞLAĞANI İTİN BALALARI"

"Ya- peki peki Kaya kardeş"

"Aynen"

***

Akşam olmuştu ve hepimiz Kayanın evindeydik. Orangutan yavruları televizyon izliyordu. Azerbaycan kanalıydı. Seni ahtarıram diye bir programdı Kayaya sorduğumda "seni arıyorum" demek olduğunu söyledi.

Sarışın bir kadın sunuyordu programı bizim Müge Anlının programı gibiydi. Kadının adı Hoşgedemdi. Çok garip bir isimdi.

"Anan var Rəşad"

Kadım bilmem kaçıncı kez Reşat diyordu. Kayıp kişinin ismi Reşattı ve bu gerçekten komikti. Televizyonun sesin yüksekti  ve her Reşat dendiğinde gülüyorduk. Beni de kendilerine benzetiyorlardı.

Akşin ve Ekber tek kişilik, geniş koltukta kucak kucağa oturuyordu. Koltuk varken yerde elinde çekirdekle  bağdaş kurmuş bir Murat ve büyük koltukta sırasıyla Ben, Kaya ve Reşat vardı.

Kaya elini benim arkamdan koltuğun üstüne attığında ortam biraz garipleşmişti. Garip değildi aslında ama benim şu an rahatsız olup elini çekmesi için iğrenç bakışlar atmalıydım ama yapmıyordum. Hatta ona bakmamak için direniyordum çünki bakarsam kolunu çekebilirdi. İlk defa böyle oluyordu.

Bu Kayadaki garipliği ilk kez fark etmiyordum.

____
İndi gariplik zad yazıram e intiresni olur elənil Kaya dünya dışı varlıq zaddı. Ama Kayada fərq var də eləbil o qəribədi normallarımızı pozan bir qəribəlik.

Adların uyuşmazlığı var birdə Samir burda istifadə olunan bir addı Kaya Türkiyədə. Mən yazıramsa elə intiresni(garip) şeylər mümkündü. Bu ad məsələsinə gələn bölüm bəlkə bir barmaq attıq.






KAYA-GAYWhere stories live. Discover now