Evde aman aman bir kalabalık yoktu ama fazla insan vardı. Ve bu da ister istemez fazla sese neden oluyordu. Sanki herkes sussa bile ses gelecekmiş gibi.
Kayanın kuzenleri yanımızdan ayrılmıyordu. Adını bilmediğim bir kız bana yaklaştı ve "Xoş gəlmisiniz" dedi.
"Teşekkürler" dedim gülümseyerek. "Necəsiz?" diye sordu.
"Nasıl?"
Kaya gülerek "Bir Teoman olayı daha" dedi. Aklıma gelen videoyla ben de güldüm.
Kız "Yani nasılsınız?" diye sorduğunda "İyiyim, teşekkür ederim" bakışlarımı etrafta gezdirdim, daralma geliyordu.
Kayanın kulağına lavaboya gidiyorum diye fısıldayıp ayağa kalktım. Lavabodan içeri girdiğimde elimi yüzümü yıkadım. Kapı tıklatıldığında oraya baktım, Kaya gelmişti. Ellerimi kurulayıp yanına gittim, Kaya ellerini belime sarıp beni kendine çekti. Kapıyı kapatıp kollarımı boynuna doladım.
"Yorgun musun?" diye sordu Kaya, alnımı alnına yaslayıp "Evet" diye cevap verdim.
"Bir yerlere kaçalım mı?" elleri belimi okşamaya başlamıştı.
"Nereye?" diye sordum, iyice mayışmıştım.
"Sessiz bir yere" buna hayır diyemezdim.
"Olur" alınlarımızı ayırıp dudaklarını alnıma bastırdı. "Gözəlim mənim" yanaklarımı tek tek öptü. "Kaya" diye seslendiğimde hm diye bir mırıltı çıktı ağzından. Dudaklarını dudaklarıma bastırdı "De, gözəlim" dudaklarını tekrar bastırdı dudaklarıma. "İzin vermiyorsun ki" dedim huysuzca, yalandan bir huysuzluktu bu beni öpmesini istiyordum.
"Evdekilere ne diyeceğiz" gülümseyerek tekrar öptü dudaklarımı "Ben bir şey uydururum" diyerek son bir öpücük kondurdu dudaklarıma ve bedenlerimi ayırdı. "Gəl mənimlə" ilk önce kapıyı açıp dışarı baktı kimsenin olmadığını gördüğünde elimdek tutup beni dışarı çekti.
"Sen odaya git üstünü değiştir ben de geliyorum şimdi" kafamı salladığımda elimi bırakıp salona gitti.
Kayanın odasına gelip üzerini değiştirdim biraz sonra o da yanıma gelip üzerini değiştirdi. Birlikte evden çıktık ve arabaya binip oradan uzaklaştık. Arabadaki sessizlik hoşuma gidiyordu. İnsanların uğultulu sesinden uzaklaşmak iyi gelmişti, heleki böyle yorucu bir günden sonra.
Kaya müzik açmasının sorun olub olmayacağını sordu, hayır dedim.
"Bu şarkı çok güzel" dedi. Açtığı şarkıyı dinlemeye başladım.
Nə eşq olaydı, aşıq
Nə nazlı afət olaydı
Nə xəlq olaydı, nə xaliq
Nə eşqi-həsrət olaydı
Melodisi çok güzeldi, sözleri de.
Nə dərd olaydı, nə dərman
Nə sur olaydı, nə matəm
Nə aşiyaneyi-vüslət
Nə bari firqət olaydı
Azerbaycanlı şarkıcılar gerçekten harikaydı.
Şarkı çalmaya devam ederken yol boyunca Kayayı izledim. Başıma gelen en güzel şey oydu. İnanamıyordum varlığına, her bir zerresine inanmak istiyordum. Varlığını sonsuza dek kabullenmek istiyordum.
Araba yavaşlayıp durduğunda Kaya kafasına bana çevirdi ve gülümsedi. "Geldik" dedi ve arabadan indi ben de indiğimde etrafa bakındım. Deniz kenarında bir yere gelmiştik.
"Denizi çok severim" dedim Kayaya yaklaşarak. O da bana doğru adımladı ve elimdek tutarak "Şaşırmadım, sevdiğin her şey çok güzel" elimi bırakmadan beni kendisiyle birlikte ilerletmeye başladı.
