Media: Burada bir Samir qoyaq
"Yavru rahat dur" diyerek ayağıma dolanan Yavruyu kucağıma aldım ve götürüp salona bıraktım. Akşam işin yeçek yapıyordum ve Yavru onunla ilgilenmem için havlayıp koşuyordu.
Yemeği fırına verdikten sonra salondaki Yavrunun yanına gittim ve onu kucağıma aldım. "İyice şımarık oldun sende ha" kucağımdaki Yavrunun tüylerini okşamaya başladım. "Bana pek güvenme ama Yavru arada kafam gider üzerim seni" diyerek onunla birlikte ayağa kalkıp mutfağa girdim.
Dolaptan köpek mamasını çıkardım ve Yavrunun mama kabına doldurdum. Su kabınında doldurup yavruyu indirdim ve kapları elime alıp kapının yanına bıraktım. Yavru su içmeye başlarken bende yemeği kontrol ettim. 10-15 dakikası kalmıştı. Orta boydaki tepsi benim için fazlaydı aslında ve çok yiyebilen birisi değildim.
Aklıma gelen fikirle telefonumu elime aldım ve durdum. Kayayı arayıp onlarıda mı çağırsaydım acaba? Bunu istiyordum ama kararsızdım. Ani gazla telefonu açtım ve Kayayı aradım. Yoksa biraz daha düşünmeye devam edecektim.
Telefon ikinci çalışta açılırken "Alo" dedim.
"Efendim Samir"
"Şey.. nasılsın?"
"İyi sen?"
"Bende iyiyim teşekkürler, akşam yemeği yedinizmi?"
"Hayır daha yemedik"
"Bir planınız yoksa bana gelsenize"
"Olur çok güzel olur"
Onun neşeli sesi benide gülümsetmişti. Gülümseyerek "Peki o zaman bekliyorum, gelin" dedim.
"Tamam geliyoruz"
Telefonu kapattım ve üstümden kalkmış olan gerginlikle rahat bir nefes verdim. Mutfağa gidip tabakları aldım ve salondaki masaya dizmeye başladım. Çatalları ve bardakları dizerken kapı çaldı. Elimdekileri hızlıca yerleştirip kapıyı açmaya gittim. Kapının yanındaki aynadan kendime bakıp saçlarımı düzelttim ve kapıyı açtım.
Murat hemen bana sarılıp "Mən demişdim də ki Samir siryoznu oğlandı" dedi. Şaşkınlıkla bende ona sarıldım ve "Siryoznu ne demek?" Diye sordum. Murat benden ayrılırken "Adam gibi adam demek" dedi. Kafamı salladım ve gülümseyerek "Hoş geldiniz" dedim. Akşin gülümseyerek "Xoş gördük" dedi ve içeriye geçti. "Ə nə geşənk iyi gəlir" diyerek onun ardından içeri girdi Ekber. Reşat "Xoş gördük" diyip içeri geçince en son içeri Kaya girdi.
Onu görünce gülümsemem genişlendi ve "Hoş geldin" dedim. "Hoş buldum" dedi gülümseyerek ve içeriye geçti. Kapıyı kapatıp hemen mutfağa koştum ve yemeği fırından aldım. Çok şükür yanmamıştı. Mutfaktan çıkıp ayakta dikilen koca adamları görünce gülesim gelmişti. Kendimi durdurup "Hafi sofraya geçin" dedim ve tekrar mutfağa döndüm.
Tepsideki yemeği kaba boşaltıp elime aldım ve salona girdim. Yemeği masaya bırakırken bilmem kaçıncı kez "Nə geşənk iyi gəlir" dedi Ekber. Yerime otururken "Hadi yumulun" dedim. Gülerek yemeğe uzanan ilk Ekber oldu. Ama eline Akşinin tabağını almıştı. Elindeki tabağa yemek koyup gülümseyerek Akşinin önüne bıraktı ve kendi tabağını da doldurdu. Sürekli önümüzde yiyişmeseler çok tatlı bir çifttiler.
Herkes tabağını doldup yemeye başlamıştı. "Ee nasıl olmuş?" Diye sordum söhpet başlatmak için. İlk cevap veren ağzı dolu Murat olmuştu.
"Əllərinə sağlıq bundan sonra ən çox isdədiyim qardaşım sənsən"
"Neçiyə satdın" diye sordu Reşat. Murat ağzı doluyken konuştu yine "Nəyi qadan alım?" "Məni" dedi Reşat. "Sən qardaşımsankı?" Diye sordu. Kaşlarımı çattım, devam. "Nəyinəm bəs? Nəyəm mən sənin üçün?" Diye yükseldi Reşat. Murat "Sən fərqlisən" dedi sırıtarak ve göz kırptı.
Bunlar gizlice sikişmiyorsa bende adam değilim.
Diğerleri bu boş muhabbeti takmadan yemeye devam ediyorlardı ama ben beklentiyle Kayaya bakıyordum. Kaya gülümseyerek "Ellerine sağlık, çok güzel olmuş" dediğinde "Teşekkür ederim, beğenmene sevindim" dedim. Bu ne amına koyayım kocasına cilve yapan yeni gelin gibi. Acil kendime gelmem lazım.
____
Yazacaydım e yoruldum keçiş bölümü olsun bunun dəvamını yazacam bir nəfər bölüm istiyib deyə atıram özü bilir kimdi ;)
