Modern Saltuk ve Çolpan // Mor Çiçek-5

48 6 23
                                    

Şifremi bilemediğim için VPN ile aranıza katılamıyorum. Bari hikaye yazayım dedim. Fic grubuna atamayacağım için atabilen atsın. Sizi seviyorum Salpan FC. Yorgunum. Bugünlük bu kadar. Kendinize çok iyi bakın.

*-*

Her felaketin ardından ertesi gün işe gitmek adettendir. Hazırlandı Çolpan hiçbir şey olmamış gibi ve makyajını yapıp işe gitmek için hazırlandı. Kapıyı açtığında kapısında yatan bir adam görmüştü. Korkarak geri çekildi. Kapının açılması ile birlikte kafası yere düşen adamı görünce tüm siniri tekrar karşısına gelmişti.

"Ne arıyorsun burada?"

"Ahhh! Çolpan ne yapıyorsun?"

"Ne arıyorsun burada?" Ses tonu daha da yükselmiş bir şekildeydi. "Beni dinlemen lazım." Dedi adam kafasını tutarak. Kafasını yere çarptığında hafif köşeye gelmişti. Bu yüzden kan akıyordu biraz. Derin bir nefes aldı Çolpan. "Seni dinlemek istemiyorum."

Çolpan topuklu ayakkabılarının tok sesiyle ilerlerken Saltuk ayağa kalktı. Ayağa kalkar kalmaz başı döndüğü için tekrar yere düştü. Çolpan yere düşmenin sesini duyduğu için başını çevirdiğinde içi sızladı. Saltuk başını tutuyor ve yerde ayağa kalkmaya çalışıyordu.

Saltuk'un yanına hızlıca koştuğunda kendine içten içe kızıyordu ama bunu engelleyemeyecekti belli ki, adamı tuttu ve içeri götürdü. Saltuk ise bayılırmış gibi yapıp ağırlığını Çolpan'a veriyordu. Çolpan gözlerini devirse de adamı tuttu ve salona oturdu.

Saltuk hemen koltuğa oturup kafasını yatırdı geriye doğru. "Çolpan... Çok kanıyor gibi..."

"Bir şey olmaz." diyerek adamın yanına geldi ve Saltuk başını Çolpan'ın pansuman yapması için öne uzattı. "Lisede polis kolejine girmiştim. Son senede beni gizli göreve yerleştirdiler. Uzun süreli bir projedeydi." Çolpan dinlemek istemediği için pansumanı iyice bastırdı Saltuk'un kafasına. Saltuk acısa da ses çıkarmayacak kadar acı gücüne sahip biriydi. "Çolpan..." dedi sadece adam. Sonra yavaşça devam etti. "Seni ilk gördüğümde 17 yaşındaydım. Güzeller güzeli bir kız gözlerini bana dikip "Çekil şuradan!" diye bağırdığında çekilmek istesem de çekilememiştim." Çolpan o anıyı hatırlayınca hafif bir şekilde gülümsedi. "Çekilmem demiştin sert bir sesle bana, pekte hayran gözükmüyordun."

"Hayran olmuştum." dedi gülerek Saltuk. "Fakat görevim için tüm hayranlığımı kenara bırakmalıydım." İkisinin de gülüşü donmuştu. "Çekil seni attırırım buradan." Saltuk yere çöküp kenardaki mor çiçeği kopartmıştı. "Al şu mor çiçeği, Alpagu bey çıkmana izin vermez."

"Ne yapacağım ben bununla?" Mor çiçeğe bakıyordu Çolpan anlayamamıştı. "Mor çiçek orta asyanın dağlarında yetişirmiş. Bir gün koparmışlar dağından mor çiçeği, anadoluya getirmişler. Başlarda üzülmüş ama sonra yine de yeşermeyi becermiş. Bilirim, senin de burada için solar ama bu mor çiçek gibi yeniden yeşerirsin. Haydi git, beni de zor duruma düşürme."Çolpan ilk kez söz dinlemişti, sakince durup döndü yerinde sonra koşarak Saltuk'a tekme atıp yere düşürdü. "Sen bu masalları git, başka kızlar anlat. Benim masala ihtiyacım yok." İkisi de anıların içinde savrulmuşken Çolpan pansumanı yapmayı bırakmıştı. İkisi de birbirinin gözüne bakıyordu. Saltuk konuşmayı bitirmek için devam etti. "Ben o gün masala ihtiyacı olmayan kıza bir masal anlatmıştım, gözlerine hep bakma isteğiyle." Güldü Çolpan. "Görev için gelmişsin, anlattığın şeylere bak."

"Görev için gelip birine aşık olacağımı sanmazdım çünkü... ama oldum." Dedi nefesinden soluyarak Çolpan'a daha da yaklaşmıştı. "O ceylan gözlü bu görevin içinde tek ışığımdı." Çolpan yine o birbirlerinin kimyasına kapılmışlardı, geri çekildi su doldurmaya doğru gitmişti. "Görevin neydi?"

"Gök'ün kirli işlerini bulmak ve bağlı kim varsa onları çıkarmak." Çolpan başını salladı. "Benim gözlerine aşık olduğum biri de bu kirli bağdan çıkmak istiyordu."

"Gizli görevini bana anlatıyorsun, alık mısın sen?"

"Gizli görevim açık olmak üzere." Çolpan hızlıca adama baktı. "Ne?"

"Babanların kirli işleri açık olmak üzere."

"Destan... Destan Ajans?"

"O bu sefer yarım kalmayacak, korkma." İkisi birbirinin gözlerine baktığında Çolpan ağlamak üzere olduğunu hissetti. "Geçmişi kirli olmayan tek şirket Destan. Korkma."

"Korkmuyorum!" diye bağırdı Çolpan. "Bana mor çiçek verip masal anlatan adamın görev için bana yanaştığını öğreniyorum. Babam ve Alpagu belki de cezaevine girecek ve sen, karşıma geçmiş bunu anlatıyorsun!" Saltuk'un tam karşısına geçti Çolpan. Göğsünden itti adamı. "Bana neden bunları anlatıyorsun? Ha! Söylesene!"

"Seni seviyorum." Dedi Saltuk sadece. "Görevim için değil. Sadece sen olduğun için."

"Yalan söyleme!" diye bağırdı Çolpan Saltuk'a bir kez daha vururken gözlerinden akan yaşlara engel olamıyordu. "Yalan söyleme artık!"

"Söylemiyorum." dedi adam enerjisi bitip göğsüne yıkılan kadına. "Sana aşkım konusunda hiç yalan söylemedim."

"Hiçbir şey söylemedin ki." dedi kadın adamın göğsünden başını kaldırarak. Saltuk kadının gözlerine baktığında "seni seviyorum." diye fısıldadı dudaklarına doğru. Bu başlayan savaş ikisi arasında sönmeyecekti. Çolpan adamın baskıcı dudakları karşılık vermekten çekinmiyordu. Kadının ceketi yere düştü önce, sonra adamın gömleği ve en son Çolpan'ın elbisesi...

Saltuk kanepeden kaldırdı kadını kucağına aldı, dudakları nefeslenmek için ikisi de birbirlerinin boyunlarında duruyordu. Saltuk kadını mutfak tezgahına yasladığında ikisinin de gözleri birbirini bulmuştu. Saltuk yavaşça kadının içine girdiğinde zevkli çığlık atmaya başlamıştı Çolpan. İkisi de birbirlerinin hızlarına uyduktan sonra kanepeye geçmişlerdi. İkisi yan yana yatmış soluklanırken Saltuk kadının başına doğru geldi. "Seni çok seviyorum ama biraz sonra her şey başlayacak."

Çolpan yorgunluktan gözlerine bakamıyordu adamın. "Ne?" Saltuk kadının başından öptü, yüzünü sıkıca tutmuştu. "Bundan sonra neler olacağını ben de bilmiyorum. Operasyon başlıyor."

Çolpan'ın gözleri tekrar doldu. "Sen bunun için mi benimle birlikte oldun?"

"Hayır." Demişti Saltuk. "Hayır, niye anlamıyorsun beni?" Çolpan çığlıkla geri itmişti adamı. Çığlıklar eşliğinde kapının önüne getirmişti Saltuk'u. Kapının dışarısına attığında Çolpan kapının önünde yere çökmüştü. Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı... Saltuk'un o an telefonuna mesaj geldi.

Operasyon başlamıştı.

Çolpan ve SaltukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin